Sizde Allah korkusu var mı?
CHP'li Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin ücretsiz ekmek dağıtımı uygulaması, İçişleri Bakanlığı genelgesi ile yasaklandı. CHP'li belediyelerin fakir fukaraya daha çok yardım yapabilmek için açtıkları bağış kampanyaları, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hükümeti tarafından yasaklandı.
Hazreti Peygamberimizin hadislerinden yazımda bahsederek AKP hükümetini eleştirmiştim.
Bürokrasinin en üst kademelerinde de görev yapan ve 20. Dönem Adana milletvekili olan değerli ağabeyim Ertan Yülek mesaj gönderdi:
"Orhan'cığım, yardımlarla ilgili hadislerden bahsediyorsun çok önemli bir konuya değiniyorsun. Teşekkür ederim.
Ayrıca söylemeliyim ki, asıl önemli olan bir hüküm de Kur'an-ı Kerim'in Mâûn Suresinin 4-5-6 ve 7'inci Ayetler her Müslüman için emir niteliğindeki hükümlerdir
Selam ve dualarla hayırlı, sağlıklı, bereketli günler diler gözlerinizden öperim."
Maun suresinin Türkçe meali şöyledir:
Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla.
1. Din gününü İslam'ı, ahirette ceza ve mükâfatı yalanlayanı gördün mü?
2. İşte o, yetimi itip kakar.
3. Yoksulu doyurmayı teşvik etmez.
4. Şu namaz kılanların vay haline!
5. Onlar namazlarından gafildirler.
6. Onlar gösteriş için ibadet yaparlar.
7. Ve onlar en küçük bir yardımı da engellerler.
Diyanet İşleri Başkanlığının resmi web sitesinde yer alan "Kur'an Yolu" tefsirinden aldığım Maun Suresi'ni özetliyorum:
"Allah'a karşı gerçek anlamda kulluk görevlerini yerine getirmeyenler eleştirilmektedir.
- İbadetlerinde halka gösteriş yapmaları,
- Hayra engel olmaları.
6. Ayette riya kavramıyla ifade edilen "halka gösteriş yapma" eğilimidir. Riya, özellikle dinî davranışlarla ilgili bir terim olup "bir kimsenin, kendisinde bulunmayan dinî ve ahlâkî bir meziyeti, bir erdemi varmış gibi göstermesi, iyilik yapıyormuş gibi görünmesine rağmen yaptıklarıyla -iyiliğin din ve ahlâktaki karşılığından öte- maddî veya manevî bir çıkar amaçlaması" anlamına gelir. İşte ayette bu tutum eleştirilmektedir.
7. Ayette "Hayır" diye çevirdiğimiz son ayetteki mâûn kelimesini Taberi, "İnsanın yararına olan her şey" şeklinde tanımlar.
Ve kelimenin ayetteki anlamının "zekât, farz olan sadaka, diğer malî yükümlülükler, insanların kendi aralarında birbirine yararlandırmadıkları nimetler, hak, ödünç, mal" gibi anlamlara geldiğine dair görüşler naklettikten sonra kendisi mâûn kelimesinin bu bağlamda insanlara iyilik, hayır, nimetlerin paylaşılması gibi anlamları kuşatan genel bir ifade olduğunu belirtir.
Bu sebeple biz de mealde mâûnu geniş bir kavram olan "hayır" kelimesiyle ifade etmeyi uygun bulduk.
7. Surede dikkati çeken diğer önemli bir nokta da Allah'a gönülden ibadet etmekle yardımlaşma ve dayanışmanın dindarlıkta birbirinden ayrılmazlığının vurgulanmış olmasıdır.
Buna göre
Gerçekten dine inanan ve Ahiret sorumluluğu taşıyan insan,
Hem Allah'a hem de yaratılmışlara karşı ödevlerinin bilincinde olup,
Bunları tam bir ihlâs ve samimiyetle yerine getiren,
Kendisi iyilikler yaptığı gibi herkesin de iyilik yapmasına ön ayak olan,
Yardımlaşma ve dayanışmanın önünü tıkayan değil, aksine gelişip yaygınlaşmasına,
Bireyselliği aşarak toplumsal ve kurumsal bir yapı kazanmasına katkıda bulunan insandır.
İslâm'ın hâkim kılmak istediği gerçek ahlâk ve üstün insanlık işte budur."
Değerli okurlarım,
18 yıllık tek parti iktidarı gerek Recep Tayyip Erdoğan'ın gerekse AKP'lilerin inanışlarını değiştirdi.
Siyasi çıkarları uğruna halka yapılan yardımları hükümet gücü ile yasaklıyorlar.
"Allah'ın nimeti" olan ekmeğin halka ücretsiz dağıtılmasını engelleyen zihniyet Müslümanlıktan nasibini almış olabilir mi?
Kur'an hükmü yardımı Müslümanlara şart koşarken, İslami değerleri 18 yıldır dillerine pelesenk eden Erdoğan ve AKP'liler siyasi menfaatleri uğruna Kur'an hükmünü görmezden görüyorlar.
"Siyaset mi İslamiyet mi? diye sorsak, "siyaset" diyecek duruma düştüler…
İktidardan düşme korkusundan Allah korkusunu unuttular…
Kur'an'ın emirlerini siyasi menfaat uğruna çiğnemekte beis görmüyorlar…
Gün gelir devran döner ve bilin ki Allah da millet de sizlerden hesap sorar…