Yılmaz Özdil de bana hak verdi
Resmi ve dini bayramlarda, 10 Kasım''da yazı yazmak bana her günden fazla keyif ve huzur veriyor. Bu güzel, anlamlı ve önemli günlerde okurlarımla birlikte olmak hatta yıllık izinlerimde bile ara vermeden yazmak sizlere ve mesleğime olan saygımdan kaynaklanıyor.
Gazeteci yazmalı, gerçekleri, doğruları, bilinmeyenleri, saklananları, yolsuzlukları, haksızlıkları, hırsızlıkları, Atatürk ilke ve devrimlerine yapılan ihanetleri, Demokrasi yerine Monokrasi getirilmek istenmesini, parlamenter rejim yerine getirilen tek adam rejiminin iflasını, geleceğimizin teminatı olan gençlerimizin sorunlarını yazmalı…
Değerli okurlarım,
Medya için Türkiye''de neden "4. Kuvvet" deniyor?
Çünkü Yasama, Yürütme ve Yargının kuvvetler ayrımı ortadan kaldırıldı. Ve birbirini denetleyen demokrasinin bu üç önemli gücü tek bir kişinin iradesi altına geçti.
Görev özgür medyaya ve özgür gazetecilere düştü…
Görevimiz;
- Atatürk ilke ve inkılaplarını korumak,
- Vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğüne sahip çıkmak,
- İhanet içinde olan vatan hainlerini ortaya çıkarmak,
- Yargının siyasi kararlarını eleştirmek,
- Yasaların demokrasiye uygun çıkarılmasını sağlamak,
- "Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir" ilkesine sahip çıkmak,
- Gazeteciliğin yasal ve etik mesleki değerlerine uygun eleştiri yapmak,
- İnsanlarımızın kişisel hak ve menfaatlerini korumak,
- Hangi parti olursa olsun, iktidarların hatalarını eleştirmek,
Ve demokratik, laik, sosyal ve hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti Devletinin "İlelebet Payidar" olması için görev yapmaktır.
Değerli okurlarım,
Erken seçim konusunu ısrarla yazıyorum. Gerekçeleri ve nedenlerini ayrıntılı değerlendiriyorum ama sanırım benden başka ne muhalefet ne de gazeteciler bu konuyu gündeme getirmiyorlar.
Koalisyon ortakları AKP ve MHP her ne kadar "erken seçim yok" diyorlarsa da, onların hedeflerinde "baskın" şeklinde erken seçim olduğuna ilişkin veriler tek tek ortaya çıkıyor.
- Pandemi döneminde vatandaşa "hibe" yerine verilen cüzi de olsa krediler,
- AKP iktidarına ve hatta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile damadı Berat Albayrak''ın ekonomi yönetiminin güven vermemesi nedeniyle Türk ekonomisi yabancı finans kuruluşlarından makul faizli dış kredi bulamıyor.
- Hazine''nin tam takır, kuru bakır haline gelmesi, Merkez Bankası''nın savaş bütçesinin dahi kullanılması,
- Tefecilerden alınan yüksek faizli dış borçların faizlerinin ve anaparalarının geri ödenmesindeki zorluklar,
- Gelecek ve DEVA partilerinin teşkilatlarını kurarak AKP''den giderek daha büyük seçmen kitlesini koparmalarını engellemek amacı,
- Ayasofya''yı cami yapma,
- Bazı vergilerde KDV indirimleri,
- Sosyal medyanın etkisini ortadan kaldırma yasası,
- CHP''li belediyelerin vatandaşa yardımlarının engellenmesi,
Erken seçim için AKP iktidarının attığı adımlardır.
Değerli okurlarım,
Star grubunda beraber de çalıştığım değerli ve özgür köşe yazarı kardeşim Yılmaz Özdil, Bizim TV''de Lale Özan Arslan''ın konuğu oldu.
Özdil''in önemli açıklamaları özetle şöyle:
- 2023 yılındaki seçimi AKP kaybedecek. Bana sorarsanız bu Pazar günü sandık konulsa seçim olsa bu Pazar günkü seçimi de AKP kaybedecek.
- İktidarın yıpranmışlığı ve çözüm bulamaması AKP''yi hızlı bir şekilde eritiyor.
- Cumhurbaşkanı diyor ki ''seçim 2023''te'' ama hangi gün ne kadar ötelerse seçimi AKP o kadar oy kaybedecek.
- Bana sorarsanız hemen bu Pazar seçim yapılmasında fayda var. Zararın neresinden dönerseniz kâr… Çünkü sorunlarımız AKP iktidarında iyileşmeyecek ağırlaşacak.
- AKP''nin Türkiye''yi yönetme kabiliyeti kalmadı.
- Bunu AKP''liler üzülsün kızsın diye söylemiyorum bu bir gerçek.
- Bunu ne kadar uzatırsa topluma o kadar büyük zararı olacak.
- Belediye seçimlerinde gördük. Türkiye''nin etkili bütün büyükşehirleri, AKP''nin elinden çıktı.
- AKP yerelde artık muhalefet…"
Bu cümlelerin benzerlerini ben de defalarca yazdım.
Yılmaz Özdil''in "erken seçim" ve AKP iktidarının çökmesi gibi konularında bana hak veren görüşleri gösteriyor ki Erdoğan''ın tek adam rejimi artık iflas etti.
Erdoğan ve Devlet Bahçeli kafa kafaya verip "erken seçim" takvimi konusunda kararlarını vermelidir.
Erdoğan kabinesinin 2023''e kadar Türkiye''ye vereceği zarar göz önüne alınırsa, Devlet Bey''in tek başına "erken seçim" kararı açıklaması da sürpriz olmaz…
Değerli okurlarım,
Demem o ki bayramlar mutluluktur, güzelliktir, hoşgörüdür, kucaklaşmadır, birbirini anlama ve saygı, sevgi gösterme günleridir.
Tek amacımız var:
Büyük Türk devletinin batılı standartlarda, çağdaş ülkeler seviyesine çıkarılması, milletin sorunlarına çözüm bulunması ve dosdoğru yönetilmesidir…