Milli Takım'da 1 dakika bile kalmaması gereken ismi Fatih Saboviç açıkladı
Fatih Saboviç / YENİÇAĞ
EURO 2024 D Grubu Elemeleri 5. maçında Türkiye, Eskişehir'de Ermenistan'ı ağırladı. Rakibini deplasmanda Mart ayında 2-1 yenen Ay Yıldızlılar, Eskişehir'de kâbusu yaşadı.
Maçı izlerken normal şartlarda 90 dakikanın gidişatına dair detaylar, teknik ve taktik analizleri yazmak bana hep keyif verir... Ben de bu şekilde bir hazırlık yapıyordum fakat ilk yarının ardından, maçın başında da neden sol bek olarak ilk 11'de tercih edildiğini anlamadığım Cenk Özkaçar'ın oyundan alınmış olmamasını kavrayamadım.
Hele ki Türkiye'nin 49. dakikada yediği golde Cenk'in hatasını izledikten ve Kuntz ilk yaptığı değişikliklerde milli oyuncuyu kenara almadıktan sonra iyice 'niyetimi değiştirdim' diyebilirim.
Sahanın o ana kadarki en iyilerinden biri olan İsmail Yüksek'in neden oyundan alındığını sorabiliriz...
Forvetteki Barış Alper tercihinin neden böyle yapıldığını ve daha farklı nasıl olabileceğini sorgulayabiliriz...
Fakat ben her şeyin ötesinde tek bir soru soruyorum, "Ülke futbolunda doğru yönetilen ne var ki; A Milli Takım'ın doğru yolda olması bekleniyor?"
Bu satırları yazarken maçın 70. dakikası oynanıyor. Türkiye geride olduğu maçı çevirip kazanabilir de... Ancak sonuçtan bağımsız olarak gerek Kuntz'un tercihleri, gerekse A Milli Takım özelinde izlenen politikaların hiçbir şekilde kabul göremeyeceğini düşünüyorum.
KİMSE NE OLDUĞUNUN FARKINDA DEĞİLDİ
Türkiye'nin maçın pek çok dakikasına yansıyan dağınık psikolojisi, kendi evindeki panik hâli, oyuncuların her an birbirine serzenişte bulunması akıl alır gibi değildi. Oyuncuların ilk düdükle birlikte pozisyon almada, kademeye girmekte ve daha pek çok konuda 'alakasız' davranması, Milli Takım'ın ne kadar plansız ve taktiksiz olduğunun en açık göstergesiydi.
Tüm bu olumsuz durumlar, Ermenistan'ın ekmeğine yağ sürdü. Maçın 49. dakikasında Artak Dashyan ile ağları havalandıran Ermeniler, bitime 15 dakika kala zorlanmadan skoru korumayı sürdürüyordu.
O MÜDAHALELERİ İNSAN, İNSANA YAPMAZ!
Son 15 dakikalık dilimde oyuncu değişikliklerinin getirdiği tempo ile ayağa kalkmaya çalışan Türkiye, geriye dayanan rakibi karşısında üst üste ataklar organize etmeye başladı. Ancak oyuna iyi konsantre olan Ermenistan, Ay Yıldızlılara geçit vermemekte kararlıydı. Tribünlerin canlanmasıyla birlikte, Türkiye de âdeta rakip yarı alana yerleşti.
Milli Takım'la ilgili aksak olan noktalar öyle fazla ki; Ermeni oyuncuların maç boyunca 2 kez (İrfan Can Kahveci ve Kerem Aktürkoğlu'na) yaptığı 'yaralamaya veya öldürmeye teşebbüs' hamlesinin, hakem tarafından sarı kartla geçiştirilmesine değinemedim... İnsanın meslektaşına bu şekilde çirkin müdahalelerde bulunmasını asla anlamlandıramayacağım...
BERTUĞ SERTLİĞE SERTLİKLE KARŞILIK VERDİ, MUCİZEYİ YAŞATTI
Karşılaşmaya dönecek olursak; neyse ki oyuna sonradan giren genç yıldız Bertuğ, A Milli Takım'ı kurtaran oyuncu oldu. Sahaya adım attığı andan itibaren rakibin sertliğine sertlikle karşılık veren Bertuğ oyuna tempo getirdi. Dakikalar 88'i gösterirken geliştirdiğimiz atakta kaleciden seken topu uzaklardan muhteşem tamamlayan Bertuğ, gecenin Milliler adına en güzel hamlesini yapan isim oldu.
Mücadeleye eklenen artı 8 dakikada skoru değiştirecek herhangi bir gelişme olmadı. Ay Yıldızlılar son anlarda ellerinden geleni yapsalar da mücadele 1-1 bitti. Tarihinde Ermenistan'ı karşılaştığı 3 maçta da yenen Türkiye, 4. randevuda zorlansa da boyun eğmedi.
Türkiye bu akşam kazansaydı da, kaybetseydi de değişmeyecek bir gerçeklik var ki; artık Kuntz ile harcanacak 1 dakikaya bile tahammül yok...