Yüksek güvenlikli kaçış tüneli

Kulağımızın pası silindi!.. Yıllardır hasret kalmıştık; “Cezaevinden, tünel kazarak, kaçtılar” haberlerine..
Bingöl M Tipi Cezaevi’nden 18 PKK’lı hükümlüyü tünel kazarak kaçırttılar.
“Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumu” ndan..
Usta’nın paketinin açılmasını bekleyemediler. Patlattılar işi. Gerisi de gelir herhalde!..
Ne olacak şimdi?
Resmi beyanatlara bakarsanız “bölge güvenlik çemberine alınmış”..
Paket patlamasın diye bölgede asker kışlasından çıkamıyor. Nokta olarak belirlenen PKK’lı teröristlere Sayın Valiler onay vermediği için operasyon yapılamıyor.
Firari mahkumlar, “kazmalar elimizde, uzun ip belimizde biz gideriz ormana” diye türkü çığıra çığıra kışlanın önünde geçseler bile bizimkiler alkış tutar..
Başka da ne yapabilirler ki?..
Aman pakete zeval gelmesin!..
Gün gelecek hasretle(!) beklediğimiz; “Öcalan İmralı’dan tünel kazarak kaçtı” haberini okuyacağımızdan eminim.
Orası da “yüksek güvenlikli” değil mi?
İmralı’da deniz varmış!..
Olsun..
Bursa değil yerse pazarı...

Piknik Polisi

TSK İç Hizmet Kanunu 35’inci maddesinin değiştirilmesinin iktidar mensuplarını kesmediğini kulislerde sık sık duyuyordum. “35’inci maddeyi değiştirdik ama öyle kanunlarda öyle şeyler karşımıza çıkıyor ki ayıklama ile bitmez” diyorlardı.
Usta’nın paketinden, askerle ilgili yeni düzenlemeler olacak haberleri sıkça servis edilmeye başlandı.
Bakarsanız;
“JANDARMA, KIR POLİSİ OLUYOR: Jandarma Genel Komutanlığı Genelkurmay Başkanlığı’na bağlı olmayacak. İçişleri Bakanlığı bünyesinde Emniyet Genel Müdürlüğü ile eşitlenmesi düşünülen jandarma, kolluk hizmeti sunan sivil bir yapıya dönüşüyor.
ASKERİ OKUL MÜFREDATI SİLBAŞTAN: Askeri okulların müfredatı düzenlenecek. Müfredatın militer unsurlardan temizlenerek demokratik değerlerle donatılması isteniyor.
DARBE MADDELERİ TEMİZLENİYOR: İç Hizmet Kanunu 35’inci maddenin değiştirilmesinin ardından darbelerle özdeşleşen yasalar kaldırılacak. Bu çerçevede TSK İç Hizmetler Kanunu ve İç Hizmetler Yönetmeliği’nde bazı değişiklikler yapılacak” deniyor.
Jandarmanın lağv edilmesi uzun süredir iktidarın gündemindeydi. Bildiğim; Gezi’den sonra Usta’nın havasının değiştiği yönündeydi. Usta, Başbakanlık merkez binası ve evine yönelik olası baskın girişimlerinden Jandarma sayesinde kurtulunca, İstanbul’daki bazı hassas bölgelere de Güneydoğu’da görev yapan Jandarma Komutanlığı birliklerinden kaydırmalar yapmıştı. Askeri kulislerde, “Gezi’den sonra AKP’nin Jandarma üzerinde yaptığı planlardan vazgeçtiği” konuşuluyordu. Gazete havadislerine bakarsak; Usta yine fikir değiştirmiş, Jandarmayı mangalcılardan sorumlu piknik polisi yapacak herhalde!..
Bu arada, AKP kulislerinde Usta’nın paketinden Genelkurmay Başkanlığı’nın Milli Savunma Bakanlığı’na bağlanması ile ilgili düzenlemenin çıkacağı da yoğun olarak konuşuluyor.

Bozkır’ın Tezenesi’ne haksızlık

Büyük halk ozanı Neşet Ertaş ölümünün 1’inci yıldönümünde anılıyor. Bozkır’ın Tezenesi’ne 28 Eylül Cumartesi günü memleketi Kırşehir’de Tayyip Erdoğan’ın da katılacağı bir tören düzenlenecek. 30 Eylül paket programından önce iyi bir halkla ilişkiler çalışması fırsatı daha yarattı Erdoğan.
Usta, assolist olarak sahne alacak Kırşehir’de. Orhan Gencebay, İbrahim Tatlıses, Ahmet Özhan ve Bedia Akartürk ile birlikte Goğül Dağı’nı söyleyecekler.
Neşet’in ruhunu incitecekler, kemiklerini sızlatacaklar..
Süleyman Demirel’in verdiği Devlet sanatçısı unvanını “Ben, Halk’ın sanatçısıyım” diye reddeden Neşet’i öbür dünyada da rahat ettirmeyecekler.
Eğer imkan olup da; Neşet tiyatroyu görüp bir mezarından doğrulabilseydi, “Ben AKP’nin de sanatçısı değilim” diyerek sazını hepsinin kafasına geçirirdi..

Yazarın Diğer Yazıları