Tayyip bey 13 şehide neden suskunsun?
Yapma Tayyip bey ne olur yapma! İçimiz acıyor, canımız yanıyor.
Ne oldu sana, bu kadar nasıl değiştin?
Sen değil miydin Mehmed Akif’in Çanakkale şiiri okunurken gözleri buğulanan?
Sen değil miydin Necip Fazıl’ın Sakaryası ile kendinden geçen?
Sen değil miydin mehteran kös vurduğunda tüyleri diken diken olan?
O sen bugün sende değil Tayyip bey, söyle ne oldu sana?
Taç giyen baş akıllanır derler.
Yoksa Çanakkale ve Sakarya destanlarına heyecanlanmak akılsızlık mıydı?
Eğer öyleyse biz hâlâ akılsız mıyız Tayyip bey!
Dün gece yatağa girdiğinde bu toprağı vatan yapma uğruna Şırnak’ta toprağa düşen 13 şehidi düşündün mü Tayyip bey?
Sen ki bu milletin Başbakan’ı, babasısın.
Fırat’ta koyunu çalınanın dahi müracaatgahısın.
Sakın üzüldüm, çok üzüldüm deme!
Sen bizim gibi üzülemez, bizim gibi kederlenemezsin, ona hakkın yok!
Senin üzüntün ve kederin ayrı olmalı.
Sen seçilmiş Başbakansın, hakansın.
Sen bu milletin mukadderatına yön veren adamsın.
Senin kederin azap, üzüntün gazap olmalı.
Sen ki Fatih’in,Yavuz’un Kanuni’nin ve Mustafa Kemal’in milletinin Başbakanısın.
Senden onlar gibi davranmanı bekleriz.
Sakın, sakın, sakın ha, ben de onların aynıyım ya da izindeyim deme!
Ne Fatih, ne Yavuz, ne Kanuni ne de Mustafa Kemal, bu toprağı vatan yapanlara kahpelikle ölüm kusanlara karşılık vermek için Okyanus ötelerinden icazet aramazdı.
Şırnak’tan gelen 13 şehit haberi sonrasında size sorulan K.Irak ve operasyon bağlamındaki soruya verdiğiniz o cevabı vermezdi.
Ne demek önümüzdeki ay ABD’ye gideceğim ve bu konuyu ABD Başkanıyla görüşeceğim demek?
Türkiye ABD’nin müstemlekesi ya da mandası oldu da haberimiz mi olmadı?
Tecavüze meşru müdafaa uluslararası bir BM hakkı iken bu sorma ve onay almak neyin nesidir?
Hem defalarca sorup reddedilmediniz mi?
Öyle ise bir kere daha sormak niçin?
Yoksa yoksa bu sorma hikayesini, toplumu uyutmak ve tepkileri geçiştirmek için bahane olarak mı kullanıyorsunuz?
Hayır Tayyip bey, bizim artık beklemeye tahammülümüz yok.
Bak, TSK aylardır operasyon izni için siyasi iradeden yakarışta bulunuyor, duyduğunuz yok. Sokaktaki insan aynı şeyi talep ediyor taktığınız yok. Şehitlerin ruhu inciniyor umursadığınız yok!
Peki ama neden, niçin ve neyi bekliyorsunuz Tayyip bey!
Bakın 2002’de sıfır noktasında aldığınız terör ve bölücülük nerelere tırmandı?
Kürdistan kuruldu kurulacak siz hâlâ beklemedesiniz.
Lütfen çıkın ortaya bir şeyler yapın. Aksi takdirde Erdoğan’a, ‘Bağımsız Kürdistan’a suskunluk karşılığında iktidar verildi’ diyen komplo teorisyenlerine haklılık kazandıracaksınız.
PARA BOL NASILSA!...
Tayyip beye referandum konuları?
Başbakan Erdoğan, önceki akşam İstanbul’daki AKP iftarında herkesin referandumlara alışması gerektiğini söyleyerek, pek çok konuda referanduma gidilebileceğinin mesajlarını verdi.. Doğruya doğru. Bu iyi bir fikir. Maliyeti 200 trilyon olsa da senede 60 milyar dolar faiz ödeyen Türkiye, maddi olarak herhalde bunun üstesinden gelebilir.. Bu vesile ile Başbakan Erdoğan’a katkı olsun diye birkaç referandum konusunu sunmak isterim. Bunlar:
1) Türk Silahlı Kuvvetlerine K.Irak’a operasyon için yetki verilsin mi?
