Vatan Yahut Silistre...
Günümüzde "Osmancılık" yapanların kaç tanesi internete girmeden "Silistre"nin nerede olduğunu bilir mi? Romence "Darstor" adındaki Silistre bugün Bulgaristan-Romanya sınırındaki kadim Tük şehridir. Tuna kıyısındadır. üstelik 1699''dan itibaren yenilginin, geri çekilmenin kader haline geldiği Osmanlı Ordusu, Kırım Savaşı''ndan sonra 1854''de çekile çekile Silistre''ye kadar gelmiştir. 41 gün süren kuşatmadan sonra Rus ordusu Silistre''den çekilir. Namık Kemal''in direnişi ve vatan kavramını anlattığı Silistre işte burasıdır. 1840''da Tekirdağ''da doğan Namık Kemal uzun sürgün ve hapis yıllarından sonra Sakız Adasında 1888''de öldüğünde Selanik''de doğan Mustafa henüz 7 yaşındadır. Ve Kemal ek isminin de Namık Kemal''den dolayı öğretmeni tarafından verildiğini Andrew Mango ünlü eseri "Modern Türkiye''nin Kurucusu" adlı eserinde yazmıştır. Namık Kemal ismi Türkçüler, Türk Milliyetçileri arasında bugünde yaşatılmaktadır. Kültür Bakanlığı ve Başbakan Yardımcılıklarında bulunan değerli büyüyüm Namık Kemal Zeybek''in ismi de direnişin sembolü vatan şairi Namık Kemal''den esimlenmiştir. 1877''deki Plevne Savunmasını da yaşayan Namık Kemal, ünlü "Tuna Nehri Marşı"nı sürgünlerde, hapislerde terennüm etmiş, 1912-1913 de yaşanan Balkan Bozgununu görmeden 1888''de 48 yaşında hayata veda ederken gözleri açık gitmiştir. Bir nevi "Vatan"ı, adının verildiği Mustafa Kemal ve arkadaşlarına emanet edip, yüzlerce yıllık iz bırakarak çekip; onuru ile gitmiştir.
"Vatan, bize kılıcımızın ekmediğidir" tesbitinde bulunan Namık Kemal için "Vatan" hamasi nutuklarla anı kurtarma vasıtası değildir. Ve; "Vatan sevgisinden maksat toprağa değil, O''nun üstünde yaşayan insanlara duyulan sevgidir" der. İnsana sevgi...
İstiklal Harbini kazanarak genç Türkiye Cumhuriyetini kuranların "Fikir Babası" olan Namık Kemal, okuma yazma oranı nüfusun yüzde birine tekabül eden imparatorluk bakiyesinin millet olma şuurunun işaret fişeğidir. "Ulus-Devlet" yapısının harcını karan "Adam"dır. İktidarların yöneticilerine çok ilginç tavsiyeleri vardır.
"Zihin fukara olunca akıl ukala olurmuş" sözleri ile kıfayetsiz muhterislere ders verir.
"Kimsenin lütfuna olma tadip,
Bedeli cevher-i hürriyettir"
Dizeleri ile de; Minnet duygusunun zamanla bağımsızlığına boyunduruk getireceğine dikkat çeker. Sadece şair, gazeteci değil felsefe adamıdır Namık Kemal... Siyasilere de seslenir. "İnsan ne söylediğini bilmeli fakat her bildiğini söylememelidir" nasihatında bulunur.
Namık Kemal''in deryasında fikir hayatının namusu olduğu kadar, değişim ve gelişim izlerine de rastlarız. Lafı, sözü eğirip, bükmeden açıkça ifade eder. Ayna tutar yüzümüze. Kuru kuruya kendisini "Muhafazakar" ilan edenlere de mesajı vardır. "Bazen fikirlerini de değiştirmelisin. Çünkü sen fikirlerinin kölesi değil, sahibisin" der.
Kendi adıma çalışma masamın üzerinde demirbaştır Namık Kemal''in: "Hokkamı dilenci çanağı, kalemimi iktidar değneği yapmayacağım" sözleri...
Ey genç gazeteci adayı! Namık Kemal''in bu sözlerindeki derinliğinin hesabını iyi yapın. Kimileri tarihe geçer kimisi çöpe atılır.... Çöpe...
Bir mesaj da edebiyat ve tarih öğrencilerine, yüksek lisans ve doktora talebelerine... Namık Kemal''in günümüze "İz düşümleri"ni inceleyin!
Mustafa Kemal''in askerleri, Namık Kemal''i anladığınız gün; Zafer size daha yakın olacak!