Biden, Özal’ı öldüren proje ile geldi
ABD Başkanı Barack Obama, “Amerikan Yahudi Kongresi” nin başkanı Jack Rosen’in Manhattan’daki evinde düzenlediği toplantıya katıldı. Obama, Rosen’in, ABD’deki Yahudi cemaatinin ABD-İsrail ilişkileriyle ilgili endişeli olduklarını söylemesi üzerine Yahudi cemaatine güvence verdi ve “ABD’nin İsrail’den daha önemli bir müttefiği yoktur. Bugüne kadarki tüm yönetimlerden çok daha fazla İsrail devletinin güvenliği için çalıştık. Konu İsrail’in güvenliği olduğunda bundan taviz vermeyiz” dedi.
***
ABD, İsrail’in güvenliği söz konusu olduğunda bundan taviz vermiyorsa, Malatya’daki füze kalkanından elde edilen bilgilerin doğrudan İsrail’e verileceği de kesindir. Yine Suriye’nin köşeye sıkıştırılıp parçalanması da öncelikle İsrail’in güvenliği içindir.
Durum böyleyse, Türkiye’nin Suriye üzerindeki yaptırımlarından en çok hangi ülke faydalanır? İsrail değil mi?
O halde AKP iktidarı kime hizmet ediyor? Yeni Osmanlı projesine mi, Büyük İsrail projesine mi?
“İyi ama, one minute kavgasının sebebi nedir, İsrail Mavi Marmara’da dokuz Türk’ü niye öldürdü?” sorusu akla gelebilir.
Konu bana göre çok nettir. Birincisi, one minute gösterisinden bir ay önce Tayyip Erdoğan ile görüşen İsrail Başbakanı Ehud Olmert, İsrail’in Jerusalem Post gazetesinden Herb Keinon’a, “Erdoğan, ülkede yükselen laik muhalefet karşısında meşruiyetini sağlamlaştırmak için yüksek profilli bir uluslararası diplomatik başarıya ihtiyaç duyuyor” demişti.
İkincisi, İsrail’in Mavi Marmara gemisine baskın yapacağını Erdoğan hükümeti ve AKP milletvekilleri biliyordu. Çünkü gemiye Antalya’dan binecek olan AKP’li milletvekilleri, son dakikada gelen uyarı üzerine eylemcileri kaderleriyle baş başa bırakmıştı..
***
Şimdi ABD Başkan Yardımcısı Joseph Biden, Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan Erdoğan’la görüşmek için Türkiye’de..
Joseph Biden, 1988 yılında, Türkiye’nin Filistin davasını destekler tarzdaki tutumu üzerine “Türkiye’nin etrafını ateş çemberine çeviririz” tehdidinde bulunmuştu!
O tarihten itibaren Türkiye’nin etrafında olup bitenleri gözümüzün önünden geçirecek olursak, adamın dediğini yaptığını görürüz..
Peki Başkan Yardımcısı olmadan önce bu kadar güçlü bir adam mıydı?
Evet, genç yaşında ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi Başkanı ve Yahudi Lobisi’nin Henry Kissinger’den sonra Amerika’daki en güçlü isimlerinden biri idi. Başkan yardımcısı adayı olduğu zaman, Anadolu Ajansı Türk kamuoyuna “Koyu Katoliktir” diye yanıltıcı bilgi vermişti. Oysa Biden’in Katolikle hiç ilgisi yoktur, Yahudidir.
Biden, Irak’ın üçe bölünmesi önerisini yapan kişidir. Türkiye’yi Ermeni soykırımı yapmakla suçlamıştır.
ABD’nin asıl başkanı da Obama değil Joseph Biden’dir. Öyle ki, başkanlık seçimlerinden iki yıl önce İngiltere’de yapılan uluslararası bir toplantıda, bir İngiliz işadamı, bir Türk işadamına “Obama diye çok zeki bir kişi bulduk. Siyah! ABD Başkanı yapacağız” demişti. Yani Obama sistemin aktörüdür..
***
Joseph Biden 2003 yılında Irak işgali öncesinde “Ben Kuzey Irak’a daha önce gittim. Kürtler zaten orada bağımsız bir devlet kurmuşlar. Bu durumdan hoşlanmayan. Türkler 40 bin askerlik gücü Kuzey Irak‘a, hem de Kürtler ile Saddam kuvvetleri arasındaki yeşil hatta kadar sokmaktan bahsediyor. Bu da durumu karıştırıyor” demişti. Yani Türk askerinin Irak’a ciddi bir güçle girmesine tavır koyan Amerikalılardan biri Joseph Biden idi.
Biden, 2008 yılında bir taraftan ABD’nin Irak’tan çekilmesini savunurken diğer taraftan da bölgenin sorumluluğunu Amerika’nın çizdiği çerçevede Türkiye’ye bırakmak gerektiğini düşünüyordu.
İşte bu tasarım sebebiyle, Barzani, Türkiye’deki Kürtlere çağrı yaparak, AKP’ye oy vermelerini istemişti..
Biden, şimdi de Türkiye’nin Anayasa’dan Türklük maddesini çıkararak, Irak’taki Kürt devletini de içine alan bir federasyona dönüşmesi talebi ile gelmiştir. Bu proje, 1. Körfez Savaşı’nda Turgut Özal’a da dayatılmıştı. Özal’ın “federasyonu tartışalım” demesinin sebebi buydu. Bugünkü bilgilerimizle baktığımız zaman görünen o ki Özal, bu Amerikan projesine hizmet etmenin karşılığını hayatıyla ödemiştir..