Reyiz IMF’ye boyun eğdi
Emeklilerin özellikle de geçim sıkıntısı çeken, aç biilaç sürünen en düşük emekli maaşına talim etmek zorunda bırakılan emeklilerin gözü kulağı kabine toplantısı sonrasında Recep Bey’in yapacağı açıklamalardaydı.
Herkes derde deva olacak, geçim sıkıntısını az biraz olsun hafifletecek müjdeli bir haber bekliyordu…
Açıklama yapıldı…
Lakin dağ fare doğurdu…
Emekliye bir kereye mahsus 5 bin gayme ödenecekmiş, o da herkese değil hâlihazırda herhangi bir işte kayıtlı olarak çalışmayan emeklilere ödenecekmiş…
Neresinden baksan haksızlık…
Neresinden tutsan ayrımcılık…
Haa birde sanki 5 bin lira da derde deva olacak bir paraymış gibi kasım kasım kasılarak konuşup, emeklimizin derdini çözdük, enflasyona ezdirmedik havasına girmiyorlar mı resmen cin ifrit insanın tepesine fırlıyor…
Gerekçe para yok, bütçeye ek yük olurmuş!
Eeeee
9 milyon Suriyeliye bakmaya para var…
KKM yapan milyonerlere para var…
Namı diğer beşli çete, yandaş müteahhitlere para var…
Yap İşlet Devret projelerine para var…
Yandaş iş insanlarının vergilerini affedecek para var…
Ama iş emekli maaşlarına gelince para yok he mi?
Bakın sevgili emekliler, değerli büyüklerim kandırılıyorsunuz!
Ensenize vurup lokmanızı ağzınızdan alıyorlar…
İyidir bu karar gidelim Şam’a kadar diyorsanız ne ala, fakat bu düzen değişsin, adalet yerini bulsun diyorsanız hakkınız arayacak, oyunuza sahip çıkacaksınız.
Bakın öncelikle şunu bilmeniz gerekir: Emekli maaşı bir ihsan, bir lütuf veyahut da devletlû hünkârın dağıttığı bir ulufe falan değildir!
Emekli maaşı bedeli ödenmiş bir haktır…
Nasıl ki arabanızı ya da evinizi sigorta yaptırdığınızda başına bir şey gelince sigorta firması size lütfen bir ödeme yapmıyor, bedeli ödenmiş bir hakkınızı veriyorsa yaşlılık, ölüm ya da maluliyet sigortası da bu kapsamdadır, emeklilik sizin bedeli ödenmiş hakkınızdır ve her kuruşu da ananızın ak sütü gibi helal paradır.
Peki, reyiz seçimler yaklaşırken neden emeklilere bunu reva görüyor?
Aslında bu bir IMF direktifi ve AKP de iktidara geldiğinden bu yana IMF direktiflerini harfiyen uygulamakla bilinen bir siyasi parti.
IMF’nin derdi ise elbette Türk vatandaşı emeklilerin geçim sorunu değil!
IMF aman Türkiye’ye borç verenler bir zarar görmesin, devlet borçlarını ifa etsin derdinde yani alacaklının hakkının hukukunun peşinde koşuyor.
Emin olun emekli ya da memur acından geberse, yokluktan sürüm sürüm sürünse IMF’nin zerrece umurunda olmaz.
Malum Recep Bey seçimleri kazanınca politika değişikliğine gitmek zorunda kaldı “faiz sebep, enflasyon sonuçtur” ve “nas var nas sana bana ne oluyor gibi” akla ve ekonomi bilimine aykırı heteredoks politikaları tek etti, rasyonel yani akılcı ve Ortodoks yani deneyimlenmiş bilinen faydası kanıtlanmış ekonomi politikalarına dönmeye çalışıyor.
Mehmet Şimşek bu yüzden Hazine ve Maliye Bakanı yapıldı, Hafize hanım ise Merkez Bankası Başkanlığına bu gerekçe ile atandı. Bu ikilinin görevi döviz bulmak ve olası bir moratoryumu engellemek. Bunun için de fellik fellik dolanıp para arıyorlar ve lakin kapılar yüzlerine kapanıyor, kimse kapik koklatmıyor…
Son çare IMF’nin kapısını çalmak ama onlarda öyle şartsız şurtsuz para vermezler, al bu parayı itibardan tasarruf olmaz diye diye güle güle harca falan demezler. Para dağıtıp oy toplamaya göz yummazlar.
IMF öncelikle bütçe denkliğine, gelirin gideri karşılamasına bakar. Bunun yolu da harcamaları kısmak ve vergileri artırmaktan geçer iktidarda tam bunu yapıyor bu gerekçe ile emeklileri hiç acımadan enflasyona ezdiriyor…