"Abla sana inandık"
MHP'de bir tarihe tanıklık ediyoruz. Partinin kitlesel anlamdaki dönüşüm ve değişim sürecinde 8 Nisan belki de en önemli dönüm noktası oldu. 12. Sulh hukuk mahkemesinin 548 delegenin imzasını kabul ederek, kurultay toplansın demesi MHP'deki taşları yerinden oynattı.
Yandaş medyada, iktidar kanadında akıl almaz bir algı operasyonu başlatıldı. Buna çok kısa bir süre sonra MHP Genel Merkez yönetimi de dahil olunca tartışmalar giderek farklı bir boyuta taşındı.
Genel merkez artık doğrudan bel altı vurmaya başladı. Yani kural dışı, etik ihlalleri içeren bir şekilde hareket ediliyor. Hedefte ise tek bir isim var, Meral Akşener...
Tarafsız bir gözle bakıldığında, son derece utanç verici söylemler, ağızlar kullanıyor. Bunu yapan kişilerin uzun yıllar MHP'nin üst yönetiminde söz hakkı sahibi olması, milyonlarca ülkücünün oyunu alarak vekillik yapması, temsil makamında bulunması başlı başına bir tartışma konusu…
İşte bu kaotik ortamda genel başkan adaylarından Meral Akşener'in Söğüt ve Bursa ziyaretlerini yerinde gözlemledik. Genel merkezden ve iktidar yanlısı medya organlarından çıkan mesajlar Akşener ve çevresini birbirine adeta kenetlemiş durumda. Özellikle genel merkezin kullandığı dil MHP'ye uzun yıllar hizmet etmiş, desteklemiş, oy vermiş kitlede derin bir kırgınlık ve rahatsızlık oluşturuyor. Genel merkezi temsil eden kişilerin söylemleri büyük eleştiri konusu olurken, Akşener "kesinlikle onların seviyesine inmeyeceğim" mesajı veriyor.
***
Söğüt, tarihi öneme sahip Osmanlı'nın kuruluş noktalarından birisi… MHP için de her zaman gerek coğrafi, gerek tarihi yönüyle sembol kentlerin başında gelir…
Söğüt'e geldiğimizde, coşkunun ötesinden bir heyecan gözlemledik. Bu heyecan, ülkenin adeta yeniden teslim alınacağını anlatan bir heyecandı.
Genci, yaşlısı, kadını, erkeği toplumun her kesiminden insan Akşener'e destek olmaya koşmuş… Hiç kimse de "Bana yardımcı ol, beyim işsiz, çocuğum aç" diye talepte bulunmuyordu. Vatandaşlardan "Abla sana inandık, bu ülkeyi ancak sen kurtarırsın" temennilerini çok sık işittik.
Kısacası siyasetin de boyut değiştirdiği bir ortama şahit olduk. Çünkü Türk siyasetinde, klasik politika gezilerinde vatandaşlara sarılan liderlerin suni pozları, sıkıntıları olan vatandaşın verdiği mektubun hemen yerine getirilmesi gibi, kurgulanmış tiyatrolara şahit olunurdu.
Söğüt'te bunların hiçbirisi yoktu… İnanmış, kenetlenmiş ve hiçbir ayrım yapmadan Türkiye'nin kurtuluşu için çabalayan, emek vermek isteyen insanları gördük. Bu son derece önemli bir değişim sinyali…
Alandaki üniversiteli gençlerin sayısı da bir hayli fazlaydı… Meral Akşener'in fotoğraflarıyla süslenmiş onlarca otobüsü gören vatandaş "Sanki genel başkan adayı değil de Başbakan geliyor" sözleri birçok şeyi özetliyor aslında.
***
Akşener, insanlarla konuşmaktan, gülmekten, duygulanmaktan sakınmayan bir isim… Vatandaşlar da bunun farkında olarak ona dokunmak, bir şeyler anlatmak istiyor. Akşener hiç kimseyi kırmadan uzaktan seslenenlere bile sesiyle, yetmezse eliyle işaret ederek, gönüllerini alıyor… MHP'de alışık olmadığımız görüntüler bunlar…
MHP'nin Bursa il teşkilatı Meral Akşener'e açık desteklerini belli ediyor. İl yöneticileri karşılamada ve organizasyonda çok etkindiler. Hepsinde de ortak ve benzer bir heyecan vardı "iktidar olacağız"…