Bayburt, Rize, Gümüşhane
Gümüşhane’de Zafer meydanının karşı cephesinde Osman Baba’nın paçacı dükkanının önünde bir masada bilgisayarımı açmış CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu bekliyorum.. Osman Baba, “Yanlış anlaşılmasın mafya babası değilim” diyor. Yan masada orta yaşlı bir adamla 80 yaşlarında bir ihtiyar bahse tutuşuyor. Orta yaşlı, “AKP, 340 milletvekili ile gelir” diyor. İhtiyar ise “Memleketi özelleştirme diyerek sattılar, halkın anası ağlıyor, AKP bu seçimde bir darbe yiyecek, CHP kuvvetlenecek” diye cevap veriyor. Orta yaşlı, “Ömür boyu Demirel’in peşinden gittin de ne oldu?” diye sataşıyor. İhtiyar, “Benim adamım aslında Çiller’di” diyor. Bir çift ayakkabısına bahse giriyorlar.. Şehirde doğal gaz kazısı sebebiyle sular kesik. Bu arada, yazı yazarken, Yeniçağ okurlarından tanıyanlar gelip “hoş geldiniz” diyor..

***

Van, Hakkâri, Bitlis mitinglerinden sonra CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte Kars’a geçtik. Ertesi gün ilk miting Ardahan’daydı. Kılıçdaroğlu burada bütün mitinglerde yaptığı konuşmalarla birlikte hayvancılık sorunları üzerinde durdu. Sadece bu bölgenin bütün Orta Doğu’yu besleyeceğini ama hayvancılığın perişan edildiğini anlattı.. 1800 metre yükseklikte yaşayan ve hayatın acı çizgilerini yüzlerinde taşıyan vatandaşlar, hayvancılıkla ilgili her sözü heyecanla karşıladı. Kılıçdaroğlu’nun sözlerinde bir umut arar gibiydiler. “İthalci Tayyip, ithali sokma, köylü acından ölüyor”, “Büyüksün usta, gemiciği sakladın, yumurtayı akladın, feneri pakladın, serveti katladın” dediler.

***

Ardahan mitinginde CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin ile yeniden buluştuk. Trabzon’dan gelen CHP adayı Ahmet Kaya ve ekip arkadaşları Ali Yazıcı ve Özgür Eyüboğlu ile birlikte yola çıktık. Özgür, benim köylüm.. Yaylada dede evlerimiz yan yana... Artvin, âdeta ayağa kalkmıştı. Biz şehre girdiğimizde, dağların üzerinde meyilli arazilere kurulu bu şirin şehrin insanları, yokuşları tırmana tırmana miting meydanına akın ediyordu.. Artvin, üniversite sınavlarındaki şifreyi çözmesi ile gündeme gelmişti. Nitekim pankartlardan birinde, “Şifresini Artvin çözdü, maskesini sen indir”diye yazıyordu.
Artvin de Ardahan gibi küçülen illerimizden.. Nitekim, “İstikrar sürsün, Türkiye büyüsün” sloganına karşı, “İstikrar sürsün, gemicik yürüsün” diyorlar. Bir kadın, “meralarımız satılıyor” diye haykırıyordu.
Kılıçdaroğlu, “Çay-Kur özelleştirilmeyecek, çay ithalatına, kaçak çaya izin vermeyeceğiz, tümünü imha edeceğiz” diye net vaatlerde bulundu. “Artvin’i bir turizm merkezi yapacağız” dedi. Mitinge Türkiye Gençlik Birliği’ne mensup gençler de destek verdi. Kılıçdaroğlu, bu sözleri Rize’de de tekrarladı. Kılıçdaroğlu, “Demokraside ikinci kurtuluş savaşını başlatacağız. Bağımsız bir ülke olabilmenin yolu ekonomik bağımsızlıktır. Bizim milliyetçilik anlayışımızın gereği budur” dedi ve orman köylülerine, halen kullanmakta oldukları arazilerin, başkasına satmamak şartıyla bedelsiz verileceği vaadini tekrarladı. Halk “Heslere hayır” diye slogan attı.
Trabzon’a girdikten sonra Gürsel Tekin CHP Of ilçe teşkilatına uğradı, burada yaptığı sohbet toplantısında “Bir iktidar değişikliği görünüyor. Bu seçimde 1989 seçimi gibi büyük sürprizler olacak” dedi ve İstanbul’da belediye meclis üyesi iken, AKP’nin cami yeri diye ayırdığı arazileri imara açma girişimleri sırasında kullandığı, “Yarın hepiniz Cuma namazına Allah’ın evine gideceksiniz. Burada ise Allah’ın evini satıyorsunuz. Allah hepinizin belasını versin” sözlerini hatırlattı.
Ahmet Kaya ise az sonra yola koyulduğumuzda, Kars’ta bir devlet memurunun kendisine “AKP iktidarından önce dışarıda içer, evde ibadet ederdik. AKP iktidarı ile birlikte dışarıda ibadet ediyor, evde içiyoruz” dediğini anlattı.

***

Kılıçdaroğlu Bayburt’ta, Erdoğan için “Amerika’ya hizmet ediyor” diyerek bugüne kadar girmediği konulara girdi ve Cüneyt Zapsu’nun Amerikalılara söylediği “Bu adamı deliğe süpürmeyin, kullanın” sözlerini hatırlatarak “İşte kullanıyorlar” dedi. Ben halkın arasındaydım. Yaşlı bir adam, yanındaki arkadaşına, “Amma okkalı konuşuyor bu adam. Ama bizim millet yine inanmaz” dedi.
Kılıçdaroğlu Rize ve Gümüşhane’de de “okkalı” konuşmalar yaptı.