82 milyon nasıl bütünleşir?

82 milyonla bütünleşmenin ön koşulu nedir? Bunun yolu, siyasi mensubiyetleri devre dışı bırakarak bütün milleti AKP-MHP çizgisi ekseninde toplamak mıdır?

Varsayalım öyledir.

Birlik, bütünlük içinde olması gereken insanları buna ikna etmeniz gerekmez mi?

Evet gerekir.

Madem öyle, bir taraftan Çubuklu saldırganı Osman'ı, öte taraftan liderine sevgi besleyen CHP'li seçmeni neden karşı karşıya getiriyorsunuz? İnsanlar, parti mensubiyetlerini, kimliklerini, sosyal grup bilinçlerini bir kenara koyarak, karşı siyaset gruplarıyla bütünleşemez ki..

İktidar merkezi şu cümleyi çok kuruyor: "Kandil'le iş birliği içinde olan CHP.."

İktidar merkezi bunda samimi ise ve 82 milyonu sahiden ortak paydada buluşturacaksa, bu iş birliğini varsayımın ötesinde somutlaştırması gerekir.

İYİ partililere de CHP'lilere de "bakın kardeşim söylediklerimiz yüzde yüz doğru. İşte belgeleri. İşte bunların ihaneti" diyerek tartışılmayacak biçimde açık ve net belgelerle gerçekliği ortaya koymalı ki, insanlar, parti mensubiyetlerinin ötesine geçip ülke meselesine yoğunlaşarak topyekûn iktidarın arkasında dursun.

"Bunlar Kandil'den emir alıyorlar" demek ve "işte bakın HDP aday göstermedi. CHP adaylarını destekledi" tarzında düz akıl yürütmekle ne CHP'nin ve ne de İYİ Parti'nin Kandil'le iş birliği somutlaşmış olmaz. Sadece iddia edilmiş, propaganda yapılmış olur.

Klasik mantıkla doğru görülen şeylerin sembolik mantıkla yanlışlarını ortaya koymak da mümkündür. Mesela buradan Cumhur İttifakı'nın siyasi enerjisini, iktidarda kalma sürecinin siyasi gerekçesini, Kandil'in belirlediğini ileri sürmek de mümkündür.

Varsayalım Kandil yok oldu.

Yine varsayalım, Şehitler hiç gelmiyor.

Şimdi söyler misiniz? İktidar bloku geçtiğimiz ve önceki seçimlerde halkı ne ile korkutup da oy alacaktı? Hangi argümana yaslanacak da milletten oy isteyecek?

Kandil yok oldu mu, elinde halkı kendisine yönlendirecek siyasi malzeme kalmıyor.

Öyle ise?

Öyle ise düşmanımın varlığı benim varlığımın garantisi gibi bir durum ortaya çıkıyor ki, bu durumda "aslında Kandil'den kim besleniyor" diye akıllı birinin sorması gerekir.

İşte şu saldırgan Osman'ı saldırıya geçiren şey şehitlerin varlığıdır. Şehitler olmasaydı, Osman'ın da saldırmak için hiç bir gerekçesi kalmayacaktı. Dolayısı ile saldırmayacaktı. Osman saldırmayacaksa, İktidar merkezi de savunacak eleman bulamamış olacaktı.

Demek ki neymiş?

Şehit cenazelerinin varlığı siyaset yapanların bir kısmı için hem Kılıçdaroğlu'na saldırının meşrulaştırma gerekçesi ve hem de seçim yarışının önemli bir propaganda aracı olmuş oluyor.

Demek ki neymiş? Düz mantıkla doğru sanılan önermeler, ters mantıkla yanlış oluyormuş..

Tekrar soruyoruz: Millî bütünlük mü istiyorsunuz? Öyle ise bunun gereğini yapmanız lazım.

"Gereği nedir" derseniz…

Yasalara, yasanın istediği gibi uymakla işe başlayabilirsiniz.

Komitacı siyasetten, rakibinin varlığını ülke için gerekli gören ve her bir rakip partiyi, demokrasinin halkın önüne koyduğu iktidar seçeneği olarak kabullecek siyaset aklını devreye sokabilirsiniz.

Yapmazsanız?..

Ülkeye zarar vermeye devam edersiniz ve size inanmamız da mümkün olmaz..

Yazarın Diğer Yazıları