Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Agah Oktay GÜNER
Agah Oktay GÜNER

Barzani haddini bilmeli

Devletimizi kuran irade devletin kartal varlığını Boğazlara yaslamış, bir kanadı Anadolu ve Kafkasya'ya uzatmış, öbür kanadı ile Batı Trakya ve Balkanlara yaslanmıştır. Pençeler Musul, Telafer, Kerkük üzerindedir. Cumhuriyetimiz bu siyasi stratejiyi dikkatle takip etmiş, millî sınırlar dışında kalan Türk varlığının güvenliğini sessizce sağlamış ve herhangi bir savaş ihtimalinde buraların ön karakol olacağını gözden uzak tutmamıştır. TV'de Kerkük'e Kürt bayrağının asılmasını seyrederken içim hicran ve isyanla doldu. 1055'ten beri Türklüğün, Türk kültürünün, Türk musikisinin yetiştirdiği Fuzuli gibi eşsiz şahsiyetlerle Türk şiirinin, edebiyatının kalesi olmuş bu abide şehre Kürt bayrağı çekiliyordu...

Boğazına demir tıkaç tıkayarak cevap vermeli

Bu asla bir kader olamaz. Kerkük katiyen feda edilemez. Kerkük'te olanlara göz yummak Barzani'nin hedeflerine "evet" demek T.C. Devleti'nin hayat damarlarını kesmek demektir. Bizim başından beri savunduğumuz tez, Irak'ın ve Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunmasıdır. Barzani'nin Kürt Referandumu yapacağız narasına Türkiye ne yazık ki bu sesi boğazına tıkayacak demir bir tıkaçla cevap verememiştir. ABD, Rusya "hele bekle zamanı gelince yaparsınız" mealinde açıklamalar yaptı. Almanya onlardan daha sert bir tavırla karşı olduğunu ifade etti. Referanduma Bağdat Yönetimi'nin tepkisi, sahip olmadığı kudretle paraleldir. En keskin cevabı İran vermiştir. "Olamaz!.." Barzani bölgesinden geçen Küçük Zap Suyu'nu kesmiş ve referanduma kesin olarak karşı çıkmıştır.

Türkiye ise bu konuda akıl almaz yanlışlar içindedir. Özal'ın Başbakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı döneminde Barzani'nin hükmettiği coğrafyanın haberleşme, alt yapı ve üst yapı yatırımları Türkiye tarafından yapılmıştır. Şu anda bile Türkiye'nin ekonomik sıkıntı içinde olan Barzani'nin memur maaşlarını ödeyerek pek çok konuda yardımcı olduğu biliniyor. Türkmen şehri Kerkük resmi olarak Bağdat Yönetimi'ne bağlı bir kenttir. 2014 yılında peşmerge IŞİD'le mücadele bahanesiyle burada yönetime fiilen el koydu. Şehre giren silahlı Kürt grupları nüfus ve tapu dairelerine saldırarak yaktılar, yıktılar, yağmaladılar. Gayeleri kentin tarihini, hafızasını yok etmekti. Daha sonra Kerkük'e 700 bin Kürt getirdiler. Bu göçler Kürt partileri ve Kürtleri dışarıdan destekleyen güçlerin teşvik etmesiyle oldu. Gelen Kürtler Türkmenlere ve devlete ait arsalara ev yaptılar, yerleştiler. Gayeleri Kerkük'ün demografik yapısını hızla değiştirmek ve sözüm ona Kerkük'ün Türk kimliğini silmekti. Böylece Kerkük de Kürt bölgesine dahil edilecekti.

Musul bölgesinde çoğunluk Türkmenler'de

Uluslararası Enerji Ajansı'nın rakamlarına göre Irak petrol üretiminin %40'ı Kerkük'te gerçekleşiyor. Ülkenin tespit edilmiş petrol rezervlerinin %6'sı, potansiyel petrol rezervlerinin ise %9'u Kerkük'tedir. Kerkük-Ceyhan Petrol Boru Hattı Irak ve Türkiye için hayati önem taşıyor.

Avrupalı araştırmacıların şu anda bibliyografyamızda 30'un üzerinde eseri var. Bunların hepsindeki ortak tespit Musul ve Kerkük bölgesinin Türkçe konuştuğu, halkın büyük çoğunluğunun Türk olduğu, Arapça dersi vermek için bölgeye giden öğretmenlerin önce Türkçe öğrenmek mecburiyetinde kaldıkları. En az 25 asker kökenli araştırmacı bu tezleri destekleyen beyanlarda bulunuyor. Rus araştırmacı Vladimir F. Minorsky: "Türkmenler; Telafer, Erbil, Altınköprü, Tazehurmatu, Tavuk, Tuzhurmatu, Kifri ve Karatepe gibi şehir ve kasabalarda ve Musul bölgesinin güneyinden geçen tarihi "İpekyolu" denilen yol üzerindeki bölgede çoğunluğu teşkil etmektedir." diyor.

1959 yılında Kerkük'te Kürt komünistleri, Kürt askerleri ve KDP peşmergeleri suçsuz ve silahsız Türkmenleri 3 gün 3 gece süren bir katliamla öldürdü. Tarihe "Kerkük katliamı" olarak geçen bu cinayet örneklerini çeşitli tarihlerde Musul ve Kerkük yaşadı.

Çift başlı Selçuklu Kartalı serçe kuşu olamaz

Saddam, Kerkük'ü Araplaştırmaya çalışıyordu. O'nun bütün gayretlerine rağmen Kerkük Türk kimliğini korudu. Bu konuların her birisinde yapılmış araştırmalar ve yayınlanmış eserler var. Şu anda Barzani ve çevresi Kerkük'ün bir Kürt şehri olduğunu iddia ve ispat gayretindedir. Bu gayretleri 1100 senedir Irak Türkmenlerinin bu coğrafyada şekillendirdiği bir Türk Kültür Merkezi olan Kerkük'ü silemez. Bir şehrin tarihi mimari eserleri, sosyal ve kültürel yapısı ona kimlik verir. Kerkük Kalesi, Gök Kümbet, Nakışlı Minare ve Camii, Aziziye Kışlası, Kayseri Kapalı Çarşısı, Kilciler Pazarı, Altınköprü Kırdar Hanı ve Çarşısı, Kale Hanı, Mecidiye Sarayı, Dakuk Ulu Camii minaresi, 16 gözlü Taş Köprü gibi 60'dan fazla Türk eserine Kerkük'ün her noktasında rastlamak mümkündür. Türkmenler dışında Kerkük'te yaşayan milletlerin buna benzer acaba hiç eserleri var mı? Cevap; "Elbette ki Hayır!" olacaktır.

Musul ve Kerkük bölgesi kartalımızın pençeleridir. Kimsenin çift başlı Selçuklu kartalını serçe kuşu yapmak haddi değildir.

Yazarın Diğer Yazıları