ABD ve İngiltere’nin Müslüman Kardeşler’i!
Mısır’da Amerikan destekli Müslüman Kardeşler Örgütü adayı Mursi’nin seçimi yüzde 52 ile aldığı haberlerinden sonra diğer aday Şefik de yüzde 51.5 ile kendisinin kazandığını bildirdi. Resmi sonuçlar açıklanmadan, Müslüman Kardeşler taraftarları Tahrir Meydanı’nda eyleme başladı. ABD ise askeri yönetimin, Cumhurbaşkanı’nın yetkilerini kısma girişimini hiç hoş karşılamadığını açıkladı. Belki de Mısır, Ukrayna’daki gibi bir süreçten geçecek. Belki de kan dökülecek..
Aslında Müslüman Kardeşler Örgütü’nün gerçek durumunu, diğer örgütlerle birlikte, ABD’de başkan aday adayı olan LaRouche, 21 Haziran 2001 tarihinde, ABD’nin devlet sekreteri Madeleine Albright’a sunduğu memorandumda açıklamış ve Mısır’ın Müslüman Kardeşler ve El Cihad, Filistin’in Hamas, Cezayir’in İslam Ordusu, Türkiye’nin PKK ve Sri Lanka’nın Tamil örgütlerinin Londra’da merkezleri bulunduğunu belirterek ABD’nin listesinde bulunan toplam 30 örgütün 6’sının Londra’daki faaliyetlerinden ve İngiltere bağlantılı eylemlerinden örnekler vermişti. LaRouche, ABD tarafından listesi çıkarılan 30 örgütten 16’sına İngiltere’nin askeri eğitim veya lojistik destek verdiğini belirtmişti.
***
Yazar Tevfik Bir, 2 Kasım 2010’da “Dünya, Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek yönetiminin yıkılışına, Orta Doğu’nun arabulucu ülkesi Mısır Devleti’nin karıştığına ve orada El Kaide’nin kardeşi ‘Müslüman Kardeşler’ örgütünün iktidara çıkışına şahit olacaktır. ABD ve müttefikleri de ileriki yıllarda, Genişletilmiş BOP kapsamında, El Kaide’nin organik kardeşi Müslüman Kardeşler iktidarının yöneteceği, vaat edilmiş toprakların bir kısmını içinde barındıran Mısır’a, demokrasi ve insan hakları götürmekten şeref duyacaklardır! Irak’taki gibi” diye yazmıştı.
29 Nisan 2005 tarihinde “İstanbul’da Kadife Devrim Toplantısı!” başlıklı yazı ile Arap Baharı’nın nasıl tezgâhlandığını 5-6 yıl öncesinden haber vermiştik:
30 Nisan-1 Mayıs 2005 günlerinde, Topkapı’daki Eresin Otel’de “Uluslararası İslam Dünyası Sivil Toplum Örgütleri Toplantısı” düzenlenmişti. Toplantıyı görünürde “Türkiye Gönüllü Teşekküller Vakfı” düzenlemişti. Arap basını ise toplantıyı, aslında “Türk Dışişleri Bakanlığı Büyük Orta Doğu Projesi Genel Koordinatörü” Ömür Orhun’un düzenlediğini belirtiyor ve bu konudaki bilgileri Amerikan basınına dayandırıyordu.
Arap basını, toplantıya, İslam ülkelerinde ABD ve ABD tarafından fonlanan sivil toplum kuruluşlarının davet edildiğini duyurmuştu.
Al-Nil adlı Mısır gazetesinde yazan Abdullah Hasan Mustafa, toplantının, Ukrayna, Gürcistan ve Kırgızistan’da hayata geçirilen Soros darbelerinin bir devamı niteliğinde olduğunu belirtmişti.
El Küdüs El Erabi adlı gazete ise Mısır ve Suriye’deki Müslüman Kardeşler Örgütü ve sivil toplum kuruluşları için ABD’nin 1.1 milyar dolar kaynak ayırdığını ve bu örgütleri kullanarak Arap ülkelerinde darbeler hazırladığını, para ile ilgili haberlerin USA News gazetesinden alındığını da yazmıştı.
***
Tunus ve Mısır’daki olaylar başladığı zaman, “Yugoslavya Modeli” kitabının yazarı Teoman Alili şöyle yazmıştı:
“Hangi devrim dalgası? Mısır’da devrim mi oluyor, yoksa ’Kendimize AKP’yi örnek alıyoruz’ diyen Müslüman Kardeşler mi iktidar oluyor? Sırbistan, Ukrayna ve Gürcistan’da faaliyet gösteren Soros Çocukları. Otpor’un amblemlerini taşıyan 6 Nisan örgütü mü halk devrimi yapıyor? Ne yani AKP bir halk devrimi miydi, Yugoslavya’nın parçalanması bir halk devrimi miydi, Ukrayna’nın NATO’ya bağlanması projesi, Gürcistan’ın parçalanması bir halk devrimi mi?”
***
Diğer taraftan Rus Politolog Stanislav Tarasov, “Türkiye, Suriye’de bir an önce demokratik reformların uygulanmasında ısrar ediyor. Fakat reformların uygulanmasına başlanırsa Kürtler muhakkak kendilerine özerkliğin tanınmasını isteyecekler” demişti. Suriye’de neler olduğunu ise Suriye Dışişleri Bakan Yardımcısı Dr. Faysal Miktat, sorum üzerine, “El Kaide Örgütü, liderleri El Zevahiri’nin ağzından Suriye’de bulunduklarını ve eylemleri desteklediklerini açıklamıştır. Yine Müslüman Kardeşler Örgütü eylemlerin içindedir. Ağırlıklı olarak silahlar Irak’tan, Lübnan’dan, Ürdün’den ve kısmen de Türkiye’den geliyor” diye açıklamıştı..
Görüldüğü gibi Müslüman Kardeşler, şimdi ABD ve İngiltere’nin kardeşidir, Müslümanların değil.