Var mı iktidar yandaşına yan bakan?

Yandaş gazeteci ile özgür gazeteci farkı bulmanız için iki farklı saldırıyı değerlendirelim.

15 Ocak 2021''de evimin önünde aracımdan torba alırken 3 genç haince arkamdan saldırıp boynuma odun ile vurdular.

Pazar arabası ile kendimi savununca ödlekler erkekçe kavgaya tutuşmadan arkalarına bakmadan kaçtılar.

O sırada onları getiren arabayı fark ettim.

Cep telefonumla fotoğrafını çekmeye çalışırken son sürat öldürmek kastı ile aracı üzerime sürdü.

Kenara kaçmasam ezip öldürecekti ki, sağ kalçamdan çarptı ve yere yuvarladım.

Aynı gün sabah aynı Ülkü Ocakları''ndan başka bir grup da Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ''a silahlı saldırı yapıp hayati tehlike olacak şekilde başına demir çubukla vurarak yaraladı.

Bu alçakça saldırıların birinci nedeni;

- Beni daha önce verdiği tam sayfa ilanla hedef gösteren MHP genel Başkanı Devlet Bahçeli''dir.

İkinci nedeni;

- Özdağ''ın Bahçeli''yi kendi sözleri ile eleştirmesi ve benim de bu görüşü köşe yazımda yayınlamamdır.

50 yılı aşkın süredir fiilen çalışarak meslek hayatı boyunca özgür olan 70 yaşındaki biri gazeteciye sözde ülkücü ve milliyetçi gençlerin saldırtılması MHP için de Bahçeli için de yüz karasıdır.

Peki,

Saatler içinde yakalanan her iki saldırı olayının faillerine ne oldu?

- Tutuksuz yargılanmaları için serbest bırakıldılar.

Adliye''de sadece birkaç saat kaldılar.

Yargılama 7-8 ayda bir devam ediyor…

Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekili Alparslan Tufan bu iki saldırı olayından sonra sosyal medyadan MHP''lilerin saldırısına uğradı.

Haziran 2022 kararnamesi ile tenzili rütbe yapılarak Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı''na atandı.

Şimdi gelelim Pazar günü TV100''de "Gündeme Dair" programına konuk olan Demokrat Parti (DP) Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt ile gazeteci Latif Şimşek arasında canlı yayındaki tartışma sonrası yaşanan saldırıya.

Gerginlik üzerine yayına ara verilince Enginyurt ile birlikte TV''ye gelen Emrah Topal gazeteci Şimşek''e birisi arkasından olmak üzere 2 yumruk attı.

Topal yakalandı, mahkemeye çıkarıldı ve hemen tutuklandı.

Öncelikle mesleğe başladığı günden beri tanıdığım Latif kardeşine geçmiş olsun diyor, gazetecilere fikirleri ne olursa olsun yapılan fiili ve sözlü saldırıları şiddetle ve nefretle kınıyorum.

Hem Şimşek hem de Enginyurt ile konuştum.

Şimşek özetle şunları söyledi;

- "25 yıldır tanıştığımız siyasetçiyle yaşadık. Bu bir akıl tutulmasıdır.

- Yayına ara verilince stüdyo bir anda karıştı. O arada Cemal Enginyurt''un adamları girmişler stüdyoya.

- Ben Cemal Enginyurt ile tartışırken biri beni sandalyeye oturttu. Sonra Cemal Enginyurt üzerime gelmeye başlayınca tekrar ayağa kalktım.

- O sırada arkamdan yumruk geldi, döndüğüm anda da kendimi korumak için kolumu kaldırdım. Sonra bir kez daha vurduğu görülüyor görüntülerde.

- Cemal Enginyurt''un işaretiyle saldırmış olabileceğini düşünüyorum."

Enginyurt ise özetle şöyle söyledi:

- "KPSS sorularının çalınması, Cem Evleri''ne düzenlenen saldırıların ve Balıklı Rum hastanesi yangının 6''lı masa ve terör örgütü tarafından organize edildiği'' gibi ağır tahrik edici beyan, ima ve iftiralara ilaveten son olarak ''polis ve devlet düşmanı'' suçlamaları karşısında milletvekili ve taşıdığım siyasi sorumluluğun gereği olarak tepki gösterdim.

Kesinlikle planlı bir olay yok. Olsa stüdyoda kameralar önünde mi yapılır?

- Bu yaşananlar için Türk milletinden ve mesleğini layıkıyla yerine getiren basın camiasından özür diliyorum.

- Bir daha asla bu seviyesiz iftiracılarla yayına çıkmam. Bu bana ders olsun…"

Özgür gazeteci olarak her iki tarafından görüşlerini dile getirdim ki yandaş medya tek taraflı olarak Şimşek''in açıklamalarına yer verdi.

Şimdi gelelim olay sonrası yaşanan yargı kararına.

Bana ve Şimşek''e yapılan saldırılardan sonra alınan 2 ayrı yargı kararının farkında mısınız?

- AKP yanlısı gazeteciye saldıran tutuklu…

- Özgür gazeteciye saldıranlar tutuksuz…

Öldürmek, yaralamak amacıyla aracını silah olarak kullanan MHP''nin koruma kalkanı altındaki saldırgan elini kolunu sallayarak gülerek adliyeden çıkartılıyor.

- 2 yumruk atan tutuklu,

- Araç ile ölümcül saldıran tutuksuz…

Aynı ülkü ocaklarının elemanları olmalarına rağmen Selçuk Özdağ ve benim soruşturmalarımı Süleyman Soylu''nun polisi 2 ayrı olay gibi "organize - örgütlü suç" vasfı kazanmaması için ayrı ayrı yürütüyor.

Ve 2 ayrı dava açılıyor ki son iki duruşmada Özdağ dosyası ile "birleştirme" talebimize karar vermek isteyen hakimin yazılı talebine rağmen Özdağ mahkemesi dosyayı göndermiyor.

Hey Adalet Bakanı ,hey savcı, hey hakim sesimi duyuyor musunuz?

Hey vatandaş;

- İktidarın medyası, iktidarın yargısı nedir görüyor musunuz?

Bu nasıl çifte standart?

Bu nasıl hukuk?

Bu nasıl adalet?

Utanıyor musunuz? Utanmıyor musunuz?

Hey basın meslek kuruluşları hala tepkisiz, duyarsız, ilgisiz kalmaya devam edecek misiniz?

Yazarın Diğer Yazıları