Deniz Fenerinizi,
Gemiciklerinizi,
Urla villalarınızı,
Havuz salmalarınızı,
Ayakkabı kutularınızı,
Para sayma makinelerinizi,
Reyhanlı’da ölenleri mezhepleriyle andığınızı,
“Türkmenlere silah gidiyor yalanını” sakladığınız TIR’larınızı
İnsan kanıyla beslenen IŞİD için “asabı bozuk çocuklar” dediğinizi,
Dağıtmak için değil, toplamak için kurduğunuz TÜRGEV’inizi,
Sahte CD’lerle içeriye tıktığınız ve savcısı olduğunuz davaları,
Önüne yattığınız Reza Zarrab’ı,
Balyoz kumpasınızı,
Ergenekon rezilliğinizi,
700 bin liralık kol saatlerinizi,
Havuzda topladığınız milyon dolarlarınızı,
Çikolata kutularında, takım elbise ceplerinde taşıdığınız milyon dolarları,
“Sıfırlama” tapelerinizi ve bu kasetlerin montaj olduğunu hisseden bakanlarınızı,
Milletin ..a koyan müteahhitlerinizi,
“Alo Fatih” lerinizi,
Taksim’de destan yazan polislerinizi,
TOMA’larınızı,
Biber gazlarınızı,
Döverek öldürülen Ali İsmail’i,
Kalabalıklarınıza yuhalattığınız Berkin Elvan’ın annesini,
Habur kepazeliğinizi,
Başınıza geçirilen ABD çuvallarını,
Oslo’da PKK ile yürüttüğünüz ihanet pazarlıklarınızı,
Şehide “kelle” , katile “sayın” dediğinizi,
“Üç-beş Mehmetçik şehit oldu diye meclisi toplayamayız” dediğinizi,
“Bakara-Makara” sefilliğinizi, her cuma Google’dan salladığınız âyetleri,
“Günah işleme özgürlüğünüz” ü,
“Akrabayı kollayınız” ayetini nasıl istismar ettiğinizi,
“Lidere dokunmak ibadettir” dediğinizi,
Liderinizi ikinci peygamber olarak gördüğünüzü,
Liderinizi Allah’ın sıfatlarıyla donattığınızı,
Kendi yolsuzluklarınızı örtbas etmek için uydurduğunuz “paralel” yalanlarınızı,
Yüce Divan’dan korkup nasıl tir tir titrediğinizi,
Yurt dışında açılışını kendinizin yaptığı Türk okullarını o ülkelerin hükümetlerine ajan olarak ihbar ettiğinizi,
Her şeye nasıl hayret ettiğinizi,
Kaç-ak sarayınızı,
Soma’da maden kazasındaki faciaya “işin fıtratında var” dediğinizi,
Soma’da vatandaşa savurduğunuz tekmenizi,
Yolsuzluk fetvaları aldığınız hocalarınızı,
Haksızlık karşısında dut yemiş bülbül gibi susan DİB Başkanınızı,
Sizi hiç ama hiç unutmayacağız...
Ne biz unutacağız ne de bu ülkenin vicdanı unutacak sizi...
Ne biz unutacağız ne de bu ülkenin yargısı unutacak sizi...
Ne biz unutacağız ne de bu ülkenin adaleti unutacak sizi...
Sizi unutmayacağız...
