Bütün suç Cüneyt Arkın ve Kartal Tibet’te!

Bütün suç Cüneyt Arkın ve Kartal Tibet’te! Biri Malkoçoğlu oldu, Kara Murat oldu, Battal Gazi oldu, diğeri Tarkan oldu, Karaoğlan oldu; Atilla ve Cengiz Han zamanlarından, Türklerin Müslüman olmasına, yeniden Roma’nın kalbini mızrak gibi gibi delmesine kadar olan süreçleri canlandırdılar, “Kahpe Bizans” dediler, Türk çocuklarına düşmanla mücadele etmek gereğini öğreterek hem milli bilinç oluşturdular hem onların önünde model oldular!
Belki suç onlardan önce, Kara Murat’ın yazarı Rahmi Turan’dadır, belki Malkoçoğlu’nun çizeri Ayhan Başoğlu’ndadır, belki Karaoğlan’ın çizeri Suat Yalaz’dadır veya Tarkan’ın çizeri Sezgin Burak’tadır. Kara Orkun’u oynayan Serdar Gökhan’ı ve Şahap Ayhan ile Miraç Sırdaş’ı da unutmayalım.
Öyle ya onlar tarihin içinden bu kahramanları çıkarıp yeniden hayat vermese, hatta Nihâl Atsız, 1300 yıl sonra Bozkurtları yeniden diriltmese, Arif Nihat Asya, al bayrağa, “Yeryüzünde yer beğen, Nereye dikilmek istersen seni oraya dikeyim” diye hitap etmese, Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu, “Aylardan Ağustos, günlerden Cuma, Bozkurtlar ordusu geçti hücuma, Yeni bir şevk ile gürledi gökler, Ya Allah, Bismillah, Allahüekber” demese, sevgili Cüneyt Arkın, Kartal Tibet ve Serdar Gökhan neyi canlandıracaktı?
Evet evet aslında bütün suç, şairlerimize, yazarlarımıza, çizerlerimize ilham veren Türk tarihindedir. Onun için Karen Fogg, kendisiyle işbirliği yapanlara yazdığı mesajlarda “Türk tarihinin hakkından gelmek lazım” diyordu. Onun için Türklük bilincinin temelini oluşturan Ergenekon kavramı bugün terör örgütü adı olarak hafızalara kazınmış durumdadır.

***


Süryani kökenli BDP Mardin milletvekili Erol Dora ortaöğretim 10. sınıf tarih dersi kitaplarında “Süryanilerin dış güçlerle işbirliği yaparak vatan hainliği yaptığı, arkadan vuran isyancılar” olarak gösterildiğini yönünde iddiaları Meclis gündemine taşıyınca Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer “Ders kitaplarında Süryani, Ermeni ve diğer halkların kültürel özellikleri tanıtılarak Anadolu’da yaşayan farklı millet ve dinlerin varlıklarından öğrencileri haberdar etmek ve onlara birlikte yaşama duygusunu kazandırmak amacıyla ayrıntılı bir şekilde bilimsel ve kültürel bilgilere yer verilmiştir” dedi.
Ömer Dinçer, yönetmeliğe göre ders kitaplarının insan haklarına aykırılık, cinsiyet, ırk, dil, din, renk, siyasi düşünce, felsefi görüş ve benzeri ayrımcılık içeremeyeceğini belirtti.
Bu arada Milli Güvenlik derslerini sona erdiren Dinçer, “Andımız”ın da kaldırılmasına yönelik soruya, “Herhangi bir çalışma varsa, olduğu zaman yine paylaşacağım” diye cevap verdi. Türklerin soyunun Kangal köpeğinden geldiğini söyleyen birisi, şimdi de “Andımızdaki Türk kimdir” diye soruyor. Televizyonlarda “İnkılap tarihi dersleri de kaldırılsın” yaygaraları yapılıyor..
Özetle Türk tarihinin hakkından böyle geliniyor..

***


Demek ki, İngilizler ve Fransızlar Çanakkale’ye, deniz dibini merak ettikleri için gelmişlerdi? İngilizler Kudüs’ü orada bir İsrail devleti kurmak için değil, piknik yapmak için geçici olarak işgal etmişti. Yunan işgal orduları komutanı, Bursa’da Osman Gazi ve Orhan Gazi’nin mezarlarını tekmelerken, tekvando sporu yapıyordu. İngiliz, Fransız, İtalyan ve Amerikan işgal gemileri İstanbul Boğazı’nda, balık akınlarını inceliyordu. Rus orduları, Doğu Anadolu ve Doğu Karadeniz’e yol yapmak için gelmişti. Fransızlar, Adana’da Maraş’ta, Antep’te, Urfa’da Ermenileri tarih filmi çekmek için silahlandırmıştı! Ermeniler, Ruslarla birlikte çekilirken, Doğu Anadolu’yu kırmızı sevdikleri için kana boyamış, Van’ı ısınmak için yakmış, Müslüman kadınları Akdamar adasına festival için götürmüştü!
Yunan orduları, Polatlı’ya kadar, İzmir-Ankara rallisi için gelmişti. Amasya, Samsun, Ordu, Giresun, Trabzon ve Rize’deki Pontus çeteleri, dağcılık sporu yapıyordu. Topal Osman, aslında sporcuları katletmişti!
Yakın gelecekte, televizyon kanallarından tarih diye Türk çocuklarına böyle hikayeler anlatılacaktır. Bu ülkenin bir milletvekili, İstiklal Savaşı’nın aslında yapılmadığını söyleyebilmiş, stadyumlardaki 19 Mayıs kutlamalarının kaldırılması üzerine sevinç çığlıkları atan yandaşlar, “Sıra 23 Nisan, 30 Ağustos ve 29 Ekim’de” diyebilmiştir.
Türk halkının içinde kozasını ören irtica ekibi, Türk tarihinin hakkından böyle geliyor işte!

Yazarın Diğer Yazıları