Türk ve Altay mitolojisinin kahramanı Deli Dumrul ya da diğer adıyla Dumrul Bey’i artık mumla arar olduk.
Öyle ki son 10 yılda Türkiye’de bankalar adeta Deli Dumrul kesildi. Geçen hafta en son isyan bayrağı yargının başından yani Yargıtay’dan geldi. Yargıtay 13. Hukuk Dairesi üyesi Candaş İlgün bankalara rest çekti! Yargıtay üyesi adeta bankalara isyan edercesine “Bizi boşuna oyalamayın” dedi. Buna gerekçe olarak, bankaların dünyada bir eşi benzeri olmayan dosya masrafı almalarını gösterdi. Allah aşkına zaten para satıyorsun faizle, bu aldığın dosya masrafı hangi dosyanın oluşturulmasında kullanılıyor? Bunun adı soygun. Kredi almak için bankaların kapısını çalan aciz insanların sömürülmesidir.
Yıllardır bu köşede yazdım durdum. Bu ülkede bankaların bu Deli Dumrul misali aldığı dosya masrafına dur diyecek kimse yok mu diye!
Tüketici Hakem Heyeti, “alamazsın” diyor ama banka yine alıyor. Tüketici Mahkemesi de aynı şeyi söylüyor, banka yine bildiğini okuyor.
Vatandaş son çare olarak Yargıtay’a gidiyor.
Yargıtay bir değil, onlarca, yüzlerce davada aynı kararı veriyor. Vatandaştan dosya masrafı adı altında bir ücret alamazsın. Hele konut kredilerindeki yapılandırmalarda ikinci kez alman suçtur diyor. Bu yüzlerce emsal karara rağmen bankalar yine alıyor. Konut kredisi alacaksınız. Bankaya başvuruyorsunuz banka dışarıdan bir eksper yolluyor ve evin gerçek değerini kontrol ettiriyor. Bu işlem için banka ekspere 180 TL ile 220 TL arasında bir ücret ödüyor. Ancak vatandaştan eksper ücreti olarak bin lira alıyor. İtiraz ediyorsun o zaman, “Hadi başka kapıya, hesabına gelirse” diyor.
Ev alma hayalindeki vatandaş çaresiz boynunu büküyor ve bu parayı ödüyor. Tabii yanında 2 bin TL dosya masrafı. İyi de bu neyin dosyası? Bilen yok! Dahası böyle bir masraf yok. Bu haracın finanscası. Vatandaş bunu da çaresiz ödüyor. Son olarak her şey bitti krediyi alacağım derken, banka bir kez daha “dur” diyor!
Ya krediyi ödemeden ölürsen?
Eve ipotek koyuyorsun ya!
Olsun! Veraset ilamı ile uğraşamam bunun için hayat sigortası yap benden diyor.
Aldığın kredinin büyüklüğü oranında hayat sigortası yapıyorsun. Tüm bunlar bitiyor ve ucuz konut kredisi aldığını sanıyorsun. Aslında kesilen bu paraları kredi faizine ekleyip vadeye böldüğünde sıfırlarda olan faiz oranının birin üzerine çıktığını görüyorsun. Hele bir de faizler düşünce krediyi yeniden yapılandırmaya kalkarsan, o zaman boyunun ölçüsünü alıyorsun. Bütün bu masrafları bir kez daha ödüyorsun. İyi de eksper zaten geldi, bir daha niye geliyor, feryadınız para etmiyor. Para eden; bankanın olmayan dosyası ve sizden bir kez daha alıyorlar.
İşte tüm bunlara Yargıtay bile isyan etti.
Bu ülkenin bankacılık düzenleme kurumları acaba bunları bilmiyor mu görmüyor mu?
Yoksa 70 milyonu bankalara kurban edip, “eti de kemiği de senin mi” diyor.
70 milyonun vebali günahı, BDDK’nın ve vatandaşının bankalar tarafından soyulmasına göz yuman siyasilerindir.
