Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Yavuz Selim DEMİRAĞ
Yavuz Selim DEMİRAĞ

Bu gömlek kime uyacak?

İnsanlık tarihinin başladığı günden bu yana en büyük günah ve suç "ensest" iğrenç bir magazin haberi ile yeniden gündeme oturdu. Oysa dünyanın dört bir yanında olduğu gibi yurdumuzun ücra köşelerinde ne yazık ki her gün yaşanıyor. Yaşandıkça da aile içerisinde üzeri örtülerek gizlendiği için şiddetle devam ediyor. Aile içinde gizlenen bu suçu devletin de topluma kötü örnek endişesi ile saklayarak suça iştirak ettiğini belirtmeden geçemeyeceğim. Haysiyet fukarasının biri abisinin kızı ile yakalandı. Paparazi olarak nitelendirilen magazin fotoğrafçılarının objektifine yakalanan hadise ilk olmadığı gibi son da olmayacak. O nesebi bozuklar yüzsüzce bu toplumun içinde yaşamayı sürdürüp kazandıkları kirli paralar ile lüks içinde arsız hayatlarına devam edecekler. Ve bir süre sonra "psikolojik bunalım halinde işlenmiş kabahat" bahanesi ile affedilecekler belki de...

***

Bu sapkınlığın insanlık tarihinin başladığı günden bu yana var olduğunun altını bir kez daha çizip, iletişim teknolojisinin gelişimi ile azaldığını düşünmek de iyimserlik ötesidir.

Uluslararası suçların en önemlisi olarak kabul edilen çocuk pornosu seyredilme oranında ise yüz kızartıcı bir şekilde ön sıralarda ne yazık ki Türkiye'miz var. Her ne kadar Müslüman ülkesi olarak biliniyor olsak da dünya standartlarına ahlaki suçların en fazla rastlandığı kategori de bu memleket... Ensest olayı gazetecilere hep "karakolda doğru söyler, mahkemede şaşar..." sözünü hatırlatır. Polis ve Jandarma kayıtlarında ensest ilişkiler detaylı olarak yazılırken duruşma salonlarında telaş ile savuşturulur. Benzeri suçlar kapalı duruşmalarda görülmesine rağmen yine aile içinde alınan kararlar ile ifadeler değiştirilerek üzeri örtülür. Bu suçun önlenmesi çalışmaları arasında bazı bilim insanları teşhir edilmenin oranı azaltacağına ilişkin görüşlerini açıkça dillendiriyor. Psikososyal yönden sakıncaları da tartışılıyor. Kimilerine göre iki ucu pislik değnek... Halının altına süpürüldükçe, saklandıkça kokuyor. Günün birinde metan gazı birikimi ile patlayacağını da hesap etmek gerek.

***

Günlerdir çeşitli meslektaşlarımız araştırma raporlarının abartıldığı kanaatini yazıyor, tartışıyor. Dedik ya adı üzerinde aile içinde gizli diye... Bu konuda somut rakam vermek mümkün değil. Ancak ensestin acı bir gerçek olduğu aşikar.

Ensest suçunun sadece aile içindeki cinsellikte kaldığını sanmıyorum. Bilmem ne kadar doğru bir deyim olacak ama "siyasi ensest" konusunda ciddi endişelerim var. Kuruluşları çok eskiye dayanan siyasi partilerde lider ve yönetim anlayışı da bana ensest ilişkileri çağrıştırıyor. İdeolojik sapmalar, partinin program ve tüzüğüne aykırı davranış ve açıklamalara karşı sessiz kalmak, "liderin bir bildiği vardır" kolaylığına kaçmak, siyasi çıkarlar gözetilerek tavırsız durmak da "siyasi ensest suçu"na iştirak etme anlamını taşımıyor mu? Sosyolojik sorgulama, öz eleştiri kültürünün yaşanmadığı her alanda siyasi ensest suçu işlenmektedir. Bugün bu sütunda "siyasi ensest" gömleği dikmeye gayret ettim. Bakalım hangi siyasilerin üzerine oturacak?..

.....

Not: Ciddi sağlık sorunları yaşadığım için değerli dostum Atıf Güzel'in merhum annesi Sebahat Güzel ve Odatv kurucularından bedel ödeyerek eğilmeyen adam Doğan Yurdakul'un cenazelerine katılamadım. Başta Odatv yöneticisi ve takipçileri olmak üzere Güzel ve Yurdakul ailelerine baş sağlığı diliyorum.

Yazarın Diğer Yazıları