MHP lideri ne diyor?
Sevgili okuyucum; Türk'ün şanlı hikâyesi-öyküsü olan Dede Korkut'ta şöyle bir söz vardır: "Devletsiz şerrinden hak saklasın Hânım sizi!" Gerçekten Türk için devlet; hak ve hukuk kaynağı; insanların mutluluk atmosferidir... Devletsiz Türk, değerleriyle mutlu olarak yaşayamaz. Ve Türk'ün devleti hesap verebilen bir devlettir. Bilge Kağan'ın Orkun Bengütaşlarındaki sözleri ortadadır...
Yine bir seçime gidiyoruz... MHP, CHP ve AKP'nin seçim bildirgelerini-beyannamelerini dikkatle inceledim. İnanın; bu netameli coğrafyada varlığımızı cidden koruyacak, insanımızı gerçekten mutlu edecek, bir keskin irade açıklamasına -üzüntü vericidir ki- MHP dışındaki partilerde rastlamadım! PKK yandaşı parti dışındaki tüm partilere saygım var; ama sadece MHP'nin yurdumuzda ve çevremizdeki ateş çemberini yok edecek; yurttaşlarımızı gerçekten mutlu ve huzurlu kılacak gerçekçi projeleri insana güven veriyor. Nitekim Sayın Devlet Bahçeli'nin 03 Ekim 2105'te, Seçim Beyannamesi'nin açıklanması dolayısıyla yaptığı konuşma metninde de çok ilginç sözler var. Ülkemizdeki tüm yurttaşlarımızın -gerçeği öğrenmek adına- bu metnin tümünü okumalarını dilerim. Bu harika konuşma metninin İnternet adresi şöyledir: http://88.255.31.62/htmldocs/genel_baskan/konusma/3965/index.html
Siz sevgili okuyucularıma o metinden çok kısa bölümler sunmak istiyorum. Şöyle diyor Sayın Bahçeli: (...)"Beyannamemiz Türkiye'nin biriken sorunlarına, ağırlaşan gündemine yönelik; geceli-gündüzlü gayretlerle hazırlanmış etkili ve köklü bir cevaptır." (...)"Düne kadar 'Her türlü milliyetçiliği ayaklarımın altına alıyorum' diye höyküren bu BOP'çu değil miydi? Kamu kurum ve kuruluş tabelâlarındaki T.C. ibaresini sildiler. 'Ne mutlu Türküm diyene' sözünü dağdan taştan kazıdılar. Devlet nişanındaki T.C. ifadesiyle Atatürk siluetini kaldırdılar. 'Türk'üm, doğruyum' sözlerinden gocundular; Andımıza saldırdılar. 'Ey Türk Gençliği' seslenişinden ürktüler, 'Gençliğe Hitabe'yi kafaya taktılar. Tarihimizde kara bir leke gibi duran isyankârları, devlete baş kaldırmış, milletin kanını dökmüş teröristleri alkışladılar; özürler dilediler; adlarına anıtlar yaptırdılar. Bunların yatacağı yer, sığınacağı delik yoktur!", (...)"PKK, Doğu ve Güneydoğu'yu silahlarla doldurmuş, dağa taşa bomba döşemiş; Erdoğan valilere operasyon yapmayın emri vermiştir." (...)PKK silah bırakmaz, betona ve magmaya silah gömmez; kimseyi kandırmayın, aklınızı başınıza alın dedik; haklı çıktık. Çözüm çözülmedir, İmralı'daki caniyi Kürt kökenli kardeşlerimizin lideri yapmayın, terörle Kürt kardeşlerimizi ilişkilendirmeyin, felâket olur dedik; haklı çıktık." (...) "Açık açık söylüyorum; Davutoğlu bize koalisyon teklifiyle gelmedi. Verilmiş bir kararın ilânı maksadıyla, 45 günlük sürenin dolması için geçerken bize de uğradı." (...) Dolmabahçe'de PKK'nın 10 maddesine evet diyenler, Ankara'da MHP'nin 4 millî ilkesine yüzünü çevirmiş, 7 Haziran seçimlerinin yenilenmesini sağlamıştır." Sevgili okuyucum tekrar ifade ediyorum; bu metnin tümünü okuyunuz; çevrenize okutunuz. (İliştiri: Ben MHP'ye sıradan bir parti gözüyle bakmıyorum. MHP, Millî Mücadelemizi vatan sathında başlatan, Müdafaa-i Hukuk Cemiyetleri'nin günümüzdeki bir benzeridir).
Bir diğer konu; Türkiye Kamu-Sen'in vefası...
Ülkemizdeki memurların en etkin sendikası olan Türkiye Kamu-Sen; 1980 öncesindeki Ülkücü kuruluşların tüm Başkan ve Yönetim Kurulu üyelerinin katıldığı ikinci bir 'Vefa Buluşması'nı gerçekleştirdi. 22 Ekim 2015 tarihinde Türkiye Kamu-Sen binasındaki bu yemekli toplantıda, ülkemizin sorunları dile getirildi. Genel Başkan Sayın İsmail Koncuk'un etkili açış konuşmasından sonra, Ankara Millî Eğitim eski Müdürü Sayın Mustafa Demirkan çok anlamlı bir konuşma yaptı. Ama toplantının en çarpıcı ve ülkücü zihinleri uyaran en görkemli konuşmayı MHP Genel Başkan Yardımcısı Sayın Şefkat Çetin sundu. Başta Genel Başkan Sayın İsmail Koncuk olmak üzere, tüm Türkiye Kamu-Sen ailesini, hazırladıkları bu anlamlı etkinlikten dolayı kutluyorum.
Esen kalın efendim.