O BİR PİYON!..
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na düzenlenen organize linç girişiminin üzerinden bir hafta geçti. Karanlık olayın perde arkası hâlâ aydınlatılmadı. Saldırının failleri ellerini kollarını sallayarak dışarıda dolaşıyor. Laf cambazlığı üzerinden olay örtbas edilmeye, ayıbın ve ayıplıların da üstü örtülemeye çalışılıyor.
Yine haftaya tatsızdan öte iğrenç bir olayın çalkantısı ile başladık. Trabzon'da Medikal Park Hastanesi'nde görev yapan Doktor Mahmut Arslan, Kılıçdaroğlu'nun mezhebi ve 88 yaşında vefat eden annesi Yemuş Kılıçdaroğlu hakkında çok çirkin paylaşımda bulunmuştu. Doktor kılıklı o adamın Medikal Park Hastanesi'ndeki işine son verildi. Yeter mi?.. Yetmez!.. Meslekten de ihraç edilmesi lazım...
Hayatta, kutsallığına inandığım iki meslek grubu vardır. Öğretmenler ve doktorlar... Akıl mantık alacak iş değil, bu seviyede eğitim almış böyle kutsal bir mesleği icra eden kişinin böyle rezil bir hal içine gireceği... Trabzon'da yakın dostlarımdan Mahmut Arslan'ı sordum... Herkes şaşkınlık içerisindeydi. Arslan, sessizliği ve sakinliği ile biliniyor. "Muhafazakar" olarak tanımlanabiliyor. Hastane yönetimi dahil onu tanıyanlar, "kimse ile siyaset konuştuğu pek görülmemiştir. İşinde gücünde bir doktor olarak bilirdik" diyorlar. Peki, ne sebep olabilir Mahmut Arslan'a çılgınlık öte bu paylaşımı yaptıran ?.. Başta adli olmak üzere tüm boyutları ile araştırılıp mutlaka aydınlığa kavuşturulmalı...
Bakın!... Dilimizin döndüğü kadar, Kemal Kılıçdaroğlu'na Çubuk Akkuzulu köyünde düzenlenen organize linç girişiminin arkasında karanlık güçler olduğunu, Türkiye'nin bir kaos ortamının içine çekilmek istendiğini ısrarla vurguluyoruz. Terör örgütü PKK'nın suikast saldırısından (Artvin) kurtulan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Çubuk'taki saldırının da arkasından büyük bir soğukkanlılık içinde sağduyunun terk edilmemesi gerektiğini her demecinde belirtiyor. Adam, daha ne desin!?.. Ankara'nın Çubuk ilçesinin sosyal yapısını biliyor musunuz?... Çubuk'un neredeyse yarıya yakın nüfusunu Alevi kardeşlerimiz oluşturur. Çubuk'un birçok köyü de böyledir. CHP lideri ve CHP'lilerin organize linç girişimi sırasında sakinliklerine ve soğukkanlılıklarını koruması, sağ duyulu davranmaları ve hala bu çizgide devam etmeleri tabii ki olması gerekendir. Ancak, Türkiye, Çubuk ölçeğinden yola çıkarak, bu karanlık ve tehlikeli oyunları çok dikkatli okumalı ve tahlil etmelidir.
Zaman, partizanlık zamanı değildir. O yüzden, Mahmut Arslan'ın çirkin paylaşımı basite indirgenmemelidir. Eğer Türkiye'nin bekasında samimiyseler, hiç vakit kaybetmeden iğrenç tezgâhların perde arkası gün ışığına çıkartılıp, suçluların yargı önünde hak ettiği cezaları bulmaları sağlanmalıdır. Bence, Mahmut Arslan, zavallı bir piyondur, kukladır!..
BABACAN NEDEN KORKUYOR?..
Siyasetin en aktüel konularından birisi... Gül'cülerin yeni parti kurma çalışmaları... Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan'ın parti kurma çalışmaları ile ilgili haber sondajı yaparken ilginç bir bilgiye ulaştım. Babacan, telefon konuşmalarının saray tarafından dinlendiğinden korkuyormuş. Telefon ile görüşme yapmaktan mümkün olduğu kadar uzak durmaya çalışan Babacan, kendisini arayanlara "yüz yüze görüşelim" teklifinde bulunuyormuş...
Geçen bir yazımızda, Ali Babacan'ın İngiltere dönüşünde bir grup sanayici ile kapalı devre toplantıda bir araya geldiğini aktarmıştım. O özel toplantı ile ilgili kaynağım şunları söyledi;
"Ali Babacan, iş adamlarının sorunlarını dinledi. Son dönemde iş adamları Babacan'ı aramaya başladı ve Babacan'a, 'sorunlarımız var' diyerek, sorunların nasıl çözüleceğini soruyorlar. Babacan ise telefonların dinlendiğini belirterek yüz yüze görüşmeyi öneriyor. İş adamları da 'zaten kaybedecek bir şeyimiz kalmadı, telefonlar dinlense artık ne olacak, sorunlarımız çözülmeli' diyor. Babacan, iş adamlarını sorunların yakından dinliyor. Türkiye'de fabrika sahipleri başta olmak üzere iş dünyası, içinden geçilen süreçte sorunların çözümünü istiyor. İş adamlarının ekonomi yönetimine tepkisi çok büyük. 'Tek kişinin istekleri ile ekonomi yönetilmez' diyorlar. Bu nedenle tepki çok fazla. Bundan dolayı Babacan, iş adamlarından sakin olmalarını istiyor ama iş dünyasının tahammülünün kalmadığı belli. "
Azledilen Başbakan Ahmet Davutoğlu'na gelince... Davutoğlu'nun AKP içinden ya da dışından pek çok isme "kurucu olun" teklifini götürdüğü biliniyor. "Geniş kapsamlı bir yapı oluşturulmak isteniyor"muş!.. Yeni partinin, Millî Görüş temelli olmaması" na dikkat ediliyormuş. Ahmet Davutoğlu, Ülkücü camianın sevilen kanaat önderlerine de teklif götürdüğünü ancak yüz bulamadığını da duydum. Davutoğlu'nun yakınındaki bir isim, sorularıma, "Ahmet Hoca, 250 kilometre hızla yola çıktı geliyor. Bundan sonra atılacak adımlar doğrultusunda parti genişleyebilecek. AKP'nin 2001 yılında yakaladığı ivmeyi yakalaması an meselesi. Bu anlamda iş çevreleri başta olmak üzere bir çok kesimden geniş destek bulacağız" diye cevap verdi. Ankara'nın derin kulislerinde, güvenlik bürokrasisindeki çok üst düzey bir ismin de Ahmet Davutoğlu'nun yanına geçtiği konuşuluyor!..