Mesut Yılmaz nasıl genel başkan oldu?
Ankara''da sonbahar hüzünlü gelir bana, sararan yapraklar içimi karartır. Dün de öyle bir hava vardı, hava bulutlu ve kapalıydı apartmandan çıkarken yağmur da serpiştiriyordu.
Yeniçağ Ankara bürosunun önündeki kestane ağaçlarının ressamların tablolarındaki gibi rengârenk kızaran yapraklarını seyre dalmıştım ki muhabirimiz Mehmet Akgün geldi ve acı haberi verdi:
"Mesut Yılmaz vefat etti…"
İçim karardı, gözyaşlarımı tutamadım, üzüldüm, çok üzüldüm.
Açıkça söylüyorum bekliyorduk. Durumu maalesef iyi değildi, hastaneden hiç de iyi haberler gelmiyordu ama sağlığına kavuşması için dua etmekten başka sevenlerinin elinden başka bir şey gelmiyordu.
Bekleme başka ama vefat haberi bambaşka bir duygu yarattı bende…
Gazeteci Alirıza ağabeyimi 31 yaşında, 1979''da toprağa verirken gazeteci babamın gözyaşları içinde, "3-4 seneye kalmaz yanına gelirim" dediğini hiç unutamam.
Rüzgârlı sokak medyasının, "Faik baba" lakabı taktığı babamı da 1983 yılında 68 yaşında kara toprağa verdik.
Allah düşmanım dahil hiç kimseye, evlat acısı yaşatmasın diye hep dua ederim.
Büyük oğlu Yavuz Yılmaz''ı 2017''de kaybetti ki aradan 3 yıl geçti ve değerli dostum Mesut Yılmaz Hak''kın rahmetine kavuştu.
Tüm ölmüşlerimizin mekânları Cennet ruhları şad olsun.
Allah Berna hanımefendiye, oğlu Hasan''a, kardeşleri Turgut ve Nilüfer hanımefendiye sabır ve sağlıklı ömür nasip etsin.
Değerli okurlarım,
Anavatan Partisi''nin kuruluş günü olan 20 Mayıs 1983''de tanışmıştık.
Kennedy Caddesi''ndeki bina kiralanmış, parti kuruluş işlemleri İçişleri Bakanlığı''nda tamamlanmış ve sıra partiye tabela asmaya gelmişti.
Kenan Evren''in vetoları nedeniyle merhum Turgut Özal dahil 29 kişi tarafından kurulan Anavatan (ANAP) partisinde tabela asma töreni tamamlandı ve bina içinde kurucular kurulu toplanıp oybirliği ile Özal''ı Genel Başkanlığa seçtiler.
Sırada Anıtkabir ziyareti vardı. Herkes arabalarına binip ayrılmaya başladı…
Anıtkabir''e gitmek üzere biraz uzağa park ettiğim araba ile genel merkezin önünden geçerken kurucular arasında gördüğüm 2 kişinin araç aradıklarını görüp davet ettim.
Mesut Yılmaz ve Mustafa Taşar ile böyle tanıştım.
3 Ocak 2007''de Afyonkarahisar''da kendi kullandığı araç ile kazada hayatını kaybeden, ruhu şad olsun rahmetli Mustafa ile yaşıttık.
Değerli okurlarım,
Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal''ın cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra Özal tarafından aday gösterilen Yıldırım Akbulut 31 Ekim 1989 tarihinde ANAP Büyük Kongresinde genel başkan seçildi.
Ancak ANAP''ın liberal kanadı bu seçimden hiç de mutlu olmadı ve parti içi muhalefete Semra Özal''ın da katılması ile 15 Haziran 1991''de yapılan Büyük Kongre öncesi Akbulut''a karşı hareket başladı.
3 Mart 1991''de ANAP İstanbul il başkanlığı için yapılan seçimde Cumhurbaşkanı Turgut Özal''ın eşi Semra Özal''ın aday olması parti içindeki liberal-muhafazakâr çatışmasını görünür hale getirdi.
Aralarında bakanların da bulunduğu muhafazakâr grup bu adaylığa karşı çıktı, ama Cumhurbaşkanı Özal''ın da desteklediği Semra Özal il başkanlığına seçildi.
Semra Özal''ın adaylığına karşı çıkan ve Turgut Özal''ın "istenmeyen bakanlar" olarak ilan ettiği Hüsnü Doğan, Mehmet Keçeciler, Cemil Çiçek ve Abdülkadir Aksu ve Hüsnü Doğan, Özal''ın baskısıyla, Başbakan Akbulut tarafından 22 Şubat 1991''de görevinden alındı.
1991 Haziranı''nda yapılacak 3. Olağan Kongreye doğru Yılmazcılar, Keçecilerciler, Güzelciler, Akbulutçular olarak dörde bölündü.
15 Haziran 1991''de yapılan olağan kongrenin ilk turunda liberal kanadı temsil eden Mesut Yılmaz 580, Keçeciler tarafından desteklenen Yıldırım Akbulut 557 ve Hasan Celal Güzel 20 oy aldı. Güzel, Akbulut lehine adaylıktan çekildi.
Semra Özal beni yanına çağırdı ve "Orhan Mesut ile konuştum kaybediyoruz. Beni Turgut ile acilen görüştür" dedi.
Spor Yazarları Derneği başkanından rica ettim. Semra Hanım, Turgut Beye, "Acilen müdahale et. Mesut kaybedecek, parti dağılacak" dedi.
Turgut Bey Ankara ve İstanbul il başkanını telefona çağrılmasını isteyince Semra Özal benden yardım istedi.
Özal İl başkanları tek tek telefonla konuşarak talimat verdi.
2. turda Yılmaz 631, Akbulut 523 oy aldı. Mesut bey genel başkan seçildi ve başbakanlığı devir aldı.
Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez bir başbakan, görevi başındayken parti içi muhalefet hareketi sonucunda makamını kaybetti.
Merhum başbakan Mesut Yılmaz ile o kadar çok anım var ki başka bir yazıda bahsederim inşallah…