2) Operasyon için ABD’nin izni ve onayı alınsın mı?
3) Milletvekillerinin yolsuzluk gibi konularda dokunulmazlığı kaldırılsın mı?
4) Talabani ve Barzani Türkiye’ye davet edilsin mi?
5) Türkiye AB’ye üye olsun mu?
6) Kıbrıs’da peşkeşe pardon açılıma devam edilsin mi?
7) Ülkenin birikimleri yabancılara yok pahasına satılsın mı? Özelliştirmeden gelen paralar yeni yatırımlara mı, borç ödemeye mi yoksa bugün yapıldığı gibi faize mi gitsin?
8) Yeni Anayasa’da Cumhuriyet ilkeleri sulandırılsın mı?
9) Irak’ta yüzbinlerce Müslümanın kanına giren emperyalist ABD’ye İran saldırısında yardımcı olunsun mu?.. Evet Sayın Erdoğan bu konulardan biri için yüreğin yetiyorsa haydi referanduma!.. Bunlara yüreğin yetmez. Sen dinimi, inancımı oylatmak istiyorsun, yemezler..
KURTARACAK NE KALDI!
Bahçeli AKP medyasının da gözbebeği!
2002’de öncülük ettiği erken seçim kararı ile MHP’yi baraja gömüp AKP’ye iktidar kapısını aralayan, 2007 Ağustos’unda Abdullah Gül’ü Çankaya’ya gönderen, Ekim’inde de referandumda sıkışan AKP’ye omuz veren MHP, pardon Devlet Bahçeli bugünlerde AKP dünyasının gözbebeği konumunda. 22 Temmuz seçimleri öncesinde rezil ithamlarda bulunan AKP matbuatı şimdilerde Bahçeli’ye övgüler düzüyor. AKP’nin yayın organı olan Star Gazetesi’nde Genel Yayın Müdürü Mustafa Karaalioğlu çok değil iki ay önce adeta lanetlediği MHP’nin liderini, önceki günkü yazısında göklere çıkardı... Sormak lazım bu fotoğraf neyi anlatıyor? AKP medyasının hidayete erip Bahçeli’yi keşfetmesini mi, yoksa Bahçeli’nin AKP’ye stepne olmasından ötürü sırtının sıvazlandığını mı? Dün fakülte yıllarımız beraber geçen bir Marksist gazeteci aradı ve aynen şunu söyledi: “Sabahattin, ben ülkücüleri kişilikli zannederdim. Çok yanılmışım...” Bu beyanı ülkücüleri böyle bir imaja mahkûm eden Devlet Bahçeli’ye armağan ediyoruz.
BÜYÜK KUŞATMA!
Ermeni tasarısı ve inandırıcılık?
Ermeni palavraları bu sefer hem ABD Temsilciler Meclisinden hem de Senatodan geçecek gibi görünüyor. Bunun ne önemi var demeyin. ABD Parlamentosundaki kabul, surda açılacak en büyük gedik olacaktır. Bu gedik sonrasında sırayı göreceksiniz önce tazminat, ardından da toprak talepleri alacak.. Peki ama Türkiye ABD nezdinde bir şeyler yapamaz mı? Öyle ya AKP iktidarı adeta ABD’ye teslim olmuş gibi iyi ilişkiler içinde. Görüldüğü kadarı ile yapamayacak. Zira ABD, AKP’yi zaten birkaç koldan kuşatmış durumda. Dolayısı ile ABD AKP’nin kendine yanlış yapacağını hiç düşünmüyor. Peki AKP ne yapabilir? Erdoğan, Bush’a telefon etti ve Washington’a da Parlamentodan bir heyet gönderdi ancak bu heyet gönderme olayı işin makyaj tarafı. ABD ancak ve sadece Türkiye’nin İncirlik’i kapatmak ve ABD ordusunun Irak bağlamında lojistik desteklerini kesmek gibi konularda kararlılık gördüğü an frene basar ki, böyle bir kararlılığın bu hükümet tarafından sergilenmesi ve de inandırıcı olması mümkün değil.. Dolayısı ile Ermeni tasarısı noktasında endişemiz büyüktür.