TFF'de olağanüstü halde, olağanüstü zarar…

ÖZELLİKLE ve öncelikle Merkez Hakem Kurulu (MHK) kaynaklı olumsuzlukların sebebiyet verdiği olağan üstü haller nedeni ile Türkiye Futbol Federasyonu''nu Başkanı Nihat Özdemir ve bazı üyeler istifa etmedi mi?

Etti!

Sonra da, "olağan üstü şartlar oluştu" denilerek erken kongre kararı alınmadı mı?

Alındı!

Daha iyi bir kadro oluşturulması için olağan üstü gayret gösterilmesi ve hiçbir yerden şaibesi olmayanların göreve talip olması, ya da oldurulması gerekmiyor muydu?

Gerekiyordu!

Peki; öyle mi yapıldı? Ya da yapılmaya çalışıldı.

Hayır!

Ne oldu?

Daha genel kurulda bulunma hakkı olan kuruluşlar ile oy kullanacakların görüşü bile alınmadan bir kişi çıktı. Veya çıkarıldı.

"Ben" dedi ve 200''ün üzerinde delegenin imzası ile demokrasi ile uzaktan yakından ilgisi bulunmayan sistemin tepesinden icazet aldığını da hissettirerek "Aday" olduğunu ilan etti.

Sanki ortada olağanüstü kaydı ile yapılacak bir kongre değil de, olağanüstü bir hal varmışçasına yangından mal kaçırırcasına icra edilmek istenen bir kongre ile Türkiye futbol alemi muhatap edilmek isteniyor.

Ama kim ne derse desin?

Türkiye''nin normal genel seçimlere olağanüstü bir halde gidileceği gerçeği de göz ardı edilmeden, TFF''nin erken seçimi, çok kimseye sormadan, tek kişiye sorularak yapılmaya kalkışılmasına öyle veya böyle susmayacaklar olduğu öncelikle Fenerbahçe Başkanı Ali Koç''un çıkışı ile anlaşılmıştır.

Ardından Kulüpler Birliği Vakfı ve Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu''nun toplantı sonrası yaşanan tepkileri biraz değil, epey yumuşatmaya çalışarak "Ortak bir aday etrafında toplanılamamıştır" diyerek yaptığı açıklama da bunu göstermiştir.

Aslında Kulüpler Birliği Vakfı ve de genel kurulda oy kullanacaklar, seçime birilerinin dışarıdan müdahil olmaya kalkmasına karşı çıkmalıdır.

Seçme ve seçilme haklarına dışarıdan müdahil olunmamasına izin vermeyeceklerini şimdiden daha yüksek sesle beyan etmelidirler. Bu hem insani, hem de demokrasi adına kutsal bir görevdir.

Kısacası aldığı kararlar ve yaptığı uygulamalar çok tartışıldığı için olağan üstü şartların boyunduruğunda kalan TFF''yi olağan hale getirmek için yapılacak olağanüstü kongre de görevi, sporun kurallarına ve adaletine bundan sonra da halel getirecek olağan dışı kişilere tevdi etmeye çalışmak, sorunu çözmek değil, daha karmaşık hale getirmektir.

Sanki bu ülkede adaletine ve spor ahlâkına halel gelmemiş, spor insanı işini ahlak ve liyakâtla, tarafsızlıkla yapacak adamlar yokmuşçasına, daha kötü hale getireceği aşikar olan tercihlere yönelmek Türkiye ve TFF''ye yapılacak en büyük ihanettir.

Yazarın Diğer Yazıları