Zamanın birinde ayyaş bir adam köyün imamına gitmiş ve günahlarını anlatmaya başlamış.
-İmam efendi ben çok içki içiyorum.
-Sorun değil Allah affeder.
-İmam efendi ben hırsızlık yapıyorum.
-Sorun değil yavrum Allah affeder..
Adam da imamın bu söylediklerinden sonra gazını alamamış, “Nasıl olsa Allah affeder” diye, köye dönüp daha çok içki içmiş ve hırsızlığı daha çok alışkanlık haline getirmiş.
Köylüler buna tepki göstererek, “Utanmıyormusun bunları yapmaya” deyince de, “Valla kafama göre bir imam buldum, her şeyi yapıyorum. Nasıl olsa Allah affeder” demiş.
İşte bizim Türkiye’deki bankalar da böyle bir şey.
Yıllardır mahkeme kararlarına rağmen kart aidatı alırlar, 2 metre ötedeki şubeye havale yapmaya taksi parasından çok masraf alırlar, çalışmayan hesaptan dahi hesap işletim ücreti alırlar, dünyada bir eşi benzeri dahi olmayan dosya masrafı adı altında ücret alırlar. Dahası bunlar yetmemiş gibi bankacılık hizmet geliri adı altında bir yöntemle vatandaşın hesabından her ay 50-10 lira tırtıklarlar ama maalesef hükümet tıpkı o imam gibi bankalara “korkma devlet affeder” diyor.
Burada devlet kim?
Tabii ki BDDK. Yani, Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurulu.
Başında benim vergilerimle oturan ve benim hakkımı korumakla mükellef Mukim Öztekin var. Bu başkanın ağzından daha bir kez vatandaşın lehine bir sözü duymadığımız gibi, onun meşhur bir lahmacun benzetmesi her zaman karşımıza çıkayır.
BDDK Başkanı bankaların kart aidatı ile ilgili “Her hizmetin bir bedeli var, lahmacunu Bodrum’da 50 liraya yiyorsunuz ama, 2 liraya lahmacun da var. Önemli olan ürünün bedelini bilmek” sözleri tepki çeken kişidir. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın aylardır “Bankalara çeki düzen vereceğiz” söylemleriyle duyurduğu ve tüketici derneklerinin görüşünü aldığı yasa tasarısında son dakikada değişiklik yapılarak, bu konuda tek yetkiliyi BDDK olarak ilan etti. Yani vatandaşın hakkını artık yasalar değil BDDK koruyacak.
Sanayi Bakanlığı’nın aylardır kamuoyuna gösterdiği yasa tasarısı yalan oldu. Yeni yasa ile birlikte tüketicinin bireysel itiraz yolları da kapanmış oldu.
Her fırsatta faiz lobisine çatan hükümet, bankalar söz konusu olunca maalesef faiz lobisine teslim olmuştur.
Bu son dakika değişikliği bankaları çok rahatlattı. Tıpkı sarhoşun, “Nasıl olsa Allah affeder” düşüncesi gibi, “Nasıl olsa devlet affeder” düşüncesiyle bundan sonra bankalar soygunu daha rahat ve daha alenen yapacaktır. Çünkü sırtlarını dayadıkları bir yasa ve kendilerini koruyan bir BDDK var.
O kurumun başında ise vatandaşın hakkını araması gerekirken Bodrum’daki 50 TL’lik lahmacunu örnek veren bir isim var.
Mukim Öztekin
Sayın BDDK Başkanı,
Sizin o bahsettiğiniz 50 TL’lik lahmacunu maalesef Türkiye’de sadece 200-300 kişi yiyor. Türkiye 70 milyonluk bir ülke. Ve bu ülkede insanlar 2 TL’lik lahmacunu bile yemek için zorlanıyorlar. Siz bankaların avukatı değilsiniz. Size o koltukta oturmanız için maaşınızı, tüyü bitmemiş yetimin bile hakkı olan bu vatandaş ödüyor. Haftalardır ben dahil tüm basın, kredili mevduat hesaplarından tıpkı vergiymiş gibi gösterilen BHG yani bankacılık hizmet geliri adı altında hırsızlık yapıldığını yazıp durduk. Tek bir kelime bile olsa, çıkıp bir şey söylemediniz. Bu şartlar altında Meclis tüketicinin hakkını koruma görevini size verdi.
Sözün bittiği yerdeyiz. Size söylenecek tek bir şey var o da, yeni görevinizde başarılar dilemek.
