"Sayın müşterimiz, bankamız ile imzaladığınız sözleşmeler kapsamında nakit akışınızın krediniz ile paralel oranda bankamızdan geçireceğinizi ve kredi ödemelerinizi vade/taksit günlerinize uygun olarak yapacağınızı beyan etmiş bulunmaktasınız. İlgili taahhüdün gerçekleşmemesi durumunda bankamızda bulunan hesaplarınızdan üçer aylık dönemlerde taahhüde uymama komisyonu tahsil edilecek olup detaylı bilgi için şubeniz ile iletişime geçebilirsiniz."
Mesajın anlamı şu: Sana kredi verdim ya o kredi hacmi kadar benden nakit akış geçireceksin. Yani sadece kredi aldım gittim yok. Ya benle çalışmaya devam eder ya da senden ek komisyon alacağım.
Bu mesaj bir bankanın müşterilerine yolladığı SMS.
BDDK ve Merkez Bankası'nın ücret ve komisyonları sınırlamasına rağmen bir banka böyle bir ücreti nasıl alıyor?
SMS'den anladığınız gibi çatır çatır alıyor.
Adamların bir güvendiği var ki alıyor.
Dünyanın hangi ülkesinde hangi banka "kredi alınca benimle çalışmak zorundasın" diye bir zorunluluk koyuyor ve bu gerçeklemez ise ceza komisyonu alıyor?
Bu soruya yanıtı verecek tek kurum BDDK'dır.
Son dönemde başarılı hizmetler yapan BDDK'nın bu konuda nasıl harekete geçeceğini merakla bekliyoruz.
Haksız Kazanç
Türkiye'de, 2010 yılından sonra bankalar haksız kazanç sağladı. Saçma sapan komisyonlar aldı. Dijital ortamda yapılan işlemlerde dosya masrafı aldılar. Neyin dosyası diyen bir Allah'ın kulu çıkmadı.
Yine BHG Türk bankacılığının utancıdır. BHG, yani bankacılık hizmet geliri. Bazı bankalar her ayın son günü müşteri hesaplarından 50 lira ile 100 lira arasında paraları BHG diye aldılar. Başka ülkede olsaydı o bankanın genel müdürü, genel müdür yardımcısı ve bunu yapan şube müdürleri en az 10 yıl hapis yatardı.
Ne oldu? Hiç! Sadece benim 300 kez yazmamdan sonra BDDK yasakladı.
Yasaklama yetmezdi. Bir de bu paraların iadesini yapmaları lazımdı. Tıpkı dosya masrafı gibi.
Türkiye'de özellikle yabancı sermayeli bankacılık sektörü şımarık çocuk gibi. Bazı kişilerin sırf AKP'yi eleştirmek adına bilinçsizce bu bankalara destek verdiğini görüyorum.
BDDK'nın bazı cezalarını ve uygulamalarını ısrarla siyasi olarak göstermeye bakıyorlar.
Ne yapılması lazım peki?
Bu bankaları keyfine göre hareket etmelerine izin mi vermeli?
1500 kalem masraf almaya devam mı etmeliler?
10 kuruşluk EFT ve havale için 300 lira almalarına göz mü yumulmalı?
Bu kabul edilebilir değil. Ancak denetleme ve düzenlemeden sorumlu otoritenin denetimini daha etkin sürdürmesine körü körüne eleştiri yapmamak lazım.
Şimdi bu otoriteden "Bana kimse bir şey yapamaz" dercesine kafasına göre komisyon alan bu banka ile ilgili ne yapacağını merakla bekliyoruz.
Ben bunu kamuoyu adına takip etmeye devam edeceğim.
