Fenerbahçe'yi tek başına eledi
GÜREL YURTTAŞ / Yeniçağ
Yağmur, fırtına. Soğuk bir kış akşamı yaşanıyordu İstanbul''da. Böyle bir havada ne beklenir iki takımdan da. Üşümemeleri için daha çok koşmaları değil mi? Bir kaç futbolcu dışında durarak oynamayı tercih etti iki takım da. Belki de eksikleri çoktu, mazaretleri buydu. Ama olmayanların yerlerine oynayan yedeklerin kendilerini daha çok göstermeye çalışmaları gerekmez miydi?
Fenerbahçe bu kadar kötü geçirdiği bir sezonda tek umudu olan kupanın kulpunu tutmak için golü daha çok düşünen taraf olarak göründü ilk etapta. Kayserispor ise yarı alanında kaldı, kontratak yapmaya çalıştı. Ama sadece çalıştı, bir tane bile yapamadı ilk 45 dakikada.
İsmail Kartal, maçtan önce "Oyuncularımla konuştum. Karakter ortaya koymak istiyoruz. Bu maçı kazanmak, taraftarlarımızı mutlu etmek istiyoruz" demişti. Onu en çok dinleyenler sanırım Ferdi, Mert Hakan ve Crespo olmuş. Biraz da Ozan.
Kayserispor ise eksiklerinin çokluğundan olacak (10 futbolcu) ürkekti. "Aman gol yemeden şu 90 dakikayı tamamlayalım da uzatmalarda, olmazsa penaltılarda bakarız çaresine" der gibilerdi.
Maçın ilk yarısı Kayserispor''un yarı alanında Fenerbahçe''nin tek tük cılız ataklarıyla tam tamamlanacaktı ki son dakikada Ozan Tufan bir gayretle girmeye çalıştı ceza alanına. O anda Kayserispor kaptanı Uğur, karate filmlerinden fırlamışcasına Ozan''ın ayak bileğine tabanını koymaz mı? Hakem gözünün önünde olan bu tehlikeli olaya kırmızı kart yerine sarı kart gösterdi. Neyse ki VAR''da görevli Atilla Karaoğlan, pozisyona kayıtsız kalmadı. Uyardı. Arda Kardeşler de pozisyonu tekrar izledikten sonra kırmızıyı çıkardı. Kayserispor soyunma odasına giderken 10 kişiydi, Fenerbahçe de artık daha ümitliydi.
Fenerbahçe ümitliydi de, Kayserispor Teknik Direktörü Hikmet Karaman da ümidini daha kesmemişti. İkinci yarıya başlarken hemen müdahalesini yaptı, 3 oyuncu birden değiştirdi. Fenerbahçe ise aynı ilk onbirle çıktı ikinci yarıya. 5 dakika sonra ise ilk yarının sonundaki darbe nedeniyle sakatlandığı anlaşılan Ozan Tufan''ın yerine Pelkas alındı oyuna.
Fenerbahçe, bir kişi daha fazla olmanın avantajıyla yüklendi bu kez. Gole de yaklaştı. 57. dakikada Ferdi''nin güzel ortasına ceza alanı içinde bomboş durumdaki Berisha''nın doğru dürüst kafa vuramaması bir santrfor olması nedeniyle çok enteresandı.
İsmail Kartal baktı ki Kayserispor iyice çekildi savunmaya; Valencia''nın yerine bir santrfor daha aldı oyuna. Valencia''nın yerine Serdar Dursun girdi. Peşinden de Nazım''ın yerine Rossi.
67. dakikada Berisha bir kez daha bir santrforun topa nasıl kafa vurmaması gerektiğini uygulamalı olarak gösterdi herkese. Rossi o kadar güzel kesti ki topu, kafayla dokunsa tamamdı. Dokundu mu, vurdu mu, top mu çarptı, ne oldu? Top üstten auta çıktı.
Oyun artık tamamen Kayserispor yarı alanında oynanıyordu. Fenerbahçe de sağdan soldan ortalarla iki uzunu Berisha ve Serdar Dursun''un kafasını topla buluşturmaya çalışıyordu.
Ama tehlike uzaktan bir şutla geldi. 71''de Mert Hakan''ın şutunun direkten dönmesi talihsizlikti.
Hikmet Karaman da görüyordu sahada olanları. Bir değişiklik daha yapmayı kararlaştırdı. Bertolecci''nin yerine Kemen''i aldı. 10 kişi kalan takımında yorulanları değiştirip, direnci artırmaya çalışıyordu.
Maçın sonları yaklaşırken Fenerbahçe artık topuyla tüfeğiyle yüklenmeye çalışıyordu Kayserispor kalesine. Bu sırada Karaman da oyuncu değiştirmeye devam ediyordu. 85''te bu kez İbrahim Akdağ''ın yerine Ramazan Civelek girdi.
90+1''de Berisha bir kez daha sahnedeydi! Yine bomboştu ceza alanında, bu kez gelen ortaya kafa değil, tos vurdu! Doğal olarak da yine kaleyi tutturamadı! Bu pozisyon kaçmazdı, tribündekiler de çok kızdı.
90+3''te Kayserispor frikik kazandı. Ramazan Civelek''in vurduğu top barajdaki maçın adamı (!) Berisha''dan sekip, filelere gitmez mi? Golün santrası bile yapılmadı. Fenerbahçe''nin tuttuğu kupanın kulpu da elinde kaldı, Kayserispor çeyrek finale çıktı.
Bu maç bir kez daha gösterdi ki...
Maç kazanmak için atanın olacak, bir de tutanın. İkisi de olmayınca sonuç böyle oluyor işte.