Sahi nerede bu Altay Tankı?

Türkiye'nin kendi yerli tankını yapabilmesi projesine Türk ordusunun modern bir tanka olan elzem ihtiyacı nedeniyle 1992 yılında "Modern Tank" ismi ile başlandı.

Daha sonra "Altay Tankı" ismi kondu.

İlk çalışmalar; "Yerli tank üretim alt yapısını oluşturmak" üzerine yapılmıştır.

***

ABD'nin bazı anlaşmalar gereği Avrupa'dan çekmesi gereken silahları vardı.

Bu silahlar içerisinde "M1 Abrams" tankları da bulunmaktaydı.

Yerli tank üretim alt yapısını oluşturma çalışmaları devam ederken ABD'den TSK'nin ilgili makamlarına 2001 yılında bir teklif gelir. Bu teklife göre;

"Türkiye, Modern Tank üretim projesini durduracak, Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu tanklar ABD'nin Avrupa'dan çekeceği tanklardan 200 kadarını Türkiye'ye vermesiyle karşılanacaktı."

***

Bu arada bir hatırlatma yapmak isterim;

Planlamasından üretimine kadarki aşamada şahsımın da bulunduğu Fırtına Obüsü'nün üretimi aşamasında benzer teklif ABD'den yine gelmiş, Fırtına Obüsü projesinden vazgeçildiği takdirde ABD'nin elinde bulunan "Paladin obüslerini"nin çok düşük bir para karşılığında Türkiye'ye verilebileceği ifade edilmişti.

Özellikle projede görev yapan subaylar olarak bunun uygun olmayacağını ilgili komutanlarımıza arzetmiştik.

Bu arada ABD'nin tarih boyunca ülkemize düşmanlık yaptığının ve halen de yapmakta olduğunun önemine değinmek istiyorum.

***

Şimdi Altay Tankı konumuza devam edeyim.

M1 Abrams Tankının ağırlığı 61,7 tondur.

Muharebe tankları içerisinde en ağır olanlardandır. M1 Abrams Tankının kabul edilmesi halinde beraberinde bir çok lojistik problemler getireceğini, en önemlisi de yerli tank üretimini durduracağını modern tank projesi içerisindeki kahraman subaylarımız çok iyi biliyordu.

ABD'nin yukarıdaki teklifi kabul edilmez.

Kabul edilmeyince ABD'den yeni bir teklif daha gelir. Vermeyi teklif ettiği 200 Abrams Tankının miktarını 400'e çıkarır.

ABD'nin bu teklifi de reddedilir.

***

O zamanki adıyla Savunma Sanayii Müsteşarlığı(SSM), şimdiki adıyla Savunma Sanayii Başkanlığı(SSB) tarafından Modern Tank prototipinin üretilmesi" ihalesi açılır.

Bu ihaleye OTOKAR, FNSS, BMC firmaları teklif verirler.

495 milyon dolarlık en uygun teklifle OTOKAR firması "2007 yılında" ihaleyi alır.

İhaleye göre 78,5 ayda tank prototipinin geliştirmesinin tamamlanması gerekmekte idi.

***

Üretilecek Prototip tanka Altay ismi verilir.

OTOKAR, Altay Tankının prototipini üretirken bazı firmalarla da iş birliği yapar.

Şimdiki adıyla Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu(MKE) A.Ş.'ye tank topunun yapımı işini verir.

Geliştirilecek tank topu 120 mm'liktir.

ROKETSAN'a tanksavar silahlarının etki edemeyeceği tank zırhının üretilmesi işini verir.

ASELSAN, atış kontrol sistemlerini üretecektir.

Arifiye Tank ve Palet Fabrikası ise tankın palet ve askı donanımlarını yapacaktır.

K1A1 Ana Muharebe Tankını üreten Güney Kore Hyundai ROTEM firmasından teknik yardım alınacaktır.

Alman Daimler-Chrysler otomotiv grubunun ağır motor birimi olan MTU firmasına tank motoru ve transmisyonunun tedarik işi verilir.(Tank ve kundağı motorlu obüs motorları bildiğimiz motorlar gibi değildir. Motor tarafından üretilen güç, transmisyona aktarılır. Buradan da "cer dişlisi" adı verilen dişlilerle paletlere ulaştırılır.)

***

Bu arada şu hususun altını çizmek isterim;

"Motor ve transmisyonun temininde her ikisinin uyum içerisinde çalışmasına dikkat edilmesi önem arzetmektedir."

***

Altay Tankı'nın hareket ve atış testleri başarılı bir şekilde tamamlanır.

Otokar, yaklaşık 7 yıl süren bir çalışma neticesinde 2014 yılına gelindiğinde 5 adet prototip Altay Tankı üretip SSB'ye başarı ile teslim eder. Otokar bu üretimde büyük bir tecrübe kazanmıştı.

Altay Tankı'nın seri üretimi için SSB 2015 yılında ihaleye çıkar.

Bu ihaleye de teklifleri yine OTOKAR, FNSS, BMC firmaları verir.

OTOKAR ve FNSS'in paletli araç üretme imkân ve kabiliyeti vardır.

BMC'nin ise paletli araç üretme deneyimi, yeterli bilgi ve birikimi bulunmamaktadır.

***

2015 yılındaki Altay Tankı'nın seri üretimi ihalesini en uygun teklifi veren OTOKAR kazanır.

SSB, her ne hikmetse 3 yıl bekler.

