“Türkiye’nin millet olarak yapısı” ne demek?
Tayyip Erdoğan, Türkiye-Hollanda maçını izlemek için gittiği Berlin'den İstanbul'a dönerken, uçak ehli gazetecilere, Merih Demiral’a bozkurt işareti yapmasından dolayı ceza verilmesiyle ilgili açıklamalar yaptı.
Erdoğan, “Batı'nın bugüne kadar zihniyet itibarıyla bize yaklaşımı hiçbir zaman değişmemiştir. Batı aynı zihniyetiyle devam etmiştir ve aynı şekilde de devam etmektedir. Merih Demiral’a verdikleri ceza, adeta ilk andan itibaren kararı verilmiş olan bir ceza. Ben Kazakistan'dan dönüşte uçak söyleşimizde de ifade etmiştim. Eğer olay bozkurt işaretini cezalandırmaksa Almanlarda kartal var, kartalı cezalandırıyor musunuz? Yok. Fransızlarda horoz var, ‘Niye horozlanıyorsun’ diyerek kalkıp da Fransızları cezalandırıyor musunuz? Yok. Fakat Türkiye'de o golün ve arka arkaya atılan gollerin heyecanı içerisinde bizim efsanelerimizde yer alan bozkurt işaretini yapan Merih’e verilen bu ceza, Merih’in şahsına değildir. Aslında Türkiye'nin millet olarak yapısına dönük verilmiş olan bir cezadır. Bunun en güzel karşılığı da aslında bu maçtan bizim galip olarak çıkmamız olacaktı.” dedi.
***
Erdoğan’ın 2010 yılında Devlet Bahçeli’ye cevap verirken, “Ben bozkurtlarla dolaşmıyorum. Eşrefi mahlûkat olan insanlarla dolaşıyorum” dediğini hatırlatanlar var... Benim üzerinde durmak istediğim konu ise Erdoğan’ın “Türkiye’nin millet olarak yapısına dönük” diye belirsiz bir kavram kullanmasıdır!
Nedir, Türkiye’nin millet olarak yapısı? UEFA, bozkurt işretine yani Türklüğü temsil eden bir sembole ceza veriyor da Erdoğan’ın bizzat kendisi ne yapıyor? “Milletin çeşitliliğini yansıtan yeni bir anayasa hedefliyoruz” demiyor mu? “Ne mutlu Türk’üm diyene” sözünü dağlardan ve ordu karargâhlarından sildiren kendisi veya AKP iktidarı değil mi? “Ne mutlu Türk’üm diyene sözünü dağlara taşlara yazdılar. Bu ilkelliktir ve aşılacaktır” diyen kişi, Abdullah Gül değil mi?”
İlkokullardan “Andımız”ın kaldırılması konusunda da Erdoğan, gerekçe olarak “Çünkü bu metin bu ülkede, ezanı Türkçe okumak, okutmak isteyenlerin eseridir. Bu bir. Metne baktığın zaman, bu metin içerik itibarıyla bu milletin kendisini, bu milletin kültür, medeniyet anlayışını ortaya koyan bir metin değil. Bizim andımız İstiklal Marşımızdır ve İstiklal Marşımızla beraber yolumuza devam ediyoruz. İstiklal Marşımızdan daha güzel, güçlü bir ant olabilir mi? Yok. Ama bunlar işte böyle çıkarmışlar, her şeyi birbirine karıştıran saçma sapan bir şeyle gençliği yönlendirmenin gayretinde. Kimse Türklüğünü inkâr etmiyor ki? Ama Türkçülük yapmıyor. Mesele burada. Ben Türk’üm ama Türkçü değilim. Eğer böyle yaparsak kendi değerlerimizle, dinimiz İslam ile çatışırız. İslam ırkçılığı reddediyor, ırkı reddetmiyor.” dememiş miydi?
***
Bunlar bir tarafa, esas olarak Erdoğan, milleti çeşitlendirmek ve çeşitlenmiş millete yeni Anayasa yapmak için Suriyelileri, Afgan ordusunun askerlerini ve Afrikalıları ülkeye doldurmadı mı?
Baba Bush’un başdanışmanı Bernard Lewis, 1996 yılında, 6 Ocak günü, İstanbul Yapı Kredi Plaza'da verdiği "Orta Doğu'nun çok yönlü kimliği üzerine" konulu konferansta "Ulus, halk, devlet, millet, milliyet" gibi kavramların anlamının, ülkeden ülkeye, toplumdan topluma, zamandan zamana değişebildiğini anlatmış ve sözü bir Orta Doğu kimliği oluşturulmasına getirmişti. Lewis'in gösterdiği haritada Orta Doğu kimliği oluşturulabilecek ülkeler olarak, Türkiye, Suriye, Lübnan, Irak, İsrail, Ürdün, Suudi Arabistan, Yemen, Körfez ülkeleri ve Mısır'ın esas alındığı görülmüştü!
Erdoğan’ın Türkiye’de yapmaya çalıştığı da bu değil mi?
***
UEFA’nın bozkurt işaretine ceza vermesi, ırkçılık yaptıklarını gösterir. Cumhuriyet’in temeli olan Türk kimliğini zayıflatmak ve dil ve kültüre dayalı Türk Milleti anlayışının yerine dine dayalı bir millet anlayışı getirmeye çalışmak ne demek oluyor?
“Türkiye’nin millet olarak yapısı”nı yani Türk Milleti anlayışını ortadan kaldırmaya çabalamak değil mi?