101. yılda Atatürk ve hainler!..
Görünen düşman tehlikeli değildir aslında!..
İnsanı sırtından hançerleyen düşman da kendi zavallılığının cenderesinde çırpınan bir paçavradır...
Peki ya içimizdeki asıl düşmanlara bakınca, bugünlerde hangi gerçekler öne çıkıyor?..
Mustafa Kemal Atatürk'ün yaşama veda ettiği 1938'den bu yana tarih yalnızca Büyük Önder'i her açıdan haklı çıkartmadı, Türkiye Cumhuriyeti'nin "ilelebet payidar" olma mücadelesinde Gazi'nin attığı temelin ne kadar sağlam olduğunu da kanıtladı...
İşte bu haklılık cumhuriyeti bugünlere getirirken, yalnızca dışarıda ya da sinsi pusularda yatan düşmanlar değil, en çok içimizdeki hainler saldırdı Atatürk'e...
İki gün sonra 19 Mayıs 1919'un 101. yılına gireceğiz ama salyalı hainler durmuyor...
Siyasetin de rejimi sarstığı bir ortamda; ne 1919'a, ne 23 Nisan 1920'ye ne de 29 Ekim 1923'e saygısı var o içimizdeki düşmanların...
Çünkü Gazi'nin yaşadığı dönemde Atatürk'e, hilafeti kaldıran güce, cumhuriyete ve laikliğe öfkeli hainlerin torunlarıdır 1919'un 101. yılında işbaşında olanlar...
İktidarın yerel yönetimlerinden konferans- panel adı altında nemalanan zavallılardır onlar!..
AKP yöneticileriyle çektirdikleri fotoğrafları sosyal medyada paylaşarak, bir yandan devlet arkamızda mesajı veren, diğer yandan da devleti kuran Atatürk'e pervasızca saldıran düşmanlardır işte o içimizdeki hainler!..
Adlarıyla kirletmeyelim bu satırları, herkes tanıyor onları;
Fesliler, bölücüler- gericiler, akitler, tezcanlılar, kirli kanlılar ve zavallılar!!!
Devletin savcıları her platformda milleti galeyana getirmeye çalışan bu provokatörleri ısrarla seyrediyor!!!
Toplum baskısı ile savcının önüne çıkan sakallı bir kışkırtıcı ise Atatürk'e ettiği küfürleri mahkeme masasında yalayarak bir şekilde ikiyüzlülüğünü gösterse de, ortalıkta zırvalamaya devam ediyor...
Düşmanlara asıl "kapak!.."
Peki; bu saptamaları niçin yaptık?..
AKP iktidarı Bandırma Vapuru'nun Samsun'a hareketinin 100. yılını geçen yılın ne yazık ki çok sönük kutladı... Bu yıl ise etkinlikler Corona virüsünün gazabına uğradı...
Ancak 19 Mayıs 1919 Atatürk'ün Kurtuluş Savaşı'nı başlattığı muhteşem bir günü ifade ederken, içimizdeki hainlerin anlamadığı bu dönemeç Atatürk'ü dünya genelinde halen en etkili ve en karizmatik lider olarak tarih sayfalarında tutmaya devam ediyor...
Dünya genelindeki onlarca ülkede Atatürk'ün yüzlerce heykeli ve anıtıyla adının yer aldığı bulvarlar ve parklar var...
İçimizdeki hainler ısrarla Atatürk'e saldırırken, Almanya'da yayımlanan History Life dergisinin "En büyük devrimciler" başlıklı son sayısının kapağında yer almış Atatürk...
Büyük Önder'in kalpaklı fotoğrafının yeraldığı dergide, Gazi için "Modern Türkiye'nin babası" denilmiş...
Lenin, Che Guevara, Gandi, Emmeline Pankhurst, Maximilien Robespierre, Mao ve Rosa Luxemburg'un da yer aldığı dergide, "Kimi insan hakları için mücadele etti, kimi de ülkesini ideolojileri ile değiştirmek amacıyla mücadelesini sürdürdü. Milyonlarca insanın kaderini etkilediler" saptamasına yer verilmiş...
Atatürk'ün 19 Mayıs 1919'da başlattığı Aydınlanma yolculuğunun 101 yıl sonra Almanya'daki bir derginin kapağında yankı bulması sadece uluslararası basının yaptığı haklı bir saptama değil, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti'nin etkisinin halen Atatürk üzerinden yansımasının da büyük bir kanıtıdır...
Evet; Alman tarih dergisi sadece Atatürk'ü kapak yapmamış, Atatürk'e saldıran alçaklara da bir güzel kapak yapmış!.. Anlayana tabii!..