Türkiye’de yabancı şirket olmanın her zaman avantajı vardır. Kafana göre davranırsın. Keyif senin keyfindir.
Bu keyfilik Türkiye’de faaliyet gösteren bir çok şirkette maalesef var.
Keyif yabancı şirketin, fatura ise Türk vatandaşının.
GSM sektöründe de maalesef böyle.
Avea yıllar önce sınırsız diye bir tarife çıkarttı. Aslında sınırsız filan değildi 10 bin dakika her yöne görüşmeyi belirli bir ücrete taahhüt ediyordu. Sınırsız diyerek halkı aldatmasını bir kenara bırakın onbinlerce abone elde ettikten sonra, sınırsız abonelerine bir SMS göndererek “çok kullandınız güvenimizi suistimal ettiniz” diyerek paketleri iptal etti.
Kimse sesini bile çıkartamadı.
Ne devlet ne hükümet.
Neden?
Çünkü Avea yabancı bir şirketti. Yabancı sermayeyi ürkütmemek lazım.
Aradan yıllar geçti. Devlet GSM sektörüne biraz da disiplin getirdi.
Ama yabancı kökenli şirketler yine bildiklerini okumaya devam ediyor.
Buyrun Vodefone.. Kırmızının dayanılmaz cazibesi. Son dönemde reklamlarında bol keseden tarifeler sunuyor.
Bir okuyucum da bu kırmızının cazibesine kapılıp hattını Vodafone’ye taşıyor.
Reklamlarında numara taşıma halinde 19 TL’de 500 dakika, her ay için de 50 dakika fazladan vermeyi taahhüt ediyor.
Güzel bir tarife. Bir Vodafone bayisine gidip numarasını taşıyor. 19 TL’yik tarifeye imza atıyor. Numara taşınıyor hat aktif oluyor. Ancak fark ediyor ki, kendisininden kesilen 19 TL değil 25 TL. Hemen Vodafone’nin numarasını arıyor. Onu karşılayan makina uyarıyor. Bu konuşmandan para alıyorum haberin olsun.
6 liranın değil de haksızlığın peşine düşen abone olsun diyor. Görüşmeye devam ediyor. Sonra müşteri temsilcisi çıkıyor.
Evet Vodafone bayisi senin tarifeyi yanlış yapmış diyor.
O zaman düzeltin yanıtına “Buradan olmaz! Hangi bayiden yaptıysanız ona gideceksiniz o yapacak.”
İyi de kardeşim bu devlet bürokrasisi mi? Sonuçta bayi de senin işlemini yapıyor. Madem yanlışlığı gördün o zaman düzelt. Düzeltmiyor.
Abone 6 liranın peşine düşüp 4 lira daha yol parası harcayıp hattını taşımak için müracaat ettiği bayiye gider. Bayi bakar. Evet yanlış yapılmış. Ama yanlışı yapan kendileri değil Vodafone olduğunu söyler. Bunun için tekrar Vodafone ile görüşmesi gerektiğini söyler. 6 liralık alacak neredeyse kan davasına dönüşür ve abone bir kez daha Vodafone’yi arar.
Görüşmenin paralı olacağı uyarısını bir kez daha kabul eder ve müşteri temsilcisine derdini anlatır. Müşteri temsilcisi kayıt açar ve şikayetinin 72 saat içinde sonuçlanacağını söyler.
Niye 72 saat? Bilen yok! Ortada yanlış bir işlem var mı yok mu? Varsa anında düzelt 6 liralık yanlış için neden 72 saat?
Çaresiz beklenir 72 saat ama Vodafone’den yanıt yine yok.
Abone öfkelenir. Avukata gider. Avukat, “Tüketici hakem heyetine başvur” der. 6 liralık alacak bir yıllık ücrete tekabül eder neredeyse .
Benim bu ve diğer abonelere tek bir önerim var. O da hiç bir şey yapmamaları. Çünkü Vodafone yabancı bir şirket. Devletin bile kızmadığına senin kızmaya ne hakkın var?
Buradan sadece Vodefone’nin yetkililerine bir soru sormak istiyorum.
Bu aboneye yaptığınızı İngiltere veya Almanya’da yapabiliyor musunuz?
