Milletimizin %52’si uçmaya doymuyor
Benzine, mazota, gaza zam gelmiş neden ağlıyorsunuz?
Gelmeseydiniz Erdoğan’ın gazına…
Çaya, una, ekmeğe zam gelmiş…
Vermeseydiniz oylarınızı Erdoğan’a…
Otomobillere, hafif, ağır araçlara zam gelmiş, ikinci el araç fiyatları patlamış…
Toplu taşıma araçları ne güne duruyor?
Döviz patlamış devalüasyon olmuş…
Dolarla mı kazanıyorsunuz?
200 lira piyasaya ilk olarak 1 Ocak 2009'da sürüldü.
O gün dolar kuru 1.52 liraydı…
200 liraya 131 dolar alınıyordu…
Bugün 1 dolar 23,50 lira.
200 liraya sadece 8,5 dolar alınıyor…
Şimdilik tabii…
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 24 Haziran 2018’deki seçimlerinden 5 gün önce dedi ki;
"Bu kur filan, bunların hiçbirisi bizim geleceğimizi belirleyen şeyler değil. Bizim geleceğimizi, biz belirleyeceğiz. 24'ünde siz bu kardeşinize yetkiyi verin, ondan sonra bu faizle şunla bunla nasıl uğraşılır göreceksiniz…
Bu kardeşinize verin oyları, bakın Türkiye nasıl uçacak…"
Ekonomist Erdoğan gerçekten uçurdun Türkiye’yi helal olsun sana…
Bu nasıl ekonomik başarı?
Bu nasıl derin ekonomi bilgisi?
Uçtu ama uçurumdan aşağı uçtu Türk ekonomisi derin ekonomi doktrinin sayesinde…
Ekonomist Erdoğan’ın ekonomi yönetimindeki başarılı tablosunun sonucu şöyle oldu;
Hem İngiliz hem Amerikalı hem Türk Mehmet Şimşek ile Amerikalı Hafize Gaye Erkan’a çökmüş ekonomiyi devretti.
Şimdilik…
Dolar 16,30’dan 23,30’a fırladı.
Şimdilik…
Türkiye ikinci yüzyılına zamlarla başladı.
Erdoğan’ın 3. Cumhurbaşkanlığı döneminde uçuş sürecek anlaşılan…
Şimşek ve Erkan’ın kucağına bir de “Kur Korumalı Mevduat” bombası bırakıldı.
Sonlandırılması doları 40-50 yapar deniyor.
Devam etse bütçe açığı patlar deniyor.
İki ucu kirli değnek Erdoğan ve Nureddin Nebati tarafından Türk ekonomisine armağan oldu.
Bu enkaz nasıl düzelecek söyleyeyim.
Zamlarla, vergilerle milleti açlık ve yoksulluk altında bırakarak düzeltilmeye çalışılacak.
Olsun, Erdoğan yeniden seçildi ya…
Erdoğan’a göre bu çöküşün sorumlusu 1950’den bu yana iktidar CHP zihniyetidir.
Değerli okurlarım,
Ekrem İmamoğlu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını YSK’nın haksız hukuksuz kararı ile tam 2 kez kazandı.
Ekrem İmamoğlu’nun açılan davada mahkûm olup siyasi yasaklı hale gelmesi için elbette Erdoğan iktidarı mahkemeye gerekli baskıyı yaptı.
Duruşma günü İmamoğlu İstanbulluları belediye Başkanlığı önüne davet etti.
O gün ben de Kemal Kılıçdaroğlu ile Almanya’da Berlin Üniversitesi’nde verilen brifingi izliyorduk.
Kemal bey özel uçakla döndü. Ben de ertesi günü döndüm.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener hızla İstanbul’a giderek mahkeme kararı sonrası kendisine ve eşi Dilek hanıma sarılıp destek verdi.
Mitingde Akşener ve İmamoğlu el ele vererek İstanbullara hitap ettiler.
Görüldü ki CHP’nin Genel Başkanı Kılıçdaroğlu sanki yokmuş gibi bir miting yapıldı.
Neler oluyor demiştim o günlerde.
Ekrem İmamoğlu şunu söylemeliyim ki o mitingi yapmadan Kemal Kılıçdaroğlu’nu beklemeliydin.
Şimdi diyorum ki CHP Genel Başkanlığına aday olabilirsin.
En doğal hakkındır.
Ancak siyaseten veya insani olarak Kılıçdaroğlu’nu atlamamalısın.
Sana, “evladım” diyen bir lidere karşı günlerdir, “değişim” diye baskı yapıyorsun.
Eğer CHP’de bir değişim olacaksa Kılıçdaroğlu’nun ikna edilmesi şarttır.
Yıllarca partiye hizmet eden 13 yıllık genel başkanın ayrılmasını sağlamak ancak diyalog yoluyla olmalı.
Kemal bey Altılı Masa kararına dayanarak sena ve Mansur Yavaş’a cumhurbaşkanlığı yardımcılığı vermeyi de kabul etti.
Kemal bey 6 partinin CHP listesiyle seçime girmesi için İYİ Parti’ye de 60 milletvekili önerdi ama Meral Akşener kabul etmedi.
Seçim sonrası alınan oylar değerlendirildiğinde eğer 14 Mayıs’ta tek liste olsaydı 300 milletvekili çıkacaktı.
Bu sonuç AKP ve Erdoğan üzerinde büyük bir baskı oluşturacak ve ikinci turda Kılıçdaroğlu’nun şansı çok artacaktı.
Şimdi bakıyorum da sadece Kemal Kılıçdaroğlu hedef alınıyor.
Cumhurbaşkanlığı yardımcılığı verilen beş parti ve iki belediye başkanı çok başarılı oldu da sadece Kemal Bey mi başarısız oldu?
Ekrem Bey Türk siyaseti ve demokrasi için CHP Genel Başkanlığı gerçekten çok çok önemlidir.
Asırlık çınar CHP’de genel başkan olmak için geniş mutabakat gereklidir.