Sandığın arkasındaki pusu!..
Gazetelere dün Kandil cephesinden yansıyan bir haber, HDP''li Sırrı Sakık''ın "Yüz yıllık cumhuriyeti değiştireceğiz" şeklindeki kışkırtıcı açıklamasıyla yan yana getirildiğinde, PKK/HDP çizgisinin 14 Mayıs seçimlerinden sonra hem siyasi, hem de örgütsel açıdan farklı stratejilere yöneleceğini ortaya çıkartıyor...
Artık kimse gizlemiyor; FETÖ''de olduğu gibi, HDP de, PKK da bütün siyasi ve örgütsel planlarını Tayyip Erdoğan''ın gidişine odaklamış...
Çünkü Kürtçü hareketin hem askerî, hem de siyasi kanadından yapılan kışkırtıcı açıklamalar, PKK''nın da, HDP''nin de 14 Mayıs seçimlerini adeta bir "özgürleşme süreci" olarak gördüğünü ısrarla deşifre ediyor...
Aralarında Pervin Buldan, Sırrı Süreyya Önder ve Ahmet Türk''ün de bulunduğu HDP''liler, Nevruz etkinliklerinde asıl beklentilerini o kadar net duyurdular ki, "Öcalan''ın özgürlük vakti geliyor" gibi sarsıcı ve çok düşündürücü açıklamalar yapmaktan bile çekinmediler...
Sadece Demirtaş ve Osman Kavala gibilerin değil, Öcalan''ın da 14 Mayıs seçimlerinden sonra özgürlüğe kavuşacağı açık açık duyurulurken, geçmişte Atatürkçülere iğrenç küfürler savuran Sırrı Sakık''ın direkt cumhuriyeti hedef alması PKK/HDP hareketiyle iç ve dış bağlantılarının 14 Mayıs seçimleri sonrasında hangi plana dayanarak hareket edeceklerini sorgular hâle getirdi...
Türkiye''nin yine terör ortamına girişmesinden endişe eden milyonlarca yurttaşı Nevruz meydanlarındaki kışkırtıcı açıklamalarla ürküten HDP''lilerden sonra, Sırrı Sakık''ın "100 yıllık cumhuriyeti değiştireceğiz" şeklindeki tehdidi, toplumun büyük bölümünün dikkatini çekerken, PKK da boş durmuyor!..
PKK BEKLEME KARARINDA...
Selahattin Demirtaş''ın da aralarında bulunduğu, milletvekilleri, il-ilçe başkanları, belediye meclis üyeleri ile başkanlardan oluşan yüzlerce HDP''linin cezaevinde olması Kürtçü siyasetin hareket alanını daraltırken, 14 Mayıs sonrasıyla ilgili beklentiler, kaygılar PKK''nın lider kadrosunu da farklı stratejilere yönlendirmiş...
Devletin Amanos Dağları''ndan Hakkari sınırına, Irak''tan Suriye içlerine kadar 5 yıldır yoğunlaştırdığı operasyonlarla eylem kabiliyeti önemli darbe alan PKK''dan gelen son açıklamaların dayanağı da seçim kaygısını dışa vuruyor...
İşte örgütün üst düzey yöneticilerinden Bese Hozat''ın, "deprem döneminde aldıkları eylemsizlik kararını seçimlere kadar uzatacaklarını" duyurması da, PKK''nın 14 Mayıs seçimleri için umudunu büyütmesinden kaynaklanıyor...
Bese Hozat''ın "Seçimlerin tarihî olduğu gerçeğini dikkate alarak, seçimden sonra yeni bir durum değerlendirmesi yapma kararına ulaştık" demesi, terör örgütünün pusuda beklemeye karar verdiğini dışa vuruyor...
Peki, hem HDP''lilerin kaygıya dayalı kışkırtıcı tepkileri, hem de PKK''nın "eylemleri durdurduk" iddiaları sınır boyunu kuşatan terörün geleceği açısından ne ifade ediyor?..
SURİYE''DE ORDULAŞAN TERÖR!..
PKK, yoğun operasyonlar nedeniyle özellikle son 2 yıldır eylem kabiliyetini önemli ölçüde yitirirken, Irak ve Türkiye içerisindeki örgütlenmesinin büyük bölümünü Suriye''de toparlamaya devam ediyor...
Amerika ise "IŞİD''le mücadele ediyor" iddiasıyla PKK''nın Suriye kolu PYD/YPG''yi ordulaştırma çabalarını açıkça duyurmaktan kaçınmıyor...
ABD, örgütün Suriye koluna TIR''lar dolusu silah, mühimmat ve askerî malzeme gönderirken, militanlarını eğitmesi için Pentagon subaylarını da bölgede tutmaya devam ediyor...
Aslında PKK önce depremi, sonra da seçimleri bahane ederek "eylemsizlik" kararına girdiğini iddia etse de, bu kararın asıl sebebi son 5 yıldaki operasyonlarda aldığı darbeleri onarmak ve Amerika''nın da desteğiyle Suriye''de yeniden toparlanmak...
Yani; hem HDP''nin, hem PKK''nın "özgürleştirme dönemi" olarak algıladığı 14 Mayıs seçimleriyle ilgili asıl beklenti, hem yurt içinde darbe alan siyasi, askerî örgütlenmeyi ayağa kaldırmak, hem de sınır ötesindeki ordulaşma çabaları için olabildiğince zaman kazanmak...
Velhasıl; PKK yöneticisi Murat Karayılan''ın da, "Cumhur İttifakı''na giden oylar bize kurşun olarak döner" diyerek, 14 Mayıs belirsizliğine dikkat çektiği gibi, örgüt siyasi beklentisine ulaşamazsa, Suriye üzerinden yeni bir eylem sürecine girmekten kaçınmayacak...
İşte o zaman TSK''nın sınır ötesi harekât planının da devreye girmesi ile birlikte Türkiye, terörle mücadelede son yılların en büyük ve en sarsıcı dönemecine gelecek...
Terör tehdidinin sandığın arkasında pusuya yatması ne kadar şaşırtıcı değil mi?.. Gaflet odakları acaba bunun ne kadar farkında?..