Şırnak gerçeği...

"Hekimden sorma, çekenden sor" demişler...

Ne de güzel söylemişler!..

Ankara'dan, oturduğun yerden milletin aklıyla alay edercesine "terörün belini kırdık" demesi kolay..

Onca katliamın ardından pişkinlikle saltanat koltuklarını da işgal etmekte sıkıntı yok!..

Millet oynanan oyunları, kurulan tezgahları, kayıkçı kavgalarını görmüyor mu?..

Sorunun cevabını, Şırnak'ta görev yapan bir bürokrattan gelen mektuptaki ifadelerle vereyim;

"İlçeler dahil, şehir genelinde bir sessizlik hâkim. Yerel halk bile örgütün yapabileceği aykırılıktan oldukça rahatsız. Sabah evinden çıkıp okula giden öğrencilere babaları telefon açıp soruyor 'oğlum okula vardın mı' diye. Durum oldukça vahim anlayacağınız. Yerel halktan bazıları çocuğunu, eğitim öğretimi yarım kalmasın diye farklı yerlere bile göndermiş durumda. Öğretmenler tedirgin. Çünkü, asker, polisten sonra kendilerine sıra geleceğini sanıyorlar. Şehirde sessizlik hâkim dedim çünkü dışarıda çok insan olmuyor. İşini halleden direkt evine çekiliyor. Çarşı eskisi gibi canlı değil. Hatta marketlerdeki ürünler bile küflenmeye başlamış. Esnaf durumdan muzdarip. Her mahallede değil ama bazı sokak ve caddelere duvar örülüp, örülen duvarlara bomba bağlanmış. Polis şimdilik girmiyor, giremiyor. Polise sürekli taciz var, çoğunlukla silah sesleri geliyor...

Bölgede durum bu yönde iken PKK'nın ateşkes ilan ettiği yönünde iddialar da gündemde. PKK, seçimlerin güvenli bir ortamda yapıldığı ve dolayısıyla HDP'nin aldığı oyların korkudan kaynaklı oylar değil, reel oylar olduğu propagandası için böyle bir adım atabilir mi? Evet atabilir. Biz yine de AKP medyasının 'terörün beli kırıldığı için örgüt ateşkes ilan etti' düzmecesini duymaya hazır olalım."

Bölgedeki gerçek durumu ve vatandaşın psikolojisini özetleyen kısa ama anlayana çok şey anlatan bu ifadeleri sizlerle paylaştım.

Fazla lafa gerek kalmadı herhalde!..

Yazarın Diğer Yazıları