Moskova'dan "izin kağıdı"

Çok fazla olmadı Türkiye-Azerbaycan ortak askeri tatbikatı yapılalı... Ama daha bu tatbikatın tozu dumanı dağlmadan Ermenistan tekrar Azerbaycan topraklarını bombaladı. Yine bir çok Azerbaycanlı kardeşimiz öldürüldü.

Tatbikat için Moskova'dan "müsaittir" diye izin kağıdı alınıp tatbikat yapılması komik olmuyor mu? Böyle olduktan sonra manevra yapmaya gerek var mı? Bununla lay lay lom yapmaya kahramanlık mı diyeceğiz?

***

Doğu Akdeniz'deki durumu en iyi işleyen KRT Televizyonu. Türkiye-Yunanistan-Fransa gerginliğini ele alan programı kaçırmadım. Genel olarak Doğu Akdeniz'de Türk-Yunan-Fransız üçgeni programın odak noktasıydı.

Bu arada izlediğim Nur Batur çok iyiydi. Eski çalışma arkadaşımı çok başarılı bulduğumu söylemeliyim. TÜSİAD eski Genel Sekreteri Bahadır Kolağası da formundan bir şey kaybetmemiş. Tülin Daloğlu ve İlhan Uzayel ile de gururlandık.

***

Size, "Saçmalayan Bakanlar" desem, tahmin etmekte güçlük çekeceğinizi sanmıyorum. Bunların kimler olduğunu artık bütün Türkiye öğrendi. Gün geçtikçe de sayıları artıyor. Saçmalamaktan başka bir şey beceremeyenler çıkarsa onları da ele alırız.

***

Krona virüs salgınıyla birlikte ilginç tedbirlere de tanık oluyoruz. Hacettepe'deki sağlıkçılara uygulananlar da bunlardan biri. Önce yemeklerden tavuk kaldırıldı, sonra da etler... İnsaf ki insaf!.. Korona bahanesiyle gıdadan tasarruf mu yapılıyor?..

***

Salgın illetiyle meşgulken ülkemiz için büyük tehdit olduğu bilimsel çevrelerce açık seçik ortaya konulan deprem tehlikesi de kendini unutturmuyor. Son sarsıntının merkezi Silivri açıkları oldu. 4.3'lük depremin yüzeyden 12.9 Km. derinlikte meydana geldiği açıklandı. Bu sarsıntıların sıklaşması bana trübünlerin, "Hişt, hişt geliyor..." sloganını hatırlatıyor. Allah milletimizi muhafaza etsin, deprem ve her türlü doğal afetten korusun.

Ekibine sahip çıktı

TRT Spor'daki kadro ve parasal ödemeler konusundaki tartışmalar konusunda Acul Sadi (Eski Başbakan Sadi Irmak) gibi davranarak hata yaptığımı belirtip muhataplarımdan dün özür dilemiştim. Bu arada TRT'de ne yaptığını yeni öğrendiğim Genel Müdür Muavini Erkan Durdu ile tanışıyor değilim. Ne elini sıktım, ne de yüzünü gördüm. Ancak son olaylar sırasında mevcut ekibine sahip çıkışına bayıldım. Kendisini kutluyorum.

***

Ersin Düzen ve arkadaşlarına yeniden ekran yolunu açan izleyicilerinden gelen yoğun istek oldu. Bu yoğun talep onları izleyicilerine kavuşturdu. Stadyum Programı'nda Karagümrük kulübünün Stadyum ekibine gönderdiği yeni Karagümrük formalarını görünce gözlerim parladı. Hak etmedim ama ben de bir tane istiyorum. O formanın ve renklerin bende çok özel değeri-anısı var.

***

1. Lig yorumcuları Cüneyt Ersan, babacan Hayri Ülgen ve Deniz Kolgu'yu özlemişiz. Hoş geldiler, iyi ki geldiler... Bu üçlü sayesinde 1. Lig heyecanı da evlerimize kadar gelmiş oldu.

***

Bir gerçekle bugünkü yazımı noktalayayım. Bir kaç gündür unutulan bir yüzü ekranda görmeye başladık: Ömer Üründül.

Kişisel olarak benim değerlendirmem; TRT'nin elindeki en önemli yorumcu Ömer. Böyle değerli birini bu kadar ihmal edip ekrandan uzak tutmamalı.

Günün sözü:

Denemeyi bilene imkansız yoktur. Napolyon Bonapart

Yazarın Diğer Yazıları