Biz bir bayrak direği miyiz Gülhane Parkı'nda?...

Kerkük'ü de yutmayı hedefleyen sözde "Kürdistan" için çapulcu başı Barzani referandum tarihi verdi; 25 Eylül...

"Aa, nereden de çıktı buu!" diye şok mu olduk?.. Çapulcu başı yıllardır bağırıyordu ne yapacağını... "Bizimkiler" de reverans yapıyorlardı!.. Parti kongrelerinde "bu millet seninle guru duyuyor" diye naralar atıp ayaklarına kırmızı halı seriyorlardı bir zamanların postal yalayıcısına... "Çözüm süreci" ortağıydı sonra referandum da "evet" ortağı oldu... Ortaklıkta,bilmediğimiz Eylül'ün 25'ydi... Gördük... Rahata erdik!..

Fakat... Fakat... Enteresan adamların yönettiği canım yurdumda enteresan işler olmaya devam ediyor.

Dış-işleri çok sert (!) açıklama yaptı:

"Vahim hata olur..."

Başbakan Bin-ali Yıldırım öfkeyle kükredi:

"Bizim görüşümüz açık ve net. Biz Irak'ın toprak bütünlüğünü istiyoruz. Bütün Iraklılar bir arada yaşasın istiyoruz. Bölgemizde yeterince sorun var. Yeni bir sorun alanının oluşturulmasını doğru bulmuyoruz. Bu kararın sorumsuzca verilen bir karar olduğunu düşünüyoruz."

Breh... Breh... Breh.. Hem de vay canına bee!..

Kim tutar sizi yürüyün diyecem...O kadar gaza gelmeye ihtiyacım var ki... Sanayiye gidip tüp taktıracağım neredeyse!.. Olmuyor. Olmuyor işte!.. Her şeyi unutsam, bu fotoğrafları aklımdan çıkaramıyorum ki;

Bu ne?

Tarih 26 Şubat. Referandum için geri sayıyoruz. "Evet" ortaklığını ilan eden çapulcu başı Türkiye gelmiş. İlk olarak İstanbul'a inmiş. Aa! Bir de ne görelim?.. Sözde "Kürdistan" paçavrası Türk bayrağının yanında göndere çekilmiş... Teknik bir hata mı oldu?.. Yook!.. Ses çıkaran?.. O da yook!..

Sonra?..

Çapulcu başı, İstanbul temaslarını tamamlayıp Ankara'ya gelmiş. Esenboğa havalimanında aynı manzara. Ülkeyi yöneten siyasi iktidarın onayı ve Dış-işlerinin protokol yetkililerinin nezaretinde Türk Bayrağı ile paçavra yan yana Başkentte göndere çekilmiş.

Referandumun hararet kat sayısını yükseldiği o günlerde cılız da olsa tepkiler gelince Başbakan Bin-ali Yıldırım, bakın partisinin grup toplantısında cart curt edenlere nasıl tepki vermiş:

"Irak Anayasasına göre orada özel bir yapı var. Parlamentosu, Başbakanı ve bayrağı olan bir yapıdır. Ve bunu dünya tanıyor."

Çapulcu başı Barzani'nin bizdeki referanduma "evet" desteği karşılığında kendi referandumu için neler talep ettiğini... İktidarın Barzani'ye desteğinin, gizli gündemin tüm perde arkasını o günlerde yine bu sütunlarda kaleme almıştım.

Zaten inkar eden, yalanlayan tekzip eden de olmadı. Bin-ali Yıldırım, çıkıp kürsüden de teyitte etmişti. "Dünya onaylıyor" deyince, "ne yani bizde onaylasak ne olur" mesajını net bir şekilde vermişti. Aynı Bin-ali Yıldırım, şimdi çıkmış "büyük sorumsuzluktan" bahsediyor...

Nasır tuttukl. Aklımız ve zekamızla alay edilmesine çook alıştık. Ancak görüyorum ki, bir tık daha iler gittiler, Çok merak ediyorum, artık neremizle dalga geçiyorlar diye. Yoksa!.. Bizi, bayrak direği olarak mı görmeye başladılar?.. Her istediklerini asabilecekleri... Eh, pek de haksız sayılmazlar!.. O zaman hep beraber mırıldanmaya başlayalım;

Biz bir bayrak direğiyiz Gülhaane parkında... Ne sen bunun farkındasın ne de polis farkında...

Şak şak da şak şak...Şak şak da şak şak...

Haydi hep beraber. Göreyim elleri... Ver çoşkuyu!..

----------------

Kerestecioğlu'nun cevabı...

HDP Grup Başkanvekili Filiz Kerestecioğlu, avukatı aracılığıyla, "Alman İstihbaratının PKK İle Hazırladığı Yol Haritası" başlıklı yazıma cevap gönderdi. "Yazılanlar ve yapılan yorumlar gerçek dışıdır" diyor. Cevabi yazı şöyle:

"Kendisi gayet şeffaf bir politika yürüten müvekkilimi, hayatında karşılaşmadığı kişilerle buluşmuş gibi göstermek ya da onunla ilgili şeffaf olmayan bir politika yürütüyormuş algısı yaratmak müvekkilimin tüm yaşam felsefesine aykırı olduğu gibi açıkça itibarını zedelemeye yöneliktir. Kendisi de hukukçuluğunun yanı sıra yıllarca gazetecilik de yapmış olan müvekkilim, bu mesleğin de kurallarını gayet iyi bilmekte ve köşe yazarınızı bu kurallara ve basın etiğine davet etmektedir. Müvekkilime yönelik bu iddia ve ithamlar müvekkilimin hem kişilik haklarına hem de siyasi haklarına saldırı niteliği taşımaktadır."

***

Ben de, "Sayın Kerestecioğlu, kaynaklarım HDP içindeki sizin en yakın arkadaşlarınız" diyorum. Onlarla sohbet etmeden önce 'kayıt dışı' diye şart koymanızı öneririm!..

Yazarın Diğer Yazıları