OTOKAR'ın ihaleyi kazanmasına rağmen yeni bir karar ile "son teklif ihalesi"ni yapar.

Son verilen teklifte ihaleyi Ethem Sancak'ın sahibi olduğu BMC kazanır.

***

Evet, ihaleyi zırhlı ve paletli araç üretecek deneyimi, yeteneği, yeterli bilgi ve birikimi olmadığı o dönem medyada konu olan ve ifade edilen BMC almıştır.

2018'de Savunma Sanayii Başkanlığı ile BMC arasında seri üretim sözleşmesi imzalanır.

***

BMC, "sözleşmeyi imzaladıktan sonra" şirketin %49'unu Katar'a satarak, Katar ordusu ile ortaklık yapar. Ayrıca zırhlı ve paletli araç üretme yeteneği bulunmadığından Arifiye Tank ve Palet Fabrikası ve Adapazarı'ndaki bir devlet arazisi şu veya bu şekilde BMC-Katar ortaklığı olan firmaya tahsis edilir. Katar'ın ortaklığı, Arifiye Tank ve Palet Fabrikası ve Adapazarı'ndaki bir devlet arazisinin bu ortaklığa tahsis edilmesi o dönem kamuoyunda bazı kesimlerce tepkiyle karşılanır. Bir çok televizyon programlarında bu konu işlenir.

***

Kamuoyunda o dönem ve zaman zaman bugün de gündeme gelen ve tartışılan hususlara bir bakalım;

BMC, ihaleye Katar ortaklığı olmadan sadece BMC olarak girmiş ve ihaleyi de BMC olarak almıştır.

Peki nasıl oluyor da ihale bitikten sonra Katar ile ortaklık kurulabiliyor?

Ayrıca nasıl oluyor da ihaleden sonra devletin şirketi Arifiye Tank ve Palet Fabrikası ve Adapazarı'ndaki bir devlet arazisi BMC-Katar ortaklığına tahsis edilebiliyor?

Bütün bunlar "İhale Kanunu"na ve ihaledeki şartnamelere uygun mudur?

Bunun gibi daha bilmem kaç tane, kafalarda oluşan soru işaretleri yaratan hususlar tartışmalara konu olmuştu.

***

Şimdi de Altay Tankı için en elzem olan "tank motoru ve transmisyonu" konusuna gelelim.

Alman MTU firması, BMC'ye tank motoru ve transmisyonu vermez.

Bunun üzerine BMC tank motoru almak için Güney Kore ile görüşmelere başlar.

Bu görüşmede de başarı sağlanamaz.

Altay Tankı konu olduğunda güç paketi (motor ve transmisyon) alternatif aramalarının sürdüğü halen konuşulmaktadır.

**

2018 yılında dönemin Millî Savunma Bakanı;

"Altay Tankı Motoru'nun yerli olmasını planladık. 2018 sonu, en geç 2020 başında Altay Tankı'nı yerli motorla üreteceğiz." ifadelerini kullanmıştı.

***

2022 yılının sonlarına gelindiğinde sözleşmeden itibaren yaklaşık 5 yıl geçti.

BMC-Katar ortaklığı, tank motorunu ve transmisyonu ne yapabildi ne de tedarik edebildi.

Kısacası millî tankı yapmayı beceremedi.

Türkiye'nin zamanı çalındı.

Peki üretemeyen, Türkiye'ye yıllar kaybettiren firmaya ceza kesildi mi?

Bu soru cevabını beklemektedir.

***

Nisan 2023'te ülkeyi yöneten ağır toplar ve bazı komutanların iki Altay Tankı prototipinin önünde "eller kavuşturarak" poz vermeleri basında yer aldı.

Bu bir siyasi şov fotoğrafıydı.

Eski bir asker olarak komutanların bu pozunu yadırgadım.

TSK'nin geçmişine bir bakınız. Hangi asker kişinin üniformalı fotoğrafında eller kavuşturulmuş bir poz verme duruşu vardır?

Askerlerin fotoğraflardaki duruşu bellidir.

***

2023'ün başlarına geldiğimizde BMC'nin yeni sahibi artık "Tosyalı Grubu" olmuştur.

Güney Kore'den motor ve transmisyon tedarik edilerek OTOKAR'ın daha önceden üretip SSB'ye teslim etmiş olduğu prototiplerin ikisine takılır. BMC bu devrede Altay Tankı üzerinde bazı değişiklikler yaptıklarını ifade ederek tanka "Yeni Altay" ismini verdiklerini kamuoyuna açıklar.

Millî Savunma Bakanlığı Arifiye Yerleşkesi BMC İşletmesi'nde düzenlenen "Yeni Altay Tankı'nın testleri" için Nisan 2023'teki TSK'ya teslimi programında siyasetçilerin yaptığı konuşma BMC'nin CEO'sunun yapabileceği bir konuşma gibiydi.

Bu tankın önemli testlerden tekrar geçmesi gerekmektedir.

Prototip tankları test edecek subaylar ve ilgili komutanlar bu konuşmadan sonra tankta görebilecekleri muhtemel aksaklıkları bakalım söyleyebilecekler mi?

***

Şu an 15 yıl evvelki başladığımız yerdeyiz.

Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nın "Ana Muharebe Tankı'nın" üretimi çok gecikmiştir.

Şimdi Yeni Altay Tankı'nın prototipinin önünde "eller kavuşturarak" verilen fotoğrafı alkışlamamızı istiyorlar.

Takdiri milletimize bırakıyorum.

Yazarın Diğer Yazıları