Şahtık... Şahbaz olduk...
WikiLeaks internet sitesinde yayınlanan ABD gizli belgeleri, her şeyden önce ABD ekonomisine zarar vermiştir. Zira bu sorun ABD’de yönetim zafiyetini ortaya çıkarmıştır. ABD’de ve tüm dünyada, ekonomide kırılganlığı artırmıştır.
ABD ekonomisinin yaşadığı kriz, “büyük kriz” olarak adlandırılıyor... Bu kriz halen de sona ermiş değildir. Bu nedenledir ki, ABD Merkez Bankası’nın (FED) parasal genişleme programıyla 600 milyar dolarlık Hazine Tahvili alımı yapıyor.
Aslında, şimdi ABD’ye gidenler, bu ülkenin artık dünya liderliği yapacak halinin de kalmadığını net olarak görebilmektedir. Avrupa Birliği’nde, Yunanistan, İrlanda, Portekiz ve İspanya gibi çürük ekonomiler olmasa, doların itibarı dibe vuracaktır. Daha sağlam para bulabilse, birçok ülke dolar rezervini azaltacaktır.
Türkiye’ye gelince... Bir arkadaşımız “Bu belgelerin sızması Türkiye’de ekonomiyi etkilemez” diyor... Bu yargı yanlıştır. Çünkü, sızan belgelerde:
1) Türkiye’nin AB ye girmeyeceği bilgisi yer alıyor. Aslında Türkiye’nin AB’ye girmesi, aynı zamanda güvenirliğin artmasına imkan sağlayacaktır. Dikkat edersek bugüne kadar Türkiye’ye ciddi yatırım sermayesi gelmedi. Bunun nedeni, siyasette ve yönetimde güven eksikliğidir. AB’ye girmemiz halinde hem bu sermaye girecekti, hem de içeride yatırım hacmi artacaktı.
2) Başbakanın İsviçre’de 8 ayrı bankada hesabının olması, bazı bakanlar için yolsuzluk iddiaları doğru olmasa bile, dünyada birçok gazete ve televizyonda yer aldı. Dünya kamuoyu, ABD gizli belgelerine önem verir. En azından hafife almaz. Bu durumda içte ve dışta Hükümete olan güven azalır. Kaynakların dışarıya gitmesine ve içeride yatırımların azalmasına neden olur.
3) Bu belgelerde çok ciddi bir şekilde, Başbakanın yanındakilerin tarikat mensubu olduğu, Başbakanın İslami sermayeyi koruduğu, kendisine İslami bankalardan bilgi geldiği, bu kesimi koruduğu ve kamu imkanlarını bunlara verdiği açıklandı.
Bu şartlarda, piyasalar bu hükümete nasıl güven duyacak?
Yandaş olmayanlar sermayesini neden Türkiye’de tutsunlar?
Kaldı ki, piyasa neden bu kadar kırılgandır? Örneğin, 4 Kasım’da dolar fiyatı 1.36 lira iken 29 Kasım’da 1.51 oldu. Yine Borsa endeksi bir günde, önceki gün yüzde 3.14 düştü. AB de borç sorununun derinleşmesi, İspanya ve Portekiz’de de yaygınlaşacağı korkusu, euro-dolar paritesini düşürdü. Ancak Türkiye dolar kurundaki artış daha yüksek oldu.
Yine, bu yangında en büyük hasarı Türkiye aldı. Ekonomisi çok kötü olmasına rağmen Yunanistan da borsa, yüzde 1.76 düştü. Endişe yaratan İspanya’da borsa 2.35 oranında düştü. Türkiye de ise bunlardan daha yüksek yüzde 3.14 oranında düştü. Dünyada en fazla düşen borsa oldu.
Türkiye de piyasanın bu kadar kırılgan olması, her halde bir kader değil... Bu kırılganlığın önemli bir nedeni Hükümete olan güven eksikliğidir. ABD gizli belgeleri Hükümete olan bu güven eksikliğini daha da artırmıştır. En büyük zararı da ekonomi görecektir.