AKP iktidarının “değerli yalnızlık” dediği politika, Türkiye’yi zayıf düşürmüş olmanın hatta bindiği dalı kesmenin örtüsü olarak kullanılıyor. AKP sözcüleri ise Almanya, Rusya gibi ülkeleri eleştirirken, Türkiye’ye daha büyük zararlar verecek sözler sarf ediyor.
Mesela AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, “Rusya Devlet Başkanı Putin açıklama yapıyor. ’Bu kimyasal silahları Beşşar Esad atmamıştır’diye... Nereden biliyorsun? Sen verdin zaten bu silahları. Siz de sorumlusunuz oradaki masum çocukların ölümünden” diyebiliyor...
Rusya’nın Suriye’ye kimyasal silah verdiğine dair bugüne kadar hiçbir iddia ileri sürülmüş değil...
Diğer taraftan Rusya, Suriye’ye silah sattığını gizlemiyor ki... Tıpkı ABD’nin Türkiye’ye silah sattığını gizlememesi gibi...
Şimdi Putin, “Suriye’yi kana bulayan Türkiye’nin başındaki iktidardır. Amerikan projesini uygularken, El Kaide terör örgütünün kolu olan El Nusra’ya silah verdiler. Lojistik destek verdiklerini Tayyip Erdoğan itiraf etti. Kimyasal saldırıyı da aynı örgütün yaptığına dair elimizde deliller var. Saldırıdan Türkiye sorumludur” derse ne cevap vereceğiz?
***
İçi boş söylemler kullanan başka bir AKP’li ise Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek...
Gökçek, Gezi Parkı olayları sırasında Merkel’in ve Alman medyasının sert eleştirilerine cevap olarak Almanya’ya karşı sosyal medyada kampanya başlattı ve “Mesela; Almanya’daki 3 milyon vatandaşımıza; ’Alman bankalarından paranızı çekin’ diye bir kampanya açıp Almanca dergi bastırıp Almanya’da dağıtsak, bize ’haddinizi aşıyorsunuz’ demeyecek misiniz?” diye yazdı..
Almanya’nın canına minnet... Zaten Türkleri geri göndermek için proje üstüne proje geliştiriyorlar... Türklerin evlerinin kundaklanması veya öldürülmesi için cinayet şebekelerinin kurulmasının, bunların istihbarat elemanları tarafından yönlendirilmesinin sebebi nedir?
Almanya eski başbakanlarından Helmut Kohl’un her iki Türk işçiden birini Türkiye’ye geri göndermek için proje uyguladığı ortaya çıkmadı mı? Kohl’un geri dönene 10 bin 500 Mark verdiği ve 100 bin kişinin bu şekilde Türkiye’ye döndüğü söyleniyor.., Almanya’nın daha büyük bir “Türkleri geri gönderme operasyonu” yapması halinde meydana gelebilecek dev sorunları Melih Gökçek mi çözecek?
Şimdi Merkel, “Tamam, paranızı çekin, tazminatınızı da vereceğim, ülkenize dönün” dese, Melih Gökçek ne yapacak? Üstelik Almanya, Türkiye ekonomisinin yarısı demek...
Tekrar Mehmet Ali Şahin’e dönelim... “Esed giderse yerine gelecek kim olursa olsun ondan daha kötü olamaz” diyor... Esad gider ve yerine El Nusra yani El Kaide gelirse daha mı iyi olur? İnsan ciğeri yiyenler gelirse daha mı iyi olur? Mezhebini sorup, insanları kurşuna dizenler gelirse daha mı iyi olur?
***
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ise “Suriye’ye çok uzun bir sınırı bulunan ve Suriye ile adeta kaderi özdeş hale gelen Türkiye’nin çok daha geniş biçimde olaya bakması ve Türkiye’nin çıkarlarına uygun bir hareketin içinde nasıl yer alabileceğini kararlaştırması gerekiyor” diyor...
“Geniş bakmak”, Tayyip Erdoğan’ın istediği gibi bir “Gönüllüler koalisyonu” içinde yer almak mıdır? Müslüman bir ülkenin devleti, başka bir Müslüman ülkenin bombalanması için kurulacak Haçlı Koalisyonu içinde nasıl yer alır?
