Perşembe günü aralarında dünyanın en zengin ülkelerinden Norveç ve İngiltere''nin de bulunduğu 11 ülke Merkez Bankası faiz arttırdı.
Faiz artırım gerekçesi, pandemi nedeniyle oluşan enflasyonun kontrol altına alınması. Çünkü bu ülkeler yüzde 5 seviyesinde bile olmayan enflasyondan korkuyorlar ve halklarını fiyat artışından korumaya çalışıyorlar.
Daha basit anlatımla o ülkelerin Merkez Bankaları bastıkları paranın arkasında duruyorlar. Siyasi iradenin gözünün içine bakmadan.
Bu ülkelerin para birimleri dün değer kazandı. Halkının alım gücü arttı.
Aynı gün bizim Merkez Bankası ve PPK üyeleri aldıkları karar ile 100 baz puan indirdiler faizleri. Üstelik resmi enflasyonun yüzde 20''yi geçtiği bir dönemde.
Ne oldu?
Tabii ki Türk lirası biraz daha eridi. Biraz daha fakirleştik. Dolar cuma günü itibariyle artık eski bakan Berat Albayrak''ın bile alaycı hedefi olan 15 lirayı geçti ve 16 liranın üzerinde işlem görüyor.
Dedim ya artık dönem fakirlik dönemi.
Doların 16 lirayı gördüğünde kötü haber hemen geldi. Benzine 2. günde zam geldi. Dolardaki bu artış benzinin litresini 15 liraya kadar yükseltecektir.
15 liralık bir benzin ile bırakıp arabaların sahilde tur atmasını kontağı bile çevirecek gücümüz kalmayacak.
En kötüsü ise gıda fiyatlarındaki artış.
Marketten aldığınız gıda ve pazardan aldığınız o sebzeler nereden geliyor?
Mersin''den Antalya''dan.
Neyle geliyor? Kamyon veya TIR''larla...
Bu araçlar ne yakıyor? Benzin ve mazot.
Peki bu araçlar hangi yoldan ve köprüden geçiyor?
Zorunlu olarak paralı yol ve köprüler. Yani 5 müteahhittin yaptığı yol ve köprülerden. Bunların fiyatı dolar karşılığı olduğu için geçişte aynı oranda zamlanıyor.
O halde tarladan 2 liraya alınan domatesin 10 liraya satılması çok doğal.
Tam iki yıldır buradan yazıp anlatıyorum. AKP''nin politikası ülkeyi uçuruma götürüyor. Bireysel olarak tedbirinizi alın diye.
Her yazımın altında yazdım. Cebinizdeki 20 lirayı bile harcamayın!
Yakın bir sürede cebenizde o 20 lira da olmayacak. Çünkü bu politika zengini daha zengin fakiri ise daha fakir yapacak.
Özellikle maaşlı çalışanlar için önümüzdeki aylar daha sert ve acımasız geçecek. Yediğiniz ekmekten bile tasarruf etmeye çalışın. Çünkü değil son 20 yılın belki de 100 yılın en ağır krizini yaşayacağız.
Çünkü aklın tutulduğu bir dönemi yaşıyoruz.
Akıl tutulması yaşayan insanların siyasi tercihi ile gelen bir iktidar akıl tutulması politikalarıyla bir ülkeyi fakirlik çukuruna doğru hızla itiyor.
Allah hepinizin yardımcısı olsun!
