Tetikçiler iş başında
TÜSİAD bir sivil toplum kuruluşudur... Parası da olduğu için 22 akademisyen ve uzmana “Anayasa değişikliği” hazırlatıyor. Bu çalışmayı açıklayan TÜSİAD İkinci Cumhuriyet taleplerine ve bölünme heveslilerine rahmet okutacak bir yaklaşım sergiledi.
Eşi TÜSİAD başkanı olarak, bölünmenin reçetelerini verirken, Cem Boyner de “İnsanların özgürlüğü ve mutluluğu ülkenin bölünmesinden önemlidir” diyor.
Ülke bölünürse insanlar daha mı mutlu olur? Türkiye devleti ve milletiyle bölünmez bütün olduğu sürece, güçlü Türkiye’dir. Devleti ve milletiyle bölünen bir ülke olursak, gücümüz kalır mı?
Türkiye de Orta Doğu ülkelerinde, diğer İslam ülkelerinde oynanan oyunlara açık ülke olmaz mı?
İslam ülkelerinin başına gelen bizim de başımıza gelmez mi?
Türkiye sömürüye peşkeş çekildi
Düşük kur, açık pazar olarak Türkiye ekonomik sömürüye peşkeş çekildi?
Bu peşkeşte birçok sanayici aramalı üretimini bıraktı. Düşük kurla ithalat yapıyor. Dış borç alıyor...
Bankalarını yabancıya sattı. Bunların ve bu nedenle ortaya çıkan cari açığın maliyetine bu toplum katlanıyor. Cari açığın sorunlarına çocuklarımız da katlanacak. Bu gibilerin ekonominin yabancıya tutsaklığına ortak olmak yetmedi mi? Şimdi de kendisi bölünmüş ve ordusu zayıflatılmış bir Türkiye neden isteniyor?
Boyner Türk milletine kızgın...
Kuyruk acısı var... Zira kendisi Can Paker, Etyen Mahçupyan, Kemal Derviş gibi isimlerle 1994 yılında “Yeni Demokrasi Hareketi” adıyla bir parti kurdu. Kurulduğundan itibaren medyadan büyük destek gören YDH bu ilgiye rağmen katıldığı 1995 Genel Seçimleri’nde büyük bir hezimete uğradı. Aldığı 133,889 oyla, %0.48’lik oy oranında kaldı. Bu başarısızlıktan sonra, parti 1997 yılında feshedildi.
Millet Cem Boyner’i reddetti
Milletin reddettiği Boyner, şimdi milleti dizayn ediyor?
Bu güne kadar seçime giren hiçbir siyasi parti bu kadar başarısız olmamıştı. Kendisini şiddetle reddedenlerin mutluluğunu istemek şimdi Boyner’e kaldı!
Aslında bunlara kimlerin talimat verdiğini Türk, Kürt hangi etnik kökene sahip olursa olsun, yüce Türk milleti iyi biliyor.
Boyner gibiler bire mal ettiklerini beşe, ona satarak Türk halkının sırtından spekülatif kârlar elde ediyor. Sonra da aynı milleti yeniden dizayn etmeye, ülke bütünlüğünü hiçe saymaya kalkıyorlar.
Hepsi planın parçaları
TÜSİAD’ın yaptığı da bir planın parçasıdır. Önce, Nevruz nedeniyle bir BDP milletvekili polise taşla karşılık verdi. Sonra başka bir BDP milletvekili polise tokat attı. Meclis Başkanı Şahin ve Başbakan Erdoğan olaya sert tepki gösterdi.
Ancak bu tepkilerin milleti aldatmak için yapıldığı açıktır. Çünkü Başbakan isterse, Meclis bu iki milletvekilin dokunulmazlığını hemen kaldırır.
Anayasanın 83’üncü maddesine göre, Meclis karar alırsa, bu iki milletvekili tutuklanır ve yargılanır.
Bireysel özgürlüğün en yüksek düzeyde olduğu ülke ABD’dir. ABD’de polise karşı gelmek çok büyük suçtur. Özgürlüğü bahane ederek devleti zayıflatmak yalnızca Türkiye’de oynanan bir oyundur.
Polis, millet adına, milletin oluşturduğu devletin polisidir. Polisin tokatlanması devleti zayıflatır.
TÜSİAD ve polise tokat atanlar
Bu başlangıçtan sonra, TÜSİAD ikinci aşamayı getiriyor.Anayasada yer alan laik devlet ve bölünmez devletin kaldırılmasını istiyor. Ordu’yu yeniden dizayn ediyor. Bu devlet ve bu devletin polisi olmazsa, TÜSİAD’çıları kim koruyacak?
Devlet milletten ayrı bir organizasyon değildir. Milletin oluşturduğu bir organizasyondur. Polise tokat atmak, millete karşı bir suçtur. AKP, TÜSİAD ve polise tokat atanlar sosyal dengeleri bozdu. Bu dengelerin bozulması, aynen deprem enerjisinde olduğu gibi negatif enerji birikimine neden oluyor.