Ziya Hoca; Skandal büyük rezalet oldu
Devleti yönetmek, depreme, sele, yangına karşı önlemler almak, yasaları eksiksiz uygulamak milletin can ve mal güvenliğini sağlamak iktidarların, "olmazsa olmaz" görevleridir. "Bir musibet, bin nasihat" derler atalarımız…
İzmir Seferihisar depreminde her biri kahraman olan kurtarma ekiplerinin saatlerce çoğu zaman elleri ile enkazdan bir can çıkarma çabaları, televizyonların muhabirlerinin saatlerce kesintisiz yayın yapmalarını Seferihisar''da duygulanarak bütün gece uyumadan izledik.
15 yaşındaki Günay, 62 yaşındaki Helim, 53 yaşındaki Fadime, 16 yaşındaki İnci, 18 yaşındaki Buse, 22 yaşındaki Erol, 28 yaşındaki Malik, 62 yaşındaki Emine ve diğerleri kurtuldukça çok sevindik…
Can kaybı arttıkça çok üzüldük…
Değerli okurlarım,
30 Ekim Cuma saat 15.00''e geliyor merhum Mesut Yılmaz yazımı yetiştirmeye çalışıyordum.
Seferihisar''da olan eşim aradı, yazım bitince arayayım diye meşgule aldım.
Tekrar arayınca çok heyecanlı çok endişeli bir şekilde, "Deprem oldu, çok büyük 7''den fazladır. Çok korktum ama iyiyim, ev yıkılmadı ama hasar var mı bilmiyorum" dedi.
Aman sakın eve girme ben yanına geliyorum dedim, büyük panik yaşadım.
Muhabirlere, "İzmir''de deprem" diye bağırdım.
Az sonra haber siteleri ve haber televizyonları da 6,6 / 6,9 şiddetinde diye Seferihisar depremini duyurmaya başladılar.
Sürekli kullandığım Pegasus''un tek uçağı doluydu.
THY - Anadolu Jet''in 20.10 İzmir uçağına biletimi aldım.
Pegasus biletini yaz boyu 130 - 140 lira hatta bazen da ucuza aldığımdan şaşırmadım desem yalan olur ama bilet parası düşünecek halim yok ki…
Özdere''de oturan Mehmet Fidan kardeşim sağ olsun havaalanında karşıladı ve "İzmir''den yazlıklara müthiş akın var" dedi. Fırın ve marketlerde ekmek kalmamıştı.
O gece sabaha kadar uyuyamadık ve haber kanallarını izledik.
Ağırlıklı olarak subaylar tarafından kurulan 169 ev bulunan Haritacılar Sahil Sitesi''ndeki evimizi 1987 yılında almıştık ki, Allah''a şükür sitedeki evlerde en ufak bir hasar olmadı.
Haritacılar Yapı Kooperatifi kurucuları öyle sağlam evler yapmışlar ki, "Deprem öldürmez, bina öldürür" sözünün ne kadar gerçek olduğunu yaşayarak öğrendik ve dua ettik:
Mekanları Cennet ruhları şad olsun…
Değerli okurlarım,
Dün sosyal medyadan bir Tweet gördüm ki Anadolu Jet''in bu fiyatını, "Deprem fırsatçılığı" diye eleştiriyor.
Anadolu Jet''in normal bilet fiyatı bakın neymiş:
Tam 129 lira kazık… Yazık çok yazık…
İzmir''e akın akın özel uçakları ile giden bakanlara ve münhasıran Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu''na soruyorum;
- Bu nasıl ticari ahlaksızlık?
- Bu nasıl fırsatçılık?
- Bu nasıl vicdansızlık?
Değerli okurlarım,
Milli Eğitim bakanı Ziya Selçuk İzmir''de okulları bir hafta kapattı ve deprem bölgesine Cumartesi akşamı gitti?
Dün basın danışmanı Ubeydullah Yener''e sordum. Okullarda yıkım ve ağır hasar olmadığını söyledi.
Seferihisar depremi üzerine 25 Ağustos 2019 tarihli, "Milli Eğitim''de büyük skandal" başlıklı yazımı hatırladım.
Yazımdaki iki skandalı hatırlatayım:
- Temel eğitim genel müdürlüğüne bağlı, okul öncesi, ilkokul ve ortaokul olmak üzere "Yapı Kullanma İzin Belgesi" olmayan yaklaşık 150 okuldan 75''ine öğretmen ve kadro atanarak 9 Eylül 2019''da "açılış onayı" verildi.
- 14 Şubat 2018 tarihinde "81 il 81 Kızılay Anaokulu Projesi" kapsamında yapımı tamamlanan bir okulu Sivas, Suşehri ilçesinde dönemin başbakanı Binali ve eşi Semiha Yıldırım açtı. Okula Yıldırım''ın Çanakkale''de şehit olan dedesi Kemal Yıldırım''ın adı verildi.
- Bu okulun, Yapı Kullanım İzin Belgesini bir kenara bırakın inşaat yapı ruhsatı dahi yoktu.
Değerli okurlarım,
Depreme dayanıksız binalarda okullar eğitim verirken;
- İnşaat Yapı Ruhsatı ve Yapı Kullanım İzin Belgesi gibi hayati ve hukuken zorunlu iki belge olmadan yeni okullar eğitime açıldı.
Bakan Selçuk yazım üzerine davet etti.
Dedim ki;
"Hocam, Allah korusun bir deprem olur bu okullarda öğretmen ve öğrenciler hayatlarını kaybederse ne bu koltukta oturabilir ne de vicdanen huzur içinde yaşarsınız.
Lütfen bürokratların bahanelerine bakmayın, siz benim dostumsunuz ve bu işin siyasi sorumlusu da sizsiniz "
Ziya Hoca gereğini yapacağını söyledi…
Ama heyhat…
Değerli okurlarım,
Dün Milli Eğitim Bakanlığı yetkililerini arayarak bu konuda bir gelişme var mı diye sordum.
Millî Eğitim Bakanlığı 22 Kasım 2019 tarihinde yani yazımdan 3 ay sonra 30956 sayılı Resmi Gazetede; "Millî Eğitim Bakanlığı Kurum Açma, Kapatma ve Ad Verme Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik" yayınladı, onu okur musunuz?" dediler.
Okudum ve rezaleti gördüm çünkü:
Okullar bundan sonra, "Yapı Kullanım İzin Belgesi" istenmeden eğitime açılacak.
Bitmedi;
Okulların iskana uygun olup olmayacağı bakın nasıl kararlaştırılacak:
"Valilikçe görevlendirilen en az iki maarif müfettişi veya iki şube müdürü ya da bir maarif müfettişi ile bir şube müdürü tarafından yerinde yapılan incelemeye dair rapor ile…"
Mühendislere, teknik denetimlere hiç gerek yok demek…
Yuh ki yuh…
Skandal, rezalete yasa dışılığa dönüştü…
Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Ziya Selçuk''u;
- Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan''a,
- Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum''a,
- Öğrenci velilerine
- Öğrencilere
- Muhalefet partilerine şikayet ediyorum.
Ziya Hoca,
İmar Yasası''nda iskâna açılacak tüm binalar için, "Yapı Kullanım İzin Belgesi" şartı var.
- Yönetmelik ile yasa hükmü değiştirilir yasa çiğnenir mi?
- Bu nasıl vicdansızlık?