Lame Duck Abdullah Gül
Abdullah Gül’ün internet yasasını onayladığını açıklaması ile birlikte sosyal medyada spam ve #unfollowabdullahgul etiketi ile takipten çıkarma kampanyası başlatıldı. Gül’ün twitter hesabındaki kullanıcı sayısı yok şu kadar düşmüş yok bu kadar düşmüş.
Sanki cumhurun başının çok umurunda.. Sanırısınız ki, Gül “unfollow oldum” diye üzüntüsünden yataklara düştü.
Abdullah Gül’ü internet dostu da sanan saf hanımlar ve beyler!.. Uyanın artık. Silkinip şöyle bir kendinize gelin. Denemesi bedava. İlk karşılaştığınız yerde koruma ordusunu yarabilirseniz akıllı cep telefonunuzu uzatıp “Her şey hazır. Sayın Cumhurbaşkanı şuradan kızıma bir tweet atar mısınız” diye ricada bulunun. Koruma Müdürü Osman Çangal’ın alttan attığı tekmenin tadını ömür boyu unutamayacağınızdan da emin olun!..
Abdullah Gül’ün “onay” tavrına şaşkına dönenlere de ayrıca şaşıyorum. Gül, Köşke çıktığı günden beri Amerikalı dostlarının söylemi ile “Lame Duck” biz Türklerin tercümesi ile “Topal Ördek”tir. Bunu da internet yasasını onaylaması ile bir kez daha ispat etmiştir.
Cumhurun başı bugüne kadar önüne gelen hangi yasayı AKP iktidarının değil de milletin menfaatini göze önünde bulundurarak inceledi?.. Abdullah Gül önüne gelen her konuda önce “AKP ne der”i hesaplar. Sonra kendi siyasi ikbaline uygun tezgah ve algı operasyonları ile milletin gözünü sahte gülücüklerle boyar.
Ama bunun halka daha iyi anlatılması için CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Recep Erdoğan’a yönelttiği 11 soru benzeri bir hamleyi de Abdullah Gül’e yapması gerektiğini düşünenlerdenim. Cumhurun başına sorulması gereken sorular için de çok fazla mesai yapmaya gerek yok!.. Hemen 2-3 tane ben sıralayayım;
1-17 Aralık yolsuzluk dosyaları önünüze geldiğinde ne yaptınız?
2-Ayakkabı kutuları içinde milyon dolarlar ortalığa saçılırken kime ne dediniz?
3-Yolsuzlukları paralelciler tezgahlayıp masum insanların üstüne mi attılar?
4-Ortada yüzlerce iddia varken Devlet Denetleme Kurulu’nu niye devreye sokmadınız?..
5-Recep Erdoğan haddini aşarak, aileniz ile ilgili bazı dosyaları önünüze mi koydu?..
6-Recep Erdoğan’ın “Alo Fatih”leri var da sizin yok mu?
7-Recep Erdoğan, sizin ve yakınlarınızın iş ortaklıkları iddiaları ile ilgili sağda solda ileri geri laf ediyor mu?
8-Recep Erdoğan ile “Putin-Medvedev” formülü benzeri pazarlıklar yapıyor musunuz ,yapmıyor musunuz?..
9-Söylemlerinizden devlet içinde paralel yapılanmayı kabul ettiğiniz anlaşılıyor. Başbakanlık, Dışişleri Bakanlığı yaptınız. Sonra da Cumhurbaşkanı oldunuz. Bunlardan bugüne kadar haberiniz olmadı da Erdoğan söyleyince mi ayıktınız?.. Yoksa, biliyordunuz da “ben söylersem ayıp olur” diye mi düşündünüz?..
Kilisede votka mı içtiler?..
Ukrayna’nın başkenti Kiev savaş alanına döndü. Devlet Başkanı Victor Yanukoviç’in polise Maidan’ı boşaltma emri vermesi faciaya yol açtı. Ajanslardan, ölü ve yaralı sayıları ile birlikte Kiev’den oldukça trajik görüntü ve haberler düşüyor. Bazı göstericilerin yakındaki kiliselere sığındığı da haber ediliyor. Yanukoviç zor durumda. Ukrayna Devlet Başkanı’nın zorbalıkların haklı(!) gerekçesini anlatabilmesi için tek çözüm yolu var;
Kiliselerdeki papazları ayarlasın. “Elimde isyancıların kiliselere ayakkabı ile girip. Votka içip alem yaparken seks görüntüleri var” desin!..
Bakalım. Ukraynalılar da yiyecek mi?..