Türkiye Amerika'ya yaltaklansın..!
Amerika'nın Ankara Büyükelçisi olarak 2008-2010 yılları arasında görev yapan James Jeffrey, Türkiye Amerika ilişkilerinin düzelmesi için "Bize yaltaklansanız, özgürlükçüymüş gibi davransanız böyle olmayacak" dedi.
Hürriyet Gazetesinden usta gazeteci yazar Cansu Çamlıbel ile yaptığı söyleşide eski Büyükelçi Jeffrey Amerika'nın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı neden sevmediğini şu sözlerle anlattı:
"Erdoğan gibi yüzümüze karşı çatışmacı bir üslup tercih ediyorsanız insanlar size sempatiyle bakmayacaktır. Suudlar, Mısırlılar -lisanımı maruz görün- her koşulda bize yaltaklanıyor. F-16'ları, müttefiklik ilişkilerini falan düşünerek bizimle aynı değerleri paylaşıyormuş gibi yapıyorlar. Erdoğan ise bizimle çatışıyor, çelişkilerimizi yüzümüze vuruyor, dostumuz olmaya çalışmıyor. Ondan daha otoriter liderler ise dostumuzmuş gibi poz yapmakta beis görmüyor. Çok yakın zamana kadar Putin bile böyle davranıyordu. Erdoğan Washington'da bu yüzden sevilmiyor."
İşte Hürriyet'in de başlığa çıkarmadığı bu önemli ve muhteşem söyleşinin özü; Türkiye ile Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı ilgilendiren bu sözlerdir.
Türkiye Cumhuriyeti'nden ve Cumhurbaşkanı'ndan "yaltaklanma" beklemek ancak hayal olur.
Amerika'nın özellikle PYD ya da diğer adıyla YPD ile iş birliği yapmasına Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Türkiye her fırsatta tepki gösteriyor.
Bu haklı tepkiyi umursamayan Amerika'ya terörist örgütlere verdiği destek için teşekkür mü etmeliyiz?
Jeffrey, Amerika'nın Erdoğan'a bakış açısını şöyle özetledi:
"Obama mesela... İslamcı ama demokratik bir lider olarak Erdoğan'dan yüksek beklentileri vardı. Oysa Erdoğan, tanıdığım bütün liderlerden daha fazla Batı değerleriyle çatışıyor, Batı'nın çelişkilerini yüzüne vuruyor. Oyunu kuralına göre oynamıyor yani. Sisi'ye bakın. Sert bir tutumu olsa da oyunu oynuyor... Evet Erdoğan'a karşı ön yargılar da darbe teşebbüsüne verilen tepkilerde rol oynadı. Özgürlükçü değerlerden ve demokrasiden bahsettiğimizde Türkler -özellikle de Erdoğan- yalan söylediğimizi düşünüyor. Türkler böyle tepki verince de Washington'da kimse Erdoğan'ın haklı olabileceğini teslim etmiyor."
Söylem ve demeçlerinde genellikle diplomatik bir dil kullanan diplomatlardan bu görüşleri almak meslektaşımız Cansu Çamlıbel'in başarısıdır. Kutluyorum.