Toroslar’da Harvard var mı?..
Ele verir talkını kendi yutar salkımı..
Dinime söven bari Müslüman olsa..
Artık bu deyişlerden hangisine cuk oturursa ona siz karar verin..
Başbakan Recep Erdoğan, Salı günü AKP Meclis grup toplantısında, “Yavrularımız dağlara kaçırılırken terör örgütüyle el ele olan BDP ve HDP’nin başındakiler, milletvekilleri ve belediye başkanlarının çocukları ABD’de, Avrupa’da eğitim alıyorlar veya turistik seyahat yapıyorlar” dedi...
O zaman, Erdoğan’ın çocuklarının kısa eğitim geçmişlerine göz atalım..
Ahmet Burak Erdoğan; Bilgi Üniversitesi’nde eğitim gördükten sonra İngiltere’de Londra’da burslu ekonomi eğitimi aldı.
Necmettin Bilal Erdoğan; Yüksek öğretim için ABD’ye gitti. Harvard Üniversitesi’ne devam edip kamu yönetimi alanında lisans yaptı.
Esra Erdoğan Albayrak; ABD’de İndiana Üniversitesi’nnde okudu. 2003 yılında mezun oldu. Ardından California’da Berkeley Üniversitesi’nde lisansüstü eğitim aldı.
Sümeyye Erdoğan; 2002 yılında girdiği üniversite sınavını kazanamayınca eğitimine ABD’de devam etti. Burslu olarak İndiana Üniversitesi’nde sosyoloji ve siyaset alanında lisans eğitimi aldı. 2005 yılında burada eğitimini tamamladıktan sonra yüksek lisansını Londra Ekonomi Okulu’nda ekonomi alanında yaptı.
Yanlış anlamayın!.. HDP’lileri haklı çıkarmaya çalışmıyorum. Hele hele çocuklarımızın yurt dışında eğitim alıp kendilerini daha fazla yetiştirmelerine hiçbir zaman karşı olmadım, olmam da..
Burada her zamanki Recep Erdoğan iki yüzlülüğüne dikkat çekmek istiyorum..
Yurt dışında eğitim gören çocuklarının bursluluk dahil tartışmalarını da milletin unuttuğunu sanıyor..
Her zamanki gibi hepimize birden balık hafızalılar muamelesi çekiyor..
Türk milletinin çocukları, hainlerin baskınlarına kurşunlarına hedef olup oluk oluk kan verip toprağa düşüp şehit olurken, beyefendinin erkek çocukları yurt dışında imtiyazlı yardımlarla keyif sürüp eğitim yapıyordu. Sonra da yurda dönüp gemiciklerin sahipleri olup büyük şirketlerde CEO koltuklarında para sayıyorlardı. Ahmet Burak Erdoğan hastaneden temin edilen özel raporla askerlikten yırtıyordu.
Saltanatı için istismar ettiği, kandırdığı başörtülü kızlarımız üniversite kapılarında her ne pahasına olursa olsun mücadele verip kendi ülkelerinde tahsil yapmanın, insan haklarının mücadelesini yaparken onun kızları sessizce yurt dışına tüyüp prenseslik eğitimi alıyorlardı.
Şimdi dönüp bir daha bakın tabloya!..
Masum Kürtleri kandıran terör örgütü ve sivil uzantılarının aristokratları ile kendisinin arasında ne kadar fark var..
Başkanlık saltanatı için HDP ve PKK ile yaptığı danışıklı dövüşte her türlü aldatmayı millete kolayca yutturacağını sanıyor..
Her ne hikmetse!..
Yurt dışında okutulan çocukları bahane ederek, PKK’nın dağa kaçırdığı çocukları kurtarmak 2014 Mayıs ayında aklına geliverdi..
Terörist affına zemin hazırlamak için kurgulanan psikolojik alt yapı oluşturma tezgahında iki taraf da çok iyi rol yapıyor.
Recep Erdoğan ve soytarıları!..
Eğer gerçekten dağdaki çocukları kurtarmak istiyorsanız kafanızı bir iki dakikalığına Kandil’den çevirinde;
Toroslara, Köroğlu, Doğu Karadeniz, Canik, Yunt, Menteşe, Erciyes dağlarına, Kazdağlarına, Bozdağlara bakın..
Bırakın üniversiteyi, ilkokulda oturacak sıra bulamayan, öğretmen yüzü görmeyen, şans eseri ilköğretimi tamamladıktan sonra hangi yatılı liseye kapağı atıp babama yük olmadan lise okusam diyen çocuk ve gençlerin ızdırabına kulak verin..
Ezkaza buralarda liseyi bitirip, yurt dışında eğitimi hayal bile edemeden üniversite sınavına girebilen gençlerin başarı oranlarını önünüze bir koyuverin..
Bu çocukların büyük bir bölümünün ilk denemelerinde üniversite giriş sınavlarında dökülüp, bari askerliğimi erkenden yapıp köyüme döneyim, bir işin ucundan tutayım da erkenden iş-eş sahibi olayım gayesiyle terör bölgesinde hain ve kalleşlerin kurşunlarıyla şehit olduklarını geride binlerce ağlayan ana bıraktıklarını hatırlayın..
Bu çocuklar; sizinkiler, Amerikalarda, İngilterelerde krallar gibi okurken hatırlanması ve de analarının ağlamaması için illa terörist mi olsalardı?..
Toroslar’da Harvard vardı da bu çocuklar gitmedi mi?..