Millî Eğitim Bakanlığı'nca (MEB), yeni ehliyet alacaklara zorunlu tutulan "trafik adabı" derslerinin içeriğinde yer alan trafikte saygı eğitimlerinin, ehliyet sahibi 25 milyon sürücüye de ücretsiz verilmesi hedefleniyor.
Trafikte saygı eğitiminin başlatılması çok güzel, gerekli ve faydalı ama eksik.
Vurgulamak isterim ki "sevgi ve saygı eğitimi" anaokullarından başlayarak üniversite son sınıfa kadar zorunlu ders olarak konulmalı.
Sevgi ve saygı hiç kuşku yok ki olması gereken en önemli derslerin başında gelmeli.
Birbirimize saygı duymalı, insanları ve doğayı sevmeliyiz.
İşte bu değerler toplumun gelişmesinde ve ülkenin kalkınmasında bile çok önemlidir.
İşlenebilecek suçların azaltılması da bu eğitim ile mümkün olur.
Sevgi ve saygı sanırım bugün ülkemizin ihtiyaç duyduğu en önemli eksikliktir.
İşte siyasilerin konuşmalarında kullandıkları üslup bu konuda vereceğim en çarpıcı örnektir.
Birbirlerine hakaretler yağdıran, Meclis'te ağıza alınmayacak küfürlerle kavga eden milletvekillerini bir düşünün lütfen.
Temel eğitimden başlayan sevgi ve saygı dersleri ile toplumsal uzlaşma, birlikte yaşama, iş hayatında işçi-işveren barışının sağlanması mümkün olacaktır.
Trafikte yaşadıklarımıza bir bakın.
Sadece sürücüler mi saygı eğitimi almalı?
Hayır, elbette hayır.
Sürücülere saldıranları düşünün, haksız mıyım?
Zaman zaman gazetelerde "toplumsal cinnet" başlıkları görürsünüz ki işte bu yüzden yediden yetmişe aslında sevgi ve saygı ihtiyacımız olduğunu görürsünüz.
Aslında Millî Eğitim Bakanı Prof. Dr. Nabi Avcı'ya yetmez hocam diyorum.
Hatta size önerilerde bulunayım;
- Halk Eğitimi merkezlerinde,
- Belediyelerde,
- Hafta sonu okullarda her yaştaki tüm halkımıza "sevgi ve saygı" eğitimleri verilsin
Hatta Cuma hutbelerinin sonuna her hafta bu konuda hazırlanacak bir metin zorunlu olarak eklensin.
Böylelikle Millî Eğitim Bakanlığı'nın trafikte başlattığı saygı eğitiminin kapsamı sevgi ve saygı olacak şekilde düzenlenip dalga dalga yurdumuzun her köşesine yayılsın.
