Biri YENİ bir şey söylüyor
"Hafızanı bir tazele" dedi içimdeki ses, "16 yıl boyunca neler oldu, daha önemlisi neler olmadı?"
Türkiye'nin yarısı 16 yıldır huzursuz.. Ve sayı bugün daha da yüksek..
İktidar da biliyor ki, Türkiye'nin yüzde 60'ından fazlası huzursuz, mutsuz, tedirgin..
Yeni bir şeyler duymak istiyoruz artık..
Yeni yüzler görmek, yeni sesler duymak, yeni bir güne uyanmak..
Tüm bunları 'Yeni' kelimesine hayranlığımızdan değil, artık zorunluluk haline gelmiş bir ihtiyaçtan istiyoruz..
Yorulduk.. Gerçekten yorulduk.. İnsanlar olarak biz yorulduk.. Devlet yoruldu.. Bürokrasi yoruldu.. İş dünyası yoruldu.. İşçi yoruldu.. Memur yoruldu.. Emekli yoruldu.. İşsiz zaten yorgun.. Öğrenciler-gençler daha bu yaşta umutsuz ve yorgun..
Şuradaki üç beş cümleyi okurken bile afakanlar basıyor değil mi? Ne kadar çok yorgun kelimesi kullandım..
E çünkü o kadar yorgunuz..
**
Gelelim yorgunluğumuzun sebeplerine.. Baştan söyleyeyim, darılmak, kırılmak yok..
Sorumluluk öncelikle bize, yani bu yorgunluğu en ağırından yaşayanlara ait.. 16 yıldır bu noktaya geleceğimizi bilen ve buna itiraz edenlere yani..
Nasıl yani demeyin, öyle.. Sorumluluk öncelikle Ak Parti iktidarına itiraz edenlere ait..
16 yıl boyunca, itiraz ettiğimiz bir iktidarın taktik yöntemlerinin esiri olduk.. Siyasette topu nerede çevirmek isterse oraya kümelendik.. Bunu bir sosyal barikat sandık.. Ama günün sonunda karşılaştığımız gerçek hep aynı oldu;
-İktidar oyunu orada oynamamızı istedi..
Geçen haftaki yazımda, iktidar ve muhalefeti "Ortak statüko" diye tanımladım diye, anamdan emdiğim süt burnumdan geldi..
Peki söyler misiniz bana, Milletin yarısından fazlası 16 yıl boyunca mutsuzsa ve itiraz ediyorsa ve buna rağmen oyun her defasında, o mutsuzluğun kaynağının başarısıyla sonuçlanıyorsa, Murat ne yapsın, ne desin..
16 yıl boyunca AKP CHP'ye, CHP AKP'ye, MHP AKP'ye, CHP MHP'ye vurdu, biz de tenis maçı gibi izledik..
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener "Tahterevalli Siyaseti" dedi geçenlerde.. Tarif etmeye çalıştığı şey bu..
İnen-çıkan aynı.. Biz mutsuzlar ise kimin inip kimin çıktığını izlemekten başka bir şey yapamıyoruz.. Oyunda yokuz yani..
**
Bakın, statükonun (iktidarıyla-muhalefetiyle) en büyük yalanı nedir biliyor musunuz, "YENİ" sözcüğü..
Hep yeniden bahseder.. Çünkü yeni hep bir değişim algısı yaratır..
İşte bam teli de burası..
Sorarım size, 16 yılın sonunda, hayati bir seçime giderken bize "YENİ" diye sunulan nedir? Ben size söyleyeyim;
-Bugüne kadar "BAY KEMAL"di, bugün oldu sana "BAY MUHARREM"
Yeni sanıp yanıldığımız nokta bu.. Çünkü ne dil de yenilik var ne de siyasi tabloda.. Oyun yine 16 yıllık iktidarın topu en iyi çevirdiği alanda oynanıyor.. Aktörün adı değişti ve yine taktik maktik yok, bam bam bam..
Bir nevi şairin dediği gibi;
-Yumruk yine aynı yumruk, bir var ki el değişti..
**
Baştan söyledim, kırılmak, bozulmak yok.. Gerçeğimiz bu..
Batıda CHP-Ak Parti, doğuda HDP-Ak Parti arasında sıkıştırılan milletin bu kez, gerçekten "YENİ" olanı statükonun bu tezgahını bozacak bir "ÜÇÜNCÜ YOL"u görmesi gerekiyor..
Türkiye'nin sosyo-politik gerçeği, yani yüzde 65'e ulaşan milliyetçi-muhafazakar merkez oy gerçeği de bizi bir üçüncü yola dikkat kesilmeye mecbur bırakıyor..
Yoksa oyun aktörler değişerek devam edecek.. Ve eğer devam ederse, ahlar vahlar da işe yaramayacak..
**
İşin bir başka ilginç yanı da şu;
-Türkiye'nin tertemiz inançlı muhafazakar insanları artık aldatıldığının farkında..
16 yıldır kredi kullandırdığı Ak Parti'nin, tüm "Millî" değerleri çiğnediğini biliyor..
Samimi muhafazakarlar, bir kutsal kitaba, bir hadise bakıyorlar sonra da dönüp 16 yıldır yaşananlara.. Aradaki uçurumu görüyorlar..
Haram çeşmesinin oluk oluk, eşe dosta aktığı yılların ardından, tertemiz vicdanlı insanlarımız, bugüne kadar arkasından durdukları iktidardan mutsuz.. Artık helal çeşmelerinin suyunu istiyorlar.. O helal çeşmelerden hakkı olan suyu içmek istiyorlar.. Bu o kadar temiz bir haktır ki..
**
İşte ben de onu diyorum, 16 yıldır değişmeyen acı bir gerçeğimiz var ve bu gerçeğin sorumluları, tahterevalli siyasetiyle mutlu mesut geçinen statüko.. Dediğim gibi, iktidarıyla-muhalefetiyle statüko..
Biri size yeni bir şeyler söylüyor..
16 yıllık statükonun yıkılacağından bahsediyor..
Haram musluklarını kapatıp, millete akacak helal çeşmelerden bahsediyor..
İmanın ve inancın gereklerine uymaktan bahsediyor..
Milleti kandıranlardan millet adına hesap sormaktan bahsediyor..
Sarayın yaldızlı sofralarında gördüğümüz israfı durdurmaktan, birlikte ve adil paylaşmaktan söz ediyor..
Parmak sallayıp, otur yerine demektense, gençlere inanmaktan, güvenmekten bahsediyor..
Ve işin en can alıcı yanı da, 16 yıllık bu statüko iktidarının hiçbir yerinde yok, yeni bir lider..
Bir ÜÇÜNCÜ YOL diyor..
Anlıyor musun aziz milletim.. 16 yıldır alıştırıldığımız ve her defasında hezimeti yaşadığımız statükoya karşı bir ÜÇÜNCÜ YOLDAN bahsediyor..
İktidarıyla-muhalefetiyle deneyip yanıldıkların ortada, denemediğin biri sana gırtlağını parçalarcasına sesleniyor..
Dediğim o, o sese kulak ver.. Yeni bir şeyler söylüyor..
Ve zaten YENİ olan tek şey de o ses..