"Türkiye'de Yargı'ya güven" başlıklı araştırmalardan çıkan sonuçları inceleyin.
Vatandaşın yargıya olan güveninin, her yıl azaldığını göreceksiniz.
Adalet Bakanları değişti, KHK'lar çıkarıldı, haksız yere atananlar görevden alınıp yerlerine bir başkaları haksız yere atandı.
Sonuç; koskoca bir güvenilmezlik dağı!
Sokakta, okulda, yolda; sapığı, gaspçısı, tecavüzcüsü elini kolunu sallayarak dolaşıyor… Aynı suçu 52 defa işleyenler serbest kalıyor, sonra "vatandaşımızın huzuru her şeyin üzerinde" diye açıklamalar yapılıyor.
Adi suçları anladık…
Peki dilinize pelesenk ettiğiniz, üzerine seçim kampanyası ve mağduriyet iklimi kurduğunuz 15 Temmuz Darbe Girişimi davalarını nasıl bu hale getirdiniz?
İktidarın mensupları bile "FETÖ borsaları"nı gündeme getirip, Cumhurbaşkanı'na dert yanıyor.
Hâkimi, savcısı, mahkûmu, avukatı bir araya gelip pazarlık yapıldığı ifade ediliyor. Dahası bunu yapanların aldıkları milyonluk rüşvetler görmezden geliniyor. Kimisi işi öyle bir abartıyor ki, mecburen operasyon yapılıp, görevinden uzaklaştırılıyor!
FETÖ Borsaları nerede mi? Çok uzakta değil… FETÖ'yü göremeyen, duyamayan, anlayamayan devlet kurumları bir zahmet araştırsınlar da nerede, ne dolaplar döndüğünü görsünler.
Ama derseniz ki "kurumlar çalışıyor, kimin ne yaptığını gayet iyi biliyoruz, ama birileri göz yumuyor."
O zaman bütününe bakacaksınız, genel tabloyu okuyacaksınız.
"FETÖ mensuplarını görmezden gelip, 15 Temmuz'a giden sürecin önünü açanlar kimlerse, bugün FETÖ'cüleri serbest bırakanlar yine onlar olabilir mi?" işte bu soruyu her gün soracaksınız.
Soracaksınız ki aklımızla alay edip, memleketin on yıllarını çalanlar kimler daha iyi tanıyacaksınız.
15 Temmuz'a giden sürecin en önemli aşamaları nedir?
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin seçkin komuta kademesinin kumpaslar sonucu tasfiye edilmesi, emir-komuta zinciri bozuldu… YAŞ kararlarında FETÖ'nün kritik isimleri generalliğe terfi ettirildi.
Sonra?
15 Temmuz Darbe girişimi!
Peki bu darbe girişimine giden kumpasları kim organize etti?
FETÖ medyası başta olmak üzere iktidara yakın medya.
En sembolik gazetesi hangisiydi?
Taraf…
En sembolik isimleri kimlerdi?
Nazlı Ilıcak, Ahmet Altan, Mehmet Baransu, Önder Aytaç, Emre Uslu…
Bunlardan hangisi tutuklu?
Sadece Mehmet Baransu!
Bu nasıl tablodur böyle?
Bu nasıl bir riyakarlıktır böyle?
Yok efendim, gazetecilik suç değilmiş, yok efendim kaç yaşına gelmiş insan daha ne kadar cezaevinde kalacakmış vs…
Yaşı, başı, gazeteciliği şimdi mi aklınıza geldi?
Memleketin temeline dinamiti yerleştirmişler, gelmiş bir de burada insanlık dersi vermeye kalkıyorlar.
Nazlı Ilıcak ve Ahmet Altan kararları hukuk tarihine kara birer leke olarak geçmiştir.
Milli orduyu lime lime edenler, 15 Temmuz darbe girişimine zaman ve mekân kazandıranlar serbesttir!
Bunun başka bir açıklaması yok.
Ayrıca bugüne kadar, Balyoz ve Ergenekon kumpasını kurduğu için hiçbir hakim, savcı, gazeteci ceza almamıştır!
Demek ki, FETÖ'nün tek suçu hükümete yönelik bir eyleme giriştiğinde ortaya çıkıyor.
Bunun dışında yaptığı illegal işler görmezden geliniyor, bir şekilde kollanıyor!
Türkiye bu cendereden ahlaklı insanların yönetimiyle çıkmak zorunda.
