Din şekil, akıl nakil olursa!
Son zamanlarda din adına ahkâm kesenler savunduklarını sandıkları dine büyük kötülük etmektedir.
Adı önemli değil bir öğretmen diyor ki, "Kız öğrencilerin giydiği eşofman onları çıplak yapar." İşi biraz daha ileri götürüyor ve şu hükmü veriyor: "Okullarda zina yapılmıyor mu? Evet, göz, kulak, dil ve el zinası yok diyen Muhammed aleyhisselam dininden haberi yok."
Aklına gelmemiş onu da biz bu zatın yöntemine uygun biçimde hatırlatalım duygu, düşünce, rüya, hayal, televizyon, bilgisayar, telefon, bina, ev, ağaç, hayvan, sigara zinası yok diyenlerin de dinden, imandan ve itikattan haberleri olmamalı!
Bu zatlar akıllarını cinsellikle bozmuşlar. Her yere ve her şeye zina, fuhuş ve cinsellik gözüyle bakıyor, her yerden ve her şeyden zina, fuhuş ve cinsellik çıkarıyorlar. Baktıkları gibi görüyorlar!
Bu adamların dini anlamak ya da anlatmak diye bir amacı varsa kendileri amaçlarına ihanet ediyor demektir. İnsanları İslam'dan soğutmak için bunların ettiklerinden daha vahim sözler edilemez.
Bunlar İslam'ı küçük düşürüyor, insanları dininden soğutuyor, İslam düşmanlarının İslam'la alay etmesine neden oluyor ve nihayet İslam aleyhine propaganda yapılmasının yolunu açıyor. Misyonerlerin yapamadığını bunlar yapıyor.
Sözün bittiği yer!
"Erkek, kadından ayrılmak için sakal bırakmalıdır... Şimdi, bir bakıyorsun uzun saçlı, sakalı da yok. Şimdi yakınına gelene kadar onu kadın zannedersin. Allah muhafaza bir sürü düşünceye de girersin."
Gördüğü her çıplak yüzü cinsel obje olarak algılayıp kötü düşüncelere gark olan insanlardan söz ediliyor. Böyle bir şeyi söyleyebilmek için bu tür kötü düşüncelere sahip olmak gerekir.
Adı hiç önemli değil o da din adına konuşuyor. "Yatakta geçirilen her boş dakika, şehvete doğru kaymış bir dakikadır ve yatağın şekli, yorgandan battaniyeye varıncaya kadar insanı, bilhassa erkeği gıdıklayan cinsel dürtüleri rahatsız eden bir yapıda olmamalıdır."
Dahası var. Adam Asansör halvetinden sonra hangi gıda ve sosların insanı nasıl dinden imandan çıkartacağını da söylüyor: "Mesele gıdayı şehveti azdırmayacak tarzda kullanmak. Baharatlı yiyecekler, aşırı et tüketimi, cinsel şehveti uyaracak gazlı -kahve gibi, çay gibi, kakaolu içecekler- bunlar şehvet uyandırıcı şeylerdir."
Adamlar gıdadan asansöre, çıplak yüzden battaniyeye her şeyi cinsellik tahrik eden olgu olarak görüyor. Burası sözün bittiği yerdir.
Tövbe tövbe tövbe!
Adam artık ses duvarını aşmıştır. Sıra Allah, din ve peygamber adına kadın düşmanlığı yapmaya gelmiştir. 'Allah vur dediyse vardır bir hikmet' diyerek, kadınlara kocalarından dayak yedikleri için şükretmeleri tavsiyesinde bulunuyor; "Erkek kadını dövmezse rahatlamak için başka yollar bulur ve kadın o zaman delirir."
Adam resmen İslam'ı kadın düşmanı ilan ediyor. Bu durumda sormak gerekir: Rahatlamak için dövmekten başka bir yol yok mudur? Peki kadın rahatlamak için ne yapacak, kimi dövecektir? Allah'ın ayetlerini Allah'ın kullarından bir kısmı aleyhine kullanmak "Allah'la aldatmak" anlamına gelmektedir.
Bir adam şu sözleri nasıl eder? Adamın aklına bunlar nasıl gelir, anlaşılır değildir. Genç kaynananın ne denli tehlikeli olduğunu dini kıyafetli zat şöyle açıklıyor: 'Genç kayınvalide olan kadınlar şehvet uyandırır. Bu erkeklere haramdır.' Pes doğrusu!
Bir diğer inanç taciri ise şunları söyleyebiliyor: "Bir ana vücut hatlarını belli eden bir kıyafetle buluğa ermiş oğlunun, kızının yanında gezemez... Şehveti tahrik eder bu. Ve tüyleri ürpertecek hadiselere meydan verir."
Bunlar insanın yüzünü değil tırnaklarını da kızartacak sözler.
Tövbe tövbe...
Gelinen yer, dinin şekle aklın nâkile indirgenmesinin sonucudur!