Dünyada paranın patronu FED. Yani Amerikan Merkez Bankası. Son bir yıldır bütün dünyanın gözü FED’de ve başkanında. Amerikan Merkez Bankası’nın başkanının ağzından çıkan tek bir cümle bile dünyaca ünlü ekonomist ve analistler tarafından haftalarca tartışılır ve çıkan sonuç değerlendirilir. Bizde de TCMB var. Yani Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası.
Başkanı Erdem Başcı. Aynı zamanda Türk Lirası’nın da patronu.
Piyasadaki faiz ve dövizin değerini kendince belirlemeye çalışan bir kurum.
FED’in aldığı kararlar, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu gelişmekte olan piyasaları yakıp kavururken, Hindistan ve Brezilya gibi bir çok ülke faiz artırımına giderek ülkesini olası bir krize karşı korumaya çalıştı.
Bizde ise tam tersi.
Dünya, FED kararlarını ilk konuşmaya başladığında yani parasal genişlemenin duracağının sinyalini aldığında tedbir aldı. Çünkü FED’in parasal genişlemeden çıkması demek, Türkiye gibi ülkelerden sıcak paranın da çıkması demekti. Dolar 15 Mayıs tarihinden bu yana hep yükseliyor. Merkez Bankası, doları tutacağım diye hep müdahale ediyor. En büyük müdahaleyi doları 1.850’de tutacağım diye yaptı.
Yaptı da ne oldu?
1 dolar 2.140 lirayı gördü. Merkez Bankası 1.850’den dolar sattığı kişileri ihya etti.
Bir de mağdur ettiği kişiler var.
Onlar da Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı’nın sözlerine inananlar oldu.
Analistler QE’den çıkışın, doların TL karşısında güçleneceğini söylemesine rağmen Merkez Bankası inatla hayır dedi. Üstüne üstlük Başkan Erdem Başçı ortaya çıkıp yıl sonu dolar 1.920 liranın altına geleceğini söyledi.
Dolar bugün 2 lira 140 kuruş seviyesinde.
Merkez Bankası Başkanı’nın sözü ile hareket edenler bugün ciddi anlamda zarar ettiler.
İhracatçılar bu hesaba göre anlaşma yaptı. Bir çok vatandaş nasıl olsa dolar düşecek diye USD birikimini sattı. Dövizle borçlanan insanlar bugün feryat ediyor.
Merkez Bankası Başkanı yapmaması gerekeni yaptı. Başkan o sözü neden söyledi bilemeyiz ama bilinen tek bir şey var ki; o da ortada binlerce dolar mağdurunun olması.
Türkiye bir hukuk devleti!
O halde döviz mağdurları konuyu yargıya taşımalı. Merkez Bankası’nın Başkanı’nın, dahası paranın patronunun sözü ile hareket ettiği için zarar edenler bu zararını talep edebilirler. Çünkü ortada ciddi bir mağduriyet var.
Dolar nasıl olsa düşecek diyerek borçlanan o kadar çok insan var ki!.. Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, dövizi frenlemek için tek bir şey yapabilirdi o da faiz silahını çekmek.
Maalesef bunu yapmadı. Israrla döviz satarak ve konuşarak Türk Lirası’nın değerini korumaya çalıştı. Başkan konuştu, TL eridi. Türk Lirası ile birlikte vatandaş da eridi.
Benzine önceki gün 13 kuruşluk ciddi bir zam yapıldı. Petrol fiyatı düşerken bu zammın nedeni, dolardaki yükseliş. Yarın doların daha da yükselmesi, bizim akaryakıtı daha da pahalıya almamıza neden olacak. Bu ise nakliyenin maliyetinin artışı anlamına geliyor. Ulaşımdan ekmeğe kadar her şeyin fiyatı doğal olarak artacaktır.
