Onlar konuştu AKP yaptı...
‘Onlar’, açılım adı altındaki ihânet projesini halka anlatmak için yollara düşen psikolojik harp müfrezesi ‘âkillerheyeti’ni Kayseri’de protesto ederek konuştular...
Dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan ‘onlar’ı yani şehit ailelerini çapulcu yaptı...
AKP, Oslo’da PKK üst düzey yöneticileriyle barış süreci adı altında toplantılar yaptı...
Onlar, yani şehit ailesi Amerika’da üniversite eğitimini tamamlayıp memleketine askerlik vazifesi için dönen biricik oğullarını PKK kurşunlarıyla kaybettiler ve şehidin annesi “tek evlâdımızın kanını helâl etmiyoruz” diye konuştu...
AKP, PKK teröristlerine Habur’da devletin savcılarıyla karşılama töreni yaptı...
Onlar, yani şehit aileleri evlatlarını kaybettikçe, evlatları ekin gibi biçildikçe, bayrağa sarılı tabutlar geldikçe evlerinin önünde, “vatan sağolsun...” diye konuştular...
AKP, İmralı’daki bebek katiline VIP misafir muamelesi yaptı...
Onlar, yani şehit aileleri dershane önlerinde sabi yavrularının bombalarla parçalanmış naaşlarına sarıldıkça, “Allah devlete zevâl vermesin” diye konuştular...
AKP, PKK’lılara katil diyemedi ama katilleri süreci baltalamak isteyen provokatör yaptı...
Onlar, yani şehit aileleri evlatlarına ‘şehit’ diyerek konuştular...
AKP, dönemin Başbakanının ağzıyla şehitleri kelle yaptı...
Onlar, yani şehit aileleri İmralı’daki mahkûmdan “katil” diyerek konuştular...
AKP, İmralı’daki katili “sayın” yaptı...
Onlar, yani şehit aileleri, İmralı’daki katil hakkında hep câni diye konuştular...
AKP, Öcalan’ı bütün Kürtlerin lideri yaptı...
Onlar, yani şehit aileleri Kandil hakkında evlatlarının katillerinin yuvası olarak konuştular...
AKP, Kandil’i müzâkere masasının bir tarafı yaptı...
Onlar, yani korucular otuz yıldır PKK terörizmine karşı savaştılar, aileleri babasız kaldılar, son iki yılda infaz edildiler, köprülerde asıldılar, direklere bağlanarak kurşuna dizildiler, ama hep vatan sağolsun diye konuştular...
AKP, korucuları terör bölgesinde sahipsiz ve savunmasız bıraktı, PKK’nın önüne attı, PKK’ya yem yaptı...
Onlar yani gazi aileleri, protez bacaklarla, protez kollarla, protez gözlerle yaşamaya alışmaya çalıştılar, gazilerin çocukları “baba senin ayağın neden böyle” diye sordu, gaziler “vatan için evlâdım” diye konuştu...
AKP, evlerine hacizler yolladı, belediye otobüslerinden attı, gazilere kahraman değil maraza çıkaran muamelesi yaptı...
Onlar yani savcılar, siyasî tarihin en büyük yolsuzluk soruşturmalarını açtılar ve “çalıyorsunuz...” diye konuştular...
AKP, savcıları hain, hâkimleri ajan yaptı...
Onlar, yani Emniyet görevlileri, istihbarat görevlileri, polisler, savcıların talimatlarını yerine getirdiler, “çalıyorsunuz...” diye konuştular...
AKP, Emniyet görevlilerini, istihbaratçıları, polisleri paralel yaptı...
Eskişehir’de bir evin bir evladı Ali İsmail sokak ortasında dövülerek öldürüldü, ailesi “katilleri cezâsız kalmasın” diye konuştu...
AKP, Ali İsmail’i, Berkin’i ve diğerlerini terörist yaptı...
Şimdi ‘onlar’ın konuşma zamanı...
Onların, yani şehit ailelerinin, savcı ailelerinin, polis ailelerinin, öğretmen ailelerinin, çiftçilerin, esnafın, işverenin, öğrencinin, asker ailelerinin ve topyekûn bütün ülkenin sandıkta konuşma zamanı...
Yolsuzluğun, arsızlığın, küstahlığın, hırsızlığın, iltimasın, irtikapın, despotluğun, din tüccarlığının, din istismarının, mezhepçiliğin son bulması için şimdi onların konuşma zamanı...
Devletin, cumhuriyetin, ülkenin, milletin halâs olması için, bu AKP denen zilletten kurtulması için şimdi onların konuşma zamanı...
AKP’yi sessizce sandığa gömme zamanı şimdi...