Yine bizim medyada üzerinde fazla durulmadı; haber olarak verildi ama yorum yapılmadı, oysa Rusya Devlet Başkanlığı resmi sitesi www.kremlin.ru tarafından açıklanan ve “Medvedev belgesi” adı verilen Rusya Federasyonu’nun yeni dış politika belgesi, en az 1950’lere doğru ilk soğuk savaşı başlatan Stalin’in konuşmaları kadar önemli bence.
Rusya’nın yeni Cumhurbaşkanı Dimitri Medvedev’in onayından geçerek hazırlanan yeni dış politika konsepti, Putin’in Çarlık-Sovyet sentezi yeni Rus imparatorluk projesinin mantıki bir devamı olarak ortaya çıkıyor. Yeni dış politika belgelerinde Rusya’nın çok kutuplu dünyada belirleyici aktör olma özelliğinin altı kalın çizgilerle çiziliyor:
Buna göre, BDT (Bağımsız Devletler Topluluğu) Rusya için yaşamsal denebilecek önem taşıyor:
“Rusya dış politikası için önemli başlık BTP ülkeleri (Near Abroad) ile ilişkilerin geliştirilmesidir. Ayrıca entegrasyon süreci devam edecektir. Ayrıca Moskova, BDT ülkeleriyle güvenlik alanında tam ve eksiksiz işbirliği içine girecektir.”
Medvedev konseptinde Rusya’nın SSCB’nin dağılışından sonra olduğu gibi, Gürcistan’la Ukrayna’nın NATO üyeliğine karşı çıkacağının da açıklandığı belgede “Bu iki ülkenin NATO’ya kabul edilmeleri durumunda siyasi dengeler değişecek, hem de Avrupa barışı büyük darbe yiyecektir” tehdidi yer alıyor.
Rus medyası ise yeni Medvedev belgesine haber ve yorum olarak geniş yer verdi. Batı basınıysa Medvedev’in Putin’den daha “tehlikeli ve agresif” olduğunu öne sürüyor. Washington Post, Rus Cumhurbaşkanı’nın eski Sovyet sembolünün bulunduğu bir binada Rusya’nın aktif dış politikasını sürdüreceğini belirtirken, ABD’nin Avrupa’ya yerleştirmek istediği füze sistemlerini eleştirdiğini yazıyor. Post, Medvedev’in eski devlet başkanı ve şimdiki başbakan Putin’in “agresif” bir mirasçısı portresi çizdiğini belirtiyor.
The Guardian ve Alman Die Welt ise Washington Post’un yorumlarını paylaşıyorlar. Özellikle Medvedev belgesi yeni Soğuk Savaş bağlamında okunduğunda dünyayı sıcak çatışmaların, krizlerin beklediğini görüyoruz.
