Başbakan Tayyip Erdoğan, ABD gezisinde yine Yahudi lobisiyle ve Türkiye düşmanı bazı liderlerle kapalı kapılar ardında görüşmeler yaptı. Bu millet ne konuşulduğunu, ne sözler verildiğini yine bilmiyor. Bu gezide bana göre skandal açıklamalar da yapıldı ama nedense başbakanın yanında seyahat eden gazeteciler ya atladılar ya da görmezden gelerek destek verdiler. Zaten izleyen gazetecilerin yüzde doksan dokuzu ABD sempatizanı. Başbakan Erdoğan çoğunluğu Yahudi olan ve dünyanın efendilerinin merkezi olan CFR’de (Council on Foreign Relations / Dış İlişkiler Konseyi) konuştu. ABD’nin Irak’tan çekileceği palavrasını ciddiye alan bazı gazeteciler çekilme ile ilgili sorular sordular. TV’de verilen ve gazetede yazan cevapta Erdoğan “ABD’nin bizden talebi olursa (Türkiye üzerinden askerleri çekmek vs.) ön koşulsuz taleplerini karşılarız” şeklinde bir cevap verdi. Bu cevap anayasanın 92. maddesine aykırıdır. Böyle bir geçiş için TBMM’den izin alınması gerekiyor. Başbakan Erdoğan kime ve neye güvenerek sözler veriyor? Ciddi ve demokrasiye inanan bir devlet adamı böyle konuşur mu? Erdoğan 2003 yılında da gittiği ABD’de kapalı kapılar ardında 4. Tümen’in Irak’a geçirileceğinin sözünü vermiş ve on binlerce asker dalgalı denizde aylarca bekletilmişti. Tezkere geçmeyince ABD, verdiği sözü tutamayan Tayyip Erdoğan ve partisi AKP’yi cezalandıracağına, Türkiye’yi ve Türk milletini cezalandırdı, cezalandırmaya da devam ediyor. Şimdi Erdoğan yine tutamayacağı sözler verir ve bunun gereğini yapamazsa sorumlusu Türk milleti mi olacak? Bu arada Erdoğan’ın Ulu Önder için söylediği
( Happened / Atatürk yaşandı bitti..) sözü de işbirlikçi medya tarafından irdelenmedi ve örtüldü. Atatürk ilke ve inkılaplarının anayasadan çıkartılmak istenmesinin kendince gerekçesini de açıklamış oldu. Bölücülükten yargılanan ve ceza alarak hapis yatan Tayyip Erdoğan yine gerçek düşüncelerini ortaya koydu. “Değiştim” diyor ama ağzından çıkanlar hiç yenilir yutulur gibi değil.
Kafama takılan bir başka komiklik de Şırnak’ta yaşanan katliamla ilgili açıklamada dikkatimi çekti. Başbakan Erdoğan PKK’lılar tarafından öldürülen 13 vatandaşımız ile ilgili olarak “Bunlar PKK’nın son çırpınışları, hak ettikleri cevabı alacaklar” dedi. Breh breh breh!.. Bu kadar da olmaz. Eminim PKK çok korkmuştur. Başbakan milletle kafa mı buluyor anlayamadım? Sayın Erdoğan’a bu traji-komik ve PKK’yı bile güldüren açıklamaların artık koktuğunu, milletin yemediğini birilerinin artık hatırlatması gerekiyor. TSK,nın PKK ve destekçilerine hak ettikleri cevabı vermesini engelleyen AKP değil mi? TSK’ya sınır ötesi operasyon yetkisi vermeyen ve bilumum numaralarla, oyunlarla, açıklamalarla sulandırıp engelleyen AKP değil mi? Polisin kat be kat yetkisini arttıran ama PKK ile dağlarda mücadele eden, milletin canını malını ve vatanı koruyan jandarmanın yetkisini gece yarısı yasaları ile azaltan AKP değil mi? Şırnak’ta 13 vatandaşımızı hunharca öldüren çocuk katillerinin peşine düşmek için bile Mehmetçiğin kaymakamdan, kaymakamın validen, Vali’nin de İçişleri Bakanı’ndan izin alması gerekiyor.
Yani teröriste operasyon yapılmasını engellemek için açık belaltı vuruşları. Bu yasayı da çıkartan AKP değil mi? Değerli okurlar daha
fazla yazamayacağım çünkü tansiyonum yükseldi ve midem bulanıyor